Bacaklarda Varisler

Bacaklarda VarislerVenöz yetmezliğe bağlı olarak bacaklarda toplardamarların genişleyerek cilt dışından mavi, mor ya da kırmızı olarak görünür hale gelmesine VARİS, kırmızı ve ince olanlarına TELENJEKTAZİ(Kılcal Damar) denilmektedir.

Sık görülen bir hastalıktır ve nerede ise 3 kişiden birinde varis görülmektedir. Yaşla bunların görülme sıklığı artmaktadır. % 60 lara ulaşmaktadır. 60 yaşın üzerinde olan kişilerde varis tüm damar problemlerinin neredeyse üçte ikisini oluşturmaktadır. Varisler çocuklarda oldukça nadirdir.(venöz hastalıklar dışında). Örneğin diz kapağı arakasında-popliteal fossada tek bir varis normal olarak değerlendirilmektedir.

Kadınlar varis gelişimine daha yatkındır ve tüm kadınların yaklaşık yarısında gözlenmektedir.

Varisler sıklıkla bacaklarda, kılcal damarlar ise yüzde özellikle burun ve yanaklarda oluşmaktadır. Bunlar zamanla artmakta ve önemli estetik problemlere yol açmaktadır.





Bacaklarda Varisler



Varis diyebilmek için ayakta iken 3 mm yada daha büyük çaplı, genişlemiş ve elle hissedilebilen kıvrımlı bir yapıda genişlemiş venlerin olması gerekmektedir.


Bacak Varislerinde Şikayetler (Semptomlar)

Varislerde şikayetler varisin büyüklüğü ve sayısı ile orantılı değildir. Günün sonunda, akşama doğru daha şiddetlidir. Ayakta fazla kalınca ve uzun süre sarkık durumda oturulduğunda artar. İstirahat halinde ve bilhassa ayaklar kalp seviyesinden yüksekte tutulduğunda azalır. Bayanlarda hamilelik ve adet döneminde (özellikle ilk günü) artar. Kadınlarda gebelikte varisler daha semptomatik olmaktadır. Sıcak havalarda şikayetler artmakta bunda etken olan havanın sıcaklığından daha çok ayakta kalma sürelerinin artmasıdır. Ayaklara yapılacak soğuk kompresleri ve soğuk duşlar şikayetleri azaltmaktadır.

Varis ve telenjektazisi olan bir çok hastanın temel sorunu olumsuz estetik görüntülerdir. Genişlemiş damarlar bacakta cilt altında özellikle; bacakların iç yüzü boyunca, dizin arkasında ve baldırın arkasında ortaya çıkmaktadır. Etkilenen damarlar mavi, şişkin görünümlü ve gerginliği kaybolmuş, kıvrımlı şekildedir. Bazı hastalar için oldukça çirkin bir görünüm olarak algılanmaktadır.



Bacaklarda Varisler


  • Bacaklarda ağrılık hissi ve baskı yapmayan ağrı; bu varislerin çevre somatik sinirlere baskı yapmasından yada venöz yetmezlikden dolayı dokuda laktik asitin birikmesinden kaynaklanmaktadır. Varislerde uzun süre ayakta kalındığında, oturulduğunda ve kadınlarda adet dönemlerinde bacaklarda ağrılara neden olmaktadır. Kadınların küçük bir kısmında bu ağrılar seksüel ilişki sırasında da ortaya çıkmaktadır. Arteryal hastalıklarda ağrı olmakta bu varis ağrısı ile karışabilmektedir. Arteryal ağrı dinlenmekle ortadan kaybolmakta ve yürüme ile atmaktadır. Venöz ağrılar sıkıcı, belirsiz ve daha çok bacakların iç kısmında gözlenmektedir. Geceleri huzursuz ayak ve kramplar ön plandadır. Bacaklarda ağrıda varisler ve arteryal hastalıklar dışında; osteoartritis, romatizmal problemler, kanser, menisküs, aşil tendon problemleri, myalji, periferal sinir nöropatileri ve lenfödem akla getirilmelidir.

  • Gece krampları

  • Ödem; bacaklarda özellikle ayak bileklerinde günün sonunda ortaya çıkan orta derecede aralıklarla prtaya çıkan ödemler gelişebilmektedir. Özellikle sıcak ortamlarda ve uzun süre ayakta kalındığında ödem artmaktadır. Gerçek anlamda muayenede pitting ödem görülmez. Bu zamanla gelişen lipodermatosclerosise bağlıdır. Eski dönemlerde kullanılan uzun bot ayakkabılar bunu engellemekte idi. Ayakların kalp seviyesi üzerine kaldırılması, diüretiklerin kullanımı ve kompresyon bandaj/çorap kullanımı ödemi azaltmaktadır.

  • Bacaklarda kaşıntı; erkeklerde kaşıntı kadınlara göre daha ön plandadır.

  • Deride renk değişiklikleri ve pigmentasyon; “Corona phlebectasia” olarakta ayak bileğinde özel tanımlaması bulunmaktadır. Deride pigmentasyon deride ömelanin artışı, eritroistlerin damar dışına çıkarak hemosiderin olarak deride makrofajlarda yerleşmesinden kaynaklanmaktadır. Venöz hipertansiyon azaldığında bu pigmentasyon hızla düzelmektedir.

  • Dermatitis; venöz yetmezliğe bağlı olarak özellikle ayak bileği çevresinde egzama alanları ortaya çıkmaktadır. Bunlara staz dermatitis denilmektedir. Sıklıkla kadınlarda ve ileri yaşlarda gözlenmektedir.



Bacaklarda kaşıntı
Dermatitis
Atrophie blanche
Ülserasyon
Hemoraji-kanamalar
  • Bacaklarda kaşıntı
  • Dermatitis
  • Atrophie blanche
  • Ülserasyon
  • Hemoraji-kanamalar
  • Bacaklarda kaşıntı

    Erkeklerde kaşıntı kadınlara göre daha ön plandadır.
  • Dermatitis

    Venöz yetmezliğe bağlı olarak özellikle ayak bileği çevresinde egzama alanları ortaya çıkmaktadır. Bunlara staz dermatitis denilmektedir. Sıklıkla kadınlarda ve ileri yaşlarda gözlenmektedir.
  • Atrophie blanche

    Porselen beyazına benzer skar dokuları ile bu adı almıştır. Bu beyaz skar dokusu çevresinde eritem ve telenjektaziler gözlenmektedir.
  • Ülserasyon

    Venöz staza bağlı olarak doku beslenmesi ve oksijenizasyonun azalması ülserlere neden olmaktadır.
  • Hemoraji-kanamalar

    Kendilerini 1-2 mm, mavi renkte, deriden kabarma olarak göstermektedir. Sıklıkla ayak bileklerinde görülmektedir.
  • Bacaklarda kaşıntı
  • Dermatitis
  • Atrophie blanche
  • Ülserasyon
  • Hemoraji-kanamalar



  • Atrophie blanche; porselen beyazına benzer skar dokuları ile bu adı almıştır. Bu beyaz skar dokusu çevresinde eritem ve telenjektaziler gözlenmektedir.

  • Ülserasyon; venöz staza bağlı olarak doku beslenmesi ve oksijenizasyonun azalması ülserlere neden olmaktadır. Çok nadiren ülserler üzerinde zamanla maling değişikliklerde gelişebilmektedir. Örneğin ülser üzerinde SCC, sarkoma ve BCC gelişimi gibi.

  • Hemoraji-kanamalar; kendilerini 1-2 mm, mavi renkte, deriden kabarma olarak göstermektedir. Sıklıkla ayak bileklerinde görülmektedir. Hemoraji nadiren ölümcül olabilmektedir. Spontan olmakla birlikte travma ve sürtünme ile ortaya çıkmaktadır. Kanamalar variköz venlerin farklı kompartımlarının hareketi ile gelişebildiği bilinmektedir. Venöz yetmezlikte yüksek ven içi basıncı ile birlikte ise arteriyal kanamalar gelişebilmektedir. Bunlarda turnike uygulanmaz çünkü venöz basıncı daha fazla arttıracaktır. Bunlarda venöz tansiyonun azaltılması için ayağın 1-2 saat yukarıda tutulması kanamanın durmasını sağlayacaktır. Skleroterapi yada ven ligasyonu tekrarlayacak kanamaları engellemektedir. Kanama alanına 5-7 gün devam edecek kompres anlamlıdır.

  • Yüzeysel tromboflebitis; varislerde oldukça yoğun ağrılı süreçtir. DVT riskini göstermesi nedeni ile önemlidir. Travma, staz ve oklüzyon risk faktörleridir. Klinik olarak varis boyunca ağrı, sıcaklık artışı, eritem ve perivasküler ödem olmaktadır. Varisleri olanlarda bunun gelişme riski yaşla, inaktivite ile, uzun süreli yatak istirahi ile artmaktadır.

  • Venous claudication; hastalarda egzersiz sonrası baldırlarda hareket kısıtlaması yapacak düzeyde ağrı gelişmektedir.

  • Derin ven trombozları-DVT; varislerde kan akımının düşük olması trombüs olusşma riskini getirmektedir. Varislerde DVT gelişme riski 9 kat artmaktadır. DVT unda trombüsler özellikle venöz valv boşluklarında gelişmektedir. Özelikle ameliyatlar sonrasında bu risk artmaktadır.

 

Varislerin Klinik Sınıflaması

Günümüzde venöz yetmezliğe bağlı gelişen varşsler ve telenjektazilerin sınıflamasında “Duffy sınıflaması” kullanılmaktadır.


Tip I Telenjektazi
Tip IB
Tip II Telenjektazi + Varis miks form
Tip III Retiküler venler
Tip IV Saphanous varisler
  • Tip I Telenjektazi
  • Tip IB
  • Tip II Telenjektazi + Varis miks form
  • Tip III Retiküler venler
  • Tip IV Saphanous varisler
  • Tip I Telenjektazi

    Çapları 0.1-1 mm arasında değişen, kırmızı ile mor arasında renklerde, elle palpe edilemeyen varikozitelerdir. Tip IA Telenjektazik matting; çapları 0.2 mm ve kırmızı renktedir.
  • Tip IB

    Tip IB Varislerle saphenous venler arasında ilişkili telenjektazilerdir.
  • Tip II Telenjektazi + Varis miks form

    Çapları 1-6 mm arasında, saphenous venlerle ilişkili olmayan, siyanoze yada mavi renkte varislerdir.
  • Tip III Retiküler venler

    Çapları 2-8 mm arasında, saphenous venlerle ilişkili olmayan, mavi-yeşil renklerde variköz yapılardır.
  • Tip IV Saphanous varisler

    Çapları 8 mm nin üzerinde, mavi-yeşil renklerde variköz yapılardır.
  • Tip I Telenjektazi
  • Tip IB
  • Tip II Telenjektazi + Varis miks form
  • Tip III Retiküler venler
  • Tip IV Saphanous varisler



  • Tip I Telenjektazi; çapları 0.1-1 mm arasında değişen, kırmızı ile mor arasında renklerde, elle palpe edilemeyen varikozitelerdir.
  • Tip IA Telenjektazik matting; çapları 0.2 mm ve kırmızı renktedir.
  • Tip IB Varislerle saphenous venler arasında ilişkili telenjektazilerdir.
  • Tip II Telenjektazi + Varis miks form; çapları 1-6 mm arasında, saphenous venlerle ilişkili olmayan, siyanoze yada mavi renkte varislerdir.
  • Tip III Retiküler venler; çapları 2-8 mm arasında, saphenous venlerle ilişkili olmayan, mavi-yeşil renklerde variköz yapılardır.
  • Tip IV Saphanous varisler; çapları 8 mm nin üzerinde, mavi-yeşil renklerde variköz yapılardır.


Variköz yapıların klinik gelişimleri belli evlerde olmaktadır.

Variköz vener 4 evreden geçmektedir.

  • 1. Evre; genişlemiş mavi bir ven ile başlamakta. Büyük yada normal saphenous venler de var.
  • 2. Evre; elle dokunulduğunda ven hissedilmekte, dışarıya buldging yapmakta, orta düzeyde genişlemiş ven, doppler normal
  • 3. Evre; bu evrede variköz bir hastalıktan bahsedebiliriz. Büyük yada küçük sapheneous ven bacakta görülmekte.
  • 4. Evre; kronik venöz yetmezlik ve variköz venler gelişmekte.


Tanı için fizik muayene yeterlidir. Ancak problemin derecesini ve nedenini ortaya koymak, uygulanacak tedavinin şekline karar vermek için sıklıkla Renkli Doppler Ultrasonografi gerekmektedir.


Damarsal Hastalıklar

yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency