Damarsal Hastalıklarda Antianjiyojenik Tedaviler

Antianjiyojenik ilaçlar, kan damarlarının büyümesini ve yeni damar oluşumunu (anjiyogenezi) baskılayan aktif maddelerdir. Başlangıçta kanser tedavileri için geliştirilmiş olsalar da, bu etkileri sayesinde son yıllarda damarsal hastalıklarda da kullanılmaya başlanmıştır.

Yenidoğan hemanjiyomasında ilk kullanılan antianjiyojenik ilaç imikimod olmuştur. Daha sonra ise beta-blokerler bu alanda kullanılmaya başlanmıştır. Bu ilaçların anti-beta-adrenerjik ve pro-apoptotik (hücre ölümünü destekleyici) etkileri bulunmaktadır.

Son çalışmalar, yenidoğan hemanjiyomlarının büyüme evresinde CD34 endotel progenitör hücrelerinin varlığını göstermektedir. Bu hücreler, anjiyotensin-dönüştürücü enzim ve anjiyotensin II reseptörleri 2 içerirler (anjiyotensin II reseptörleri 1 içermezler). Yenidoğan hemanjiyomlarında bulunan mezenşimal hücrelerde, anjiyotensin II uyarımına bağlı olarak VEGF (Vasküler Endotelyal Büyüme Faktörü) salınır.

Beta-blokerler, böbreklerden renin salınımını baskılayarak renin-anjiyotensin yolunu bozar ve bu sayede hemanjiyom tedavisinde etkili olurlar. Bu tedaviler, özellikle lazer sonrası kullanıldığında klinik yanıtı artırır.

Diğer Antianjiyojenik İlaçlar

• Marimastat: Bir metalloproteinaz inhibitörüdür ve ergenlik dönemindeki arteriovenöz malformasyonlarda anjiyogenezi engellemek amacıyla kullanılır.

• Talidomid: Bu amaçla kullanılabilecek diğer bir antianjiyojenik ilaçtır.

• VEGF İnhibitörleri: Sorafenib ve bevacizumab da bu tedavi grubunda yer almaktadır.