- Gösterim: 47362
Hastalarımızın şikayetlerini tarif ederken sık kullandıkları bir tanım; vücudumdaki leke, benek ve noktalar. Bunlar bir tane, sınırlandırlmış bir vücut alanında yada tüm vücutta yaygın yerleşim gösterirler. deride seviyesinde yada deriden kabarık yada normal deriden kontrast oluşturan renkler ile fark edilirler. Dermatolojik olarak bunlar "spot" olarak tanımlanırlar. Dermatolojik hastalıklarda deri, trınak ve mukozada bazı özel spotlar tanımlanmış. Bunlar spotlar cilt - sistemik hastalıklar ve sendromlar ile birlikte olabildikleri için son derece önemlidir. Bu yazımızda nadir görülen dermatolojik spotlar nedenleri ve özellikleri ile anlatılmaya çalışıldı. Ayrıca spot tanımı bazı dermatolojik test ve tanı yöntemlerinde yada tedavilerde de kullanılmakta. Bunlardanda bahesdilmeye çalışıldı.
Derinin ve Tırnakların Spotları
Antimon spot
Antimon, antimuan veya tarihi adıyla stibium yarı metal element. Kkibritlerden oyuncaklara, akülerden silahlara, maskaradan öksürük şuruplarına ve şark çıbanı-leişmanya tedavisne kadar birçok üründe kullanılan çok önemli bir element. Eski Mısır olduğu gibi halen doğu kültürlerinde kadınlar, antimon içeren stibium (antimon sülfür) maddesini kaşlarını boyamak için “sürme taşı” olarak kullanmakta. Antimonun alaşım ve bileşikleri tıptan endüstriye kadar birçok sektörde üretilen ürünün hammaddesidir. Metal, seramik, plastik endüstrisinden organik bileşiklerde kullanıan antimon ve birçok bileşiği solunması yada yutulması halinde zehirlenmelere, akciğer hastalıkları, kalp sorunları, ishal, şiddetli kusma, mide ülseri gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkarabilecek kadar toksiktir(Mozart’ın yüksek ateşle mücadele etmek için kullandığı aşırı antimon sebebiyle öldüğü rivayet edilir). Antimon normal yaşam koşullarımızda aslında çok düşük oranlarda bulunur. Havada 1 - 170 ng/m3, toprakta 1 ppm, yiyeceklerde(et, sebze ve deniz ürünleri) 0.2-1.1 ppm gibi. Ancak antimonun kullanıldığı endüstriyel alanlarda bu değerler çok yükselebilir(Endüstiyel bölgelerde havada 1,000 ng/m 3 üzerlerine çıkmakta. İnsanda kabul edilebilir antimon düzeyleri kanda 6 mg/l idrarda 1 mg/l olarak ifade edilmekte.
Antimon, türevleri ve buharları havada çok yoğun olduğunda, sıcak-nemli havalarda deride iritasyona neden olmakta. deriden emilimi ile birlikte sıklıkla gövde ve kollarda miliaria-isiliğe hatta su çiçeğine benzer püstüller spotlara neden olmakta. Bu döküntüler "antimon spotları" olarak tanımlanmakta. Dudaklarda su toplamaları gelişebilmekte. Temasın yoğun ve uzun sürdüğü durumlarda boyun, kalça ve kasıklarda nodüller ülseratif lezyonlar gelişebilmekte. Diş et, ağız içi ve göz mukozasında reaksiyonlara neden olmakta.
Ash leaf spot
Dermatolog Fitzpatrick tarafından gülgillerden üvez ağacının yaprağına benzetilerek tanımlanmış bir deri spotu. Boyutları 1-3 cm arasında değişen beyaz renkte hipopigmente spotlardır ve sıklıkla kalça ve gövdede görülmekte. Koyu tenlillerde daha kolay fark edilirken açık tenlillerde fark edilmesi zordur. Bu nedenle Wood ışığı muayenesi tanısal olarak yardımcı olmakta. Yaprak paterni dışında konfeti gibi küçük noktalar şeklinde, parmak uçları ile deriye basılmış gibi yada vüdudun belli bir bölgesini kaplayacak şekilde görülebilmekte.
Sıklıkla doğumla yada ilk 1 yıl içerisinde fark edilmekte.
3 den fazla sayıda olması ile "Tuberosklerozis hastalığının" (daha detaylı bilgi için...) major tanı kriterlerinden birisi olması nedeni ile son derece önemlidir. Tuberosklerozis hastalarının % 90 nında bulunmakta.
Vücutta lokal yerleşimli deri pigment yoğunluğunun azaldığı hipopigmente spotlar; vitiligo, nevus depigmentosus, nevus anemikus, Piabaldizm ve ITO nun hipomelanozisi doğumla yada ilk 1 yıl içerisinde fark edilmekte ve dermatolojide çocuk konsültasyonlarının en sık nedenleri arasında yer alırlar. Ash leaf spot ayırıcı tanısında sıklıkla nevus depigmentosus öne çıkmakta.
Zehirli Sarmaşık Teması Sonrası Siyah Spotlar
Zehirli sarmaşık, meşe ve sumak yapısında bulunan uruşinol temas sonrası 24-48 saat içerisinde deride alerjik reaksiyona neden olmakta (daha detaylı bilgi için...). Uruşinol nadiren deride okside olduğunda yıkama ile çıkmayan siyah lekelere neden olmakta. Bu özel spotlar " black spot" olarak tanımlanmakta. Klinik olarak önemi nekroz alanı, benler ve maling melanoma gibi lezyonlar ile karışabilmesidir.
Bier spots
Bier lspotlar sıklıkla genç yaşlarda, kol ve bacaklarda silik kenarlı, yaklaşık 1 cm çaplarında soluk deri lekeleridir. Spot alanında damarsal yapıların vazokonstrüksiyonu yada kan dolaşımının bu alanda azalması ile ortaya çıkmakta. Kolar yada bacak yukarı kaldırıldığında yada çevre dokulara hafif basıldığıında lekeler kaybolmakta. Neden tam olarak bilinmiyor. Nadiren kriyoglobulinemi,skleroderma ve gebelikte görülebildiği bildirilmekte.
Café au lait spot-CALS-Sütlü Kahve Lekeleri
Fransızca sütlü kahve anlamına gelen "café au lait" doğuştan açık kahve rengi spotları tanımlamak için kullanılmakta. Zürafa lekeleri olarak bilinmekte. Oval-yuvarlak şekilllerde, keskin sınırlı yada düzensiz kenarlı, boyutları 1-2 mm den 20 cm üzerine çıkabilmekte(daha detaylı bilgi için...).
Neurofibromatosis ve McCune‑Albright sendromu ile birliklteliği açısından son derece önemlidir.
Café noir spot-Kahve lekesi
Fransızca sade kahve anlamına gelen "café noir" doğuştan koyu kahve rengi spotları tanımlamak için kullanılmakta. Café au lait spotların daha koyu fromları. genetik geçişli bir çok sendrom kliniğinde(LEOPARD sendromu gibi) tanımlanmakta.
Campbell de Morgan spot
1872 yılında Campbell de Morgan tarafından ilk kez tanımlanmıştır. Bu isimle geçmekle birlikte günümüzde cherry anjiyoma yada senil anjioyoma olarak bilinmekte. 1-5 mm çaplarında olan bu damarsal oluşumlar yaşamın herhangi bir evresinde ortaya çıkmakta. Sıklıkla kol ve bacakların üst kısmına yerleşen, deriden hafif kabarık, kubbemsi yüzeyleri ile bu spotlşarın gelişim nedenleri, halen tam olarak bilinmemekte. Hiperprolaktinoma, gebelik, HSV 8 enfeksiyonları, hardal gazına zehirlenmelerinde, siklosporin kullanımında, bazı kanserlerde, bromidin ve 2 butoksiethanola maruz kalındığı gelişimi ile ilgili olgular bildirilmiştir.
Cayenne pepper spot- Kırmızı biber lekeleri
Deride hemosiderin birikiminden kaynaklanan spotlardır.
Balanitislerde(daha detaylı bilgi için...) özelikle Zoon tarafından tanımlanan Zoon balanitiste görülmekte. Orta-ileri yaşta sünnetsiz erkeklerde sık görülmekte. Neden tam olarak açıklanmamakla birlikte sünnetsiz erkeklerde görülmesi ısı, nem, smegma, iritasyon ve travmaların neden olabileceğini düşündürmekte. Glans peniste tek yada çok sayıda, parlak kırmızı-turuncu renkte plaklar görülmekte. Bu görünüm kırmızı biber ile özdeştirilerek "Cayenne pepper spots" olarak tanımlanmakta.
Pigmente purpurik dermatozlar, Schamberg hastalığında "Cayenne pepper spot" görünümü ortaya çıkabilmekte.(daha detaylı bilgi için...)
Ink spot lentigo-Mürekkep lekesi-Güneş Yanık lekesi
Koyu renkleri, mürekkep damlatılmış ve deride yayılmış gibi düzensiz sınırları ile ayırt edilebilirler. Sıklıkla açık tenlilerde ve güneş ışınlarına daha yoğun maruz kalınan yerlerinde ortaya çıkmakta.
Janeway spot
Prof Dr. Theodore Caldwell Janeway tarafından tanımlanmıştır. İnfektif endokardit sırasında içi ve ayak tabanında gergin olmayan, eritemli-kanamalı görünümlü makül ve nodüllere verilen tanımlama. Ellerde sıklıkla tenar ve hipotenar yüzeylere yerleşirken, ayak tabanında parmakların alt yüzeylerinde görülmekte. Endokardit kliniğinden sonraki gün ile hafta içerisinde ortaya çıkmaktalar. Endokardit sırasında kalp iç duvarından dolaşıma karışan enfektif ajanların(septik emboli) deride dermiste neden olduğu mikroabselere ve küçük damarlada neden oldukları trombüslere bağlıdır. Osler nodülleri ile karışabilirler. Osler nodülleri enfekitif endokarditte ortaya çıkmakta ancak saatler içerisinde daha çabuk görülebilirler. Bunlar daha gergin, ortaları soluk nodüllerdir ve sıklıkla el ve ayak parmaklarına yerleşmekte. Osler nodülleri septik emboli değil vaskülitik reaksiyon ile ortaya çıkmakta.
Liver spot-Karaciğer lekesi
Bu tanım deride güneş lekeleri-solar lentigo, deriden kabarık olmayan seboreik keratozis-flat seborrheic keratosis ve pitriazis versicolor için ortak kullanılmakta.
Solar lentigo yaşlılık lekesi olarakta tanımlanır. Güneş hasarının yoğun yaşandığı el üstleri, yanak ve alında görülen yuvarlak yada oval hiperpigmente maküller için kullanılmakta(daha detaylı bilgi için...)
Seboreik keratosis ileri yaşlarda ortaya çıkan derinin iyi huylu tümöral yapılaı. Bunların üzerleri düz olan formları sıklıkla el üstlerinde görülmekte. 1-3 mm çaplarında, üzerleri düz papüller yapılar olarak başlamakta, zamanla boyutları büyümekte, kalınlaşmakta ve deriden hafif kabarmalar ile üzerinde skuamlar gelişmekte(daha detaylı bilgi için...)
Pityriasis versicolor sık bilinen tanımı ile sam yeli; is a superficial mycosis, "Malassezia furfura" neden olduğu derinin yüzeysel mantar hastalıklarındandır. Sıklıkla gövde ve kolların üst kısmında hipopigmente, hiperpigmente ve eritemli formda, üzerileri hafif skuamlı maküller-plaklar yapmakta(daha detaylı bilgi için...).
Lucio’s spotted leprosy-Lucio'nun Lepra lekeleri
Lepra-cüzzam hastalığının lepramatöz klinik formunda kol ve bacaklarda eritemli maküller şeklinde başlayan sonra vezikülasyon, yüzeysel nekroza dönüşen ve skarla iyileşen lezyonlar gelişmekte. 1852 yılında Meksika'da Lucio da ilk tanımlandığı için Lucio'nun lepra lekleri olarak tanımlanamıştır.
Milk spot, Milium
Sıklıkla yüz bölgesinde, yanaklar ve göz çevresinde, 1-2 mm çapında, parlak beyaz renkte, deriden kubbbe kabarıklık yapan keratinosit kistleridir. Primer formu hiç bir nedene bağlı olmaksızın ortaya çıkabilirler hatta doğumla görülebilir. Sekonder milia travma, yanık yada vezikülo-büllöz hastalıklar sonrası bunların iyileşme alanında ortaya çıkmakta(daha detaylı bilgi için ...)
Mongolian spot, Moğol lekesi
Doğumla birlikte sıklıkla sırt alt kısmında görülen, gri-siyah-mavi renkte lekelerdir ve zamanla kaybolurlar. Embriyonal gelişimde neural crestden melanositlerin deriye basal tabakaya göçü sırasında melanaositlerin derimisin orta ve alt kısımlarında toplanmasından kaynaklanmakta. Basal tabakada olması gereken pigmentasyonun derin dermiste olması ve bunun tyndal efekt etkisi ile mavims görünmesinden kaynaklanmakta(daha detaylı bilgi için...)
Orange palpebral spot, Göz kapaklarında turuncu lekeler
Açık tenli ve orta yaş kadınlarda üst göz kapakların iç kısmında simetrik yerleşimli turuncu-sarı renkte lekeler görülmekte. Ksantelezmaya(daha detaylı bilgi için...) klinik olarak benzer ancak lekede kolestrol birikimi yoktur. Lekenin karotenoidlere ve lipofusine bağlıdır. Travmalar, gözlerin sık ovuşturulması be sık göz kırpmaların sorumlu olabiliceği düşünülmekte.
Rose spot
Salmonella kaynaklı tifo ateşinde görülen kırmızı renkte 2-4 mm çaplı maküller ve papüller deri döküntülerine verilen özel bir tanımdır. Sıklıkla gövde ön yüzünde, göğüs-göbek arasında başlayarak sırta ve kollara dağılabilmekte. Tifonun 7. ve 10. gününde ortaya çıkmakta ve 1-2 hafta içerisinde tekrarlayabilmekte. sayıları 6-12 arasındadır ve 3-4 günde kaybaolurlar.
Roseolar spots
Sifilizin ikincil döneminde(daha detaylı bilgi için...) görülen ilk belirtiler arasında yer almaktadır. Gövde, kol ve bacakların katlantılarında simetrik dağılımlı, bakır kırmızısı renginde, yuvarlak-oval, kaşıntı ve kepeklenme yapmayan maküllerdir. 1-2 hafta içerisinde kaybolurlar.
Shin spot, Binkley’s spot
Pretibial-Kaval kemiğinde pigmente lekeler, Lekeli Ayak Sendromu olarakta bilinmekte. Diyabet hastalarında en sık gözlenen dermatolojik bulgulardan birisi. Pretibial alanda iyi sınırlı, yuvarlak, koyu kırmızı papüller ile başlamakta ve hiperpigmente atrofiler ile sonlanmakta. Pretibial kemik yüzeyleri dışında ayak bileklerinde kemik çıkıntılar üzerinde de sık yerleşim göstermekte. Diyabetik hastalarda mikrotravma, anjiyopatiler, nöropatiler sonrası deride melan ve hemosiderin birikimi olmakta.
Spoty spots,Sporcu spotları
Sporcularda, uzun süre kutlamalara katılan kişilerde sıklıkla ayaklarda deride epidermal hasar, deride damar hasarına bağlı olarak ekimoz, purpura oluşmakta. Özellikle sporcuların kullandıkları strech giiysiler ve aksesaurlar altında benzer sporcu lekeleri gelişmekte. Geleneksel olarak kullanılan "kupa çekme-cupping" sonrası ekimoz ve purpuralar gelişmekte, cubbing sporcuolar arasında sık kullanıldığı için bu gurupta değerlendirilmekte.
Spotted fevers, Benekli ateş
Benekli ateş keneler ile bulaşan "Rickettsia " gurubu hastalıkları tanımlamakta. "Rickettsia rickettsii" ile gelişen, Rocky Dağları benekli ateşi, "Rickettsia conorii" ile gelişne Akdeniz benekli ateşi, "Rickettsia japonica" ile gelişen Japonya benekli ateşi gibi. Ülkemizde nadirde olsa Akdeniz benekli ateşi olguları bildirilmiştir. Rickettsia conorii köpeklerde bulunmakta ve onlardaki kenelerin ısrıkları ile insanlara bulaşmakta. Ateş, makulopapüler döküntü ve ısırık bölgesinde siyah eskar ile karakterize. Siyah eskar “tache noire” olguların %70’inde bulunur, eğer ense ve boyunda ise servikal adenopati sıklıkla gözlenir. Döküntüler makulopapüler olabildiği gibi bazen peteşi karakterli olabilmekte.
Spotty parakeratosis/staccato parakeratosis
Histopatolojik bir tanımlamadır. Pityriasis rosea, pityriasis rubra pilaris ve büyük plak parapsoriasiste stratum corneumda spğotlşar şeklinde nüklei retansiyonunu tanımlar.
Stasis spots
Bacaklarda kronik venöz yetmezliğe bağlı olarak ayaklarda artan kapiller basınç, ayakların kenarlarında damarların genişlemesine "corona phlebectatica paraplantaris" olarak tanımlanan klinik görünüme neden olmakta. Bunlar ayaklarda staz lekeleri olarak tanımlanır.
Twin spots, Didymosis
Embriyonal gelişimde aynı kök hücrelerden kaynaklanan klinik olarak farklı iki klinik spotun bir arad olması. Örneğin aynı alanda(damarsal mezenşimal hücre göçü kaynaklı) nevus anemikus ile nevus telenjektazinin birbirine komşuluk etmesi gibi.
White spot disease, Lichen sclerosus atrophicus, lichen albus
Sıklıkla kadınlarda genital ve peri anal bölge yerleşimli porselen beyazı plaklar şeklinde kendini göstermekte(daha detaylı bilgi için...)
Tırnakta Oil spots yada Somon lekesi
Psoriasis hastalığının trınak tutulumunda(daha detaylı bilgi için...) trınakta; kırmızı sınırlı, somon renginde yağ şeklinde lekelerdir. Bu leke trınak ucuna geldiğinde onikolizise neden olmakta.
Spotted lunula
Tırnak lunulasında beneklenme. Tırnak lunulasında beyaz renkte plaklar ile lunulada güve yeniği gibi silinmeler olmakta. Alopecia areata, Lichen planus, SLE ve RA ile birlikte görülebilir.
Mukozanın Spotları
Bitot’s spots, Bitot'un lekeleri
1863 yılında ilk tanımlayan doktorun ismi ile alınan bu spotlar A vitamini eksikliğinde gözde görülen göz iç ve dış köşesinden irise doğru uzanan spotlardır. Bu görünüm keratinin korinobakteriumların oluşturdıupu gazla köpürmesi ile ortaya çıkmakta.
Brushfield spots
1924 yılında ilk tanımlatan doktorun adı ile anılan bu spotlar trizomi 21-Down sendromunda gözde irisin dış kımsında küçük beyaz, gri-kahverengi lekeler şeklinde kendisini göstermekte(destek doku birikimi kaynaklı).
Cotton wool spots-CWS, Gözde retinal pamuksu lekeler
Birçok sistemik hastalıkta; diyabet, SLE gibi, retinal damarların tıkanması-ödem ile retinada sarı-beyaz renkte küçük lekler gelişmekte.
Drusen‑like spots
Göz retinasında Bruch memebran ve retinal epitel arasında lipid ve proteinlerin birikmesinden kaynaklanan ince sarımsı yada beyaz spotlardır. Sıklıkla pseudo xanthoma elasticum hastalığında(daha detaylı bilgi için...) ve yaşlanmaua bağlı maküler dejenerasyonda ortaya çıkmakta.
Roth spots
1872 yılında Moritz Roth tarafından tanımlanmış. Retinada bakteriyal endokarditte septik emboliye bağlı retinal embolilleri tanımlamakta. Lösemi, anemi, hipertansiyon-diyabet kaynaklı retinopatilerde, preeklamsi ve anoreksiada da görülebilmektedir.
Forchheimer spots
Yumuşak-sert damak birlişkesinde iğne ucu boyutlarında 5-20 adet peteşilerin varlığı bu tanımı almakta. % 20 oranında kızamıkçık hastalığında görülürken kızıl hastalığında da görülebilir.
Fordyce spots, Fordyce lekeleri
İlk olarak 1896'da Fordyce tarafından tanımlanan, dudakların, yanakların ve diş etlerinin mukozalarında küçük, turuncu, sarımsı, toplu iğne başı büyüklüğünde maküller veya 1–3 mm'lik papüller ile karakterize ektopik yerleşimli yağ bezleridir(daha detaylı bilgi için...)
Herman spots
Kızamık hastalığında döküntüler başlamadan 1-2 gün önce tonsiller üzerinde mavi-gri noktalanmalar gelişmekte bunlar Herman spot olarak tanımlanmakta.
Koplik Spot, Koplik lekeleri
1896 yılında Dr. Henry Koplik tarafından tanımlanmış bu spotlar kızamık/kızamıkçık hastalıkları için tanısal değerleri yüksektir. Yanak iç kısmında 1 molar diş hizasında 2-3 mm çapında, mukozadan hafif kabarık, eritemli zeminde mavimsi-beyaz renkte döküntüler ve deri döküntüleri başlamadan 1 gün öncesinde görülürler ve 2-3 gün kalamaktadır. kırmızı bir zeminde tuz serpilmiş gibi görünmekte.
Nagayama spots yada Uvulopalatoglossal spots
Roseola infantumda yumuşak damakta ve uvulada eritemli papüllerin tanımı.
Dermatolojik Testlerde Tanımlanmış Spotlar
Black spot test, Uruşinol testi
Zehirli sarmaşık, meşe ve sumakta bulunan uruşinol hava ile teması sonrası siyaha dönmekte. Herhangi bitkide uruşinol varlığı şüphesi var ise btikinin yaprak veya sapından alınan öz suyu beyaz bir kağıda damlatılarak hava temasında bekletilir. Renk siyaha dönüyor ise uruşinol varlığını gösterir.
Monospot test yada Mononüklear spot test
Epstein–Barr virüsten kaynaklanan enfeksiyoz mononükloziste hastada gelişen spesifik antikorların at eritrositlerini latexte aglütine etmesinin değerlendirildiği testtir. Son yıllarda hızlı monotestleri kullanılmakta.
Alerjik temas egzamlarında kullanılan spot testler
En sık alerjenlerden nikel, kobalt, krom ve fromaldehidin şüpheli temaslarının anlaşılabilmesi için yapılan kolay ve hızlı testleridir.
- Dimethylglyoxime spot test: nikele karşı alerjik reaksiyonu olan kişinin temas ettiği yada edeceği objelerin yüzeyinde nikel olup olmadığını anlamaya yarayan basit bir testir. Renksiz olan bu kimyasal obje yüzeyinde cm2 de 0.5 µg dan fazla nikel iyonları var ise pembe renge dönmekte. Bu test solüsyonu herhnagi bir obje ile temastan sonra direkt deriyede sürülerek test edilebilir. % 97.5 oranında yüksek bir spesifikliktaşırken % 59.3 orta bir duyarlılığı bulunmakta. Testin pozitif olduğu objelerden hastanın uzuak durması istenmekte.
- Kobalt spot testi; nikel spot etstine benzer. Burada kobaltın anlaşılabilmesi için deriye "disodium-1-nitroso-2-naphthol-3,6-disulfonate" sürülmekte. Nikele göre okunması daha zor bir test ve deneyimler az.
- Kobalt spot test; burada kobalt tespiti için "diphenylcarbazide" kullanılmakta.
- Formaldehid; çok küçük oranlarda fromaldehid anlaşılabilmekte ancak laboratuarda yapılabilmekte.
Ağır metaller için idrar spor testi
Hastadan herhangi bir zamanda alınan idrar örneğinde ağır metallerin(kurşun, arsenik ve civa) bakılması testidir.
Lepra tedavisinde dapson kullanımı için yapılan Lepra idrar spot testi
Lepra tedavisinde hastanın dapson kullanımını kontrol etmek için kullanılan bir idrar testi. Ehrlich reaktifi emdirilimiş bir filtre kağıdına hastanın idrarından bir damlatılır. İdra damlasının sarı halkası içerisinde turuncu leke var ise bu dapsonun varlığını göstermekte.
Dermatolojik Tedavilerde Tanımlanmış Spot Uygulamalar
Spot dermabrazyon
Mikromotor yada manuel olarak sadece hedeflenen deri lezyonuna yapılan dermabrazyon uygulmasıdır. Vitiligoda yapılan yüzeysel dermabrazyon, dövmelerde 2-3 seasnta uuygulanan spor dermabrazyonlar, deri çatlakları, skar, liken sipleks kronikus, linear epidermal nevus, pruurigo nodulariste uygulamlar gibi.
Spot lazer
Lazer tedavilerinde hastanın klinik etkinliği değerlendirmesi, yada doktorun lazer parametrelerini test etmesi amacı ile yapılan 1 cm2 den küçük alanlarda yapılan spot uygulamalardır. Örneğin "port vein stain" damarsal bir lezyonda pulsed dye lazer uygulaması öncesi farklı spot ve enerjilerde lezyona spot uygualamalar yapılır. 4-6 hafta sonra klinik değerlendirme sonrası hangi spot ve enerjide devam edileceğinin kararı verilmekte.
Spot peeling
Hiperpigmente küçük lezyonlarda yada akne sonrası gelişen minor atrofik skarlar yada icepick skarlarda spot peeling uygulamaları yapılabilmekte. Spot peeling lazer spot uygulamasında olduğu gibi test amaçlıda kullanılabilmekte.