Anjiyoma serpiginosum, seyrek görülen bir cilt hastalığıdır. Kırmızı bir zemin üzerinde iğne ucu büyüklüğünde, morumsu veya bakır kırmızısı lekelerden oluşan iyi huylu bir cilt rahatsızlığıdır. Bu lekeler, yılan benzeri veya halka şeklindeki kümeler hâlinde görülür. Genellikle alt bacakları etkiler ve kadınlarda daha sık rastlanır. Bu durumun tam olarak neden oluştuğu bilinmemektedir. Ancak uzmanlar, var olan kılcal damarların sadece genişlemesiyle değil, aynı zamanda yeni damarların oluşmasıyla da ilgili olabileceğini düşünmektedir. Anjiyoma serpiginosum en sık alt uzuvları etkiler ve kadınlarda daha yaygındır.

Anjiyoma serpiginosum, kadınlarda erkeklere göre 9'a 1 gibi yüksek bir oranla daha sık görülür. Bu nadir durumun, her bir milyon kişide birden az görüldüğü tahmin edilmektedir. Hastalık, çoğunlukla çocukluk ve ergenlik döneminde ortaya çıkar; hastaların %80'ine 20 yaşından önce teşhis konulur. Daha seyrek de olsa, yenidoğanlarda da görülebilmektedir.% 90 oranında 16 yaş altı genç kızlarda görülmektedir.

Anjiyoma serpiginosum, onu benzer cilt hastalıklarından ayıran belirli klinik özelliklere sahiptir. Hastalar genellikle, çoğunlukla alt uzuvları etkileyen lezyonlarla ilişkili herhangi bir kanama, ağrı veya iltihap olmaksızın, belirti göstermezler. Bununla birlikte, nadir vakalarda üst uzuvlar, yüz, avuç içleri, ayak tabanları ve mukozalarda da görülebildiği bildirilmiştir.

Anjiyoma serpiginosum, genellikle kırmızı bir zemin üzerinde yılan benzeri veya girdap (halka) desenlerinde kümelenen, mor veya bakır kırmızısı noktalı bir görünüme sahiptir. Hastalık ilerleyici bir şekilde gelişme eğilimindedir; küçük ve belirti göstermeyen lezyonlar olarak başlar, genişleyerek birleşir ve merkezleri temizlenir. Genellikle çocukluk dönemindeki ilk büyüme evresinden sonra lezyonlar ergenlikte büyümeyi durdurur ve yetişkinliğe kadar sabit kalır. Nadiren geniş alanlar etkilenir ve hastalık daha geç yaşlarda başlar. Lezyonlar eğer Blaschko nun çizgileri üzerinde ise özefagial papilomatozis ile birlikte X geçişli Goltz–Gorlin sendromu düşünülmelidir.

Anjiyoma serpiginosum, kötü huylu bir durum değildir ve kişiyi fiziksel olarak etkileyen belirtilere neden olmaz. Fakat görünüm üzerindeki etkisi nedeniyle hastalar için psikolojik olarak rahatsız edici olabilir. Tedavinin temel amacı, hastanın kozmetik kaygılarını gidermektir. Bu nedenle, bu durumu benzer diğer rahatsızlıklardan ayırmak ve mevcut tedavi seçeneklerini bilmek önemlidir. 

Lezyonları geçici olarak kapatmak için kozmetik ürünler kullanılabilir. Etkili topikal tedavilere dair kesin bir kanıt olmamasına rağmen, uzmanlar lazer tedavisini en uygun seçenek olarak önermektedir. Bu nedenle, lazer tedavisinin asıl amacı, hasta bilgilendirildikten sonra bu kararı almasıdır.

Lazer Tedavisi Seçenekleri

Yapılan çalışmalar, anjiyoma serpiginosum tedavisinde çeşitli lazerlerin etkili olduğunu göstermiştir:

• Argon lazer

• Ayarlanabilir atımlı boya lazeri (PDL)

• Yoğun atımlı ışık (IPL)

PDL, anjiyoma serpiginosum için en sık kullanılan lazerdir ve genellikle birden fazla seans gerektirir. KTP (potasyum titanil fosfat) lazeri ile yapılan tedavi vaka raporları da iyi sonuçlar vermiştir.

Daha kısa dalga boyuna sahip lazerlerin avantajı, çoğu vakada derin bir etki gerekmediği için daha az enerji kullanılmasıdır. Bu da hipopigmentasyon (renk açılması) riskini azaltarak, melanosit hücrelerinin zarar görmesine engel olur.