Hastalarımızın şikâyetlerini tarif ederken sık kullandıkları bir tanım: "vücudumdaki leke, benek ve noktalar." Bunlar bir tane, sınırlandırılmış bir vücut alanında ya da tüm vücutta yaygın yerleşim gösterirler. Deri seviyesinde ya da deriden kabarık, ya da normal deriden kontrast oluşturan renkler ile fark edilirler. Dermatolojik olarak bunlar "spot" olarak tanımlanırlar. Dermatolojik hastalıklarda deri, tırnak ve mukozada bazı özel spotlar tanımlanmıştır. Bu spotlar, cilt-sistemik hastalıklar ve sendromlar ile birlikte olabildikleri için son derece önemlidir. Bu yazımızda nadir görülen dermatolojik spotlar, nedenleri ve özellikleri ile anlatılmaya çalışıldı. Ayrıca "spot" tanımı, bazı dermatolojik test ve tanı yöntemlerinde ya da tedavilerde de kullanılmaktadır. Bunlardan da bahsedilmeye çalışıldı.

Deri,Tırnak ve Mokuzalarda Spotları

Deride Spotlar

Antimon spot

Antimon, antimuan veya tarihi adıyla stibium, yarı metal bir elementtir. Kibritlerden oyuncaklara, akülerden silahlara, maskaradan öksürük şuruplarına ve şark çıbanı-leyişmanya tedavisine kadar birçok üründe kullanılan çok önemli bir elementtir. Eski Mısır'da olduğu gibi hâlen Doğu kültürlerinde kadınlar, antimon içeren stibium (antimon sülfür) maddesini kaşlarını boyamak için "sürme taşı" olarak kullanmaktadır. Antimonun alaşım ve bileşikleri tıptan endüstriye kadar birçok sektörde üretilen ürünün hammaddesidir. Metal, seramik, plastik endüstrisinden organik bileşiklerde kullanılan antimon ve birçok bileşiği; solunması ya da yutulması hâlinde zehirlenmelere, akciğer hastalıklarına, kalp sorunlarına, ishale, şiddetli kusmaya, mide ülserine gibi ciddi sağlık sorunları ortaya çıkarabilecek kadar toksiktir (Mozart’ın yüksek ateşle mücadele etmek için kullandığı aşırı antimon sebebiyle öldüğü rivayet edilir). Antimon normal yaşam koşullarımızda aslında çok düşük oranlarda bulunur. Havada 1−170ng/m3, toprakta $1\text{ppm}$, yiyeceklerde (et, sebze ve deniz ürünleri) $0.2-1.1\text{ppm}$ gibidir. Ancak antimonun kullanıldığı endüstriyel alanlarda bu değerler çok yükselebilir (Endüstriyel bölgelerde havada 1.000ng/m3 üzerlerine çıkmaktadır). İnsanda kabul edilebilir antimon düzeyleri kanda $6\text{mg/l}$, idrarda $1\text{mg/l}$ olarak ifade edilmektedir.

Antimon, türevleri ve buharları havada çok yoğun olduğunda, sıcak-nemli havalarda deride irritasyona neden olmaktadır. Deriden emilimi ile birlikte sıklıkla gövde ve kollarda miliaria-isiliğe hatta su çiçeğine benzer püstüller spotlara neden olmaktadır. Bu döküntüler "antimon spotları" olarak tanımlanmaktadır. Dudaklarda su toplamaları gelişebilmektedir. Temasın yoğun ve uzun sürdüğü durumlarda boyun, kalça ve kasıklarda nodüller, ülseratif lezyonlar gelişebilmektedir. Diş eti, ağız içi ve göz mukozasında reaksiyonlara neden olmaktadır.

Ash Leaf Spot

Dermatolog Fitzpatrick tarafından gülgillerden üvez ağacının yaprağına benzetilerek tanımlanmış bir deri spotudur. Boyutları $1-3\text{cm}$ arasında değişen beyaz renkte hipopigmente spotlardır ve sıklıkla kalça ve gövdede görülmektedir. Koyu tenlilerde daha kolay fark edilirken, açık tenlilerde fark edilmesi zordur. Bu nedenle Wood ışığı muayenesi tanısal olarak yardımcı olmaktadır. Yaprak paterni dışında konfeti gibi küçük noktalar şeklinde, parmak uçları ile deriye basılmış gibi ya da vücudun belli bir bölgesini kaplayacak şekilde de görülebilmektedir. Sıklıkla doğumla ya da ilk $1$ yıl içerisinde fark edilmektedir. Üçten ($3$) fazla sayıda olması, "Tuberosklerozis hastalığının" majör tanı kriterlerinden birisi olması nedeniyle son derece önemlidir. Tuberosklerozis hastalarının % $90$'ında bulunmaktadır. (daha detaylı bilgi için...) 

Hipopigmente Spotlar

Vücutta lokal yerleşimli deri pigment yoğunluğunun azaldığı hipopigmente spotlar şunlardır:  vitiligo, nevus depigmentosus, nevus anemikus, Piabaldizm ve ITO nun hipomelanozisi doğumla ya da ilk $1$ yıl içerisinde fark edilmekte ve dermatolojide çocuk konsültasyonlarının en sık nedenleri arasında yer alırlar. Ash leaf spot'un ayırıcı tanısında sıklıkla:nevus depigmentosus öne çıkmakta.

Zehirli Sarmaşık Teması Sonrası Siyah Spotlar

Zehirli sarmaşık, meşe ve sumak yapısında bulunan uruşinol, temas sonrası $24-48$ saat içerisinde deride alerjik reaksiyona neden olmaktadır. Uruşinol, nadiren deride okside olduğunda yıkama ile çıkmayan siyah lekelere neden olmaktadır. Bu özel spotlar "black spot" olarak tanımlanmaktadır. Klinik olarak önemi; nekroz alanı, benler ve malign melanom gibi lezyonlar ile karışabilmesidir.  (daha detaylı bilgi için...).

Bier Spots

Bier spotlar sıklıkla genç yaşlarda, kol ve bacaklarda silik kenarlı, yaklaşık $1\text{cm}$ çaplarında soluk deri lekeleridir. Spot alanında damarsal yapıların vazokonstrüksiyonu ya da kan dolaşımının bu alanda azalması ile ortaya çıkmaktadır. Kollar ya da bacak yukarı kaldırıldığında ya da çevre dokulara hafifçe basıldığında lekeler kaybolmaktadır. Nedeni tam olarak bilinmemektedir. Nadiren kriyoglobulinemi, skleroderma ve gebelikte görülebildiği bildirilmektedir. daha detaylı bilgi için...

 

Café au Lait Spot-CALS-Sütlü Kahve Lekeleri

Fransızca "sütlü kahve" anlamına gelen "café au lait", doğuştan açık kahverengi spotları tanımlamak için kullanılmaktadır. Zürafa lekeleri olarak da bilinmektedir. Oval-yuvarlak şekillerde, keskin sınırlı ya da düzensiz kenarlı olabilirler; boyutları $1-2\text{mm}$'den $20\text{cm}$ üzerine çıkabilmektedir.(daha detaylı bilgi için...). Neurofibromatosis ve McCune‑Albright sendromu ile birlikteliği açısından son derece önemlidir.

 

Café Noir Spot - Kahve Lekesi

Fransızca "sade kahve" anlamına gelen "café noir", doğuştan koyu kahverengi spotları tanımlamak için kullanılmaktadır. Café au lait spotların daha koyu formlarıdır. Genetik geçişli birçok sendromun kliniğinde (LEOPARD sendromu gibi) tanımlanmaktadır.

Campbell de Morgan Spot

$1872$ yılında Campbell de Morgan tarafından ilk kez tanımlanmıştır. Bu isimle geçmekle birlikte günümüzde cherry anjiyoma ya da senil anjiyoma olarak bilinmektedir. $1-5\text{mm}$ çaplarında olan bu damarsal oluşumlar yaşamın herhangi bir evresinde ortaya çıkmaktadır. Sıklıkla kol ve bacakların üst kısmına yerleşen, deriden hafif kabarık, kubbemsi yüzeyli bu spotların gelişim nedenleri halen tam olarak bilinmemektedir. Hiperprolaktinoma, gebelik, HSV 8 enfeksiyonları, hardal gazına zehirlenmelerinde, siklosporin kullanımında, bazı kanserlerde, bromidin ve $2$ butoksiethanola maruz kalındığında gelişimi ile ilgili olgular bildirilmiştir. 

Cayenne Pepper Spot - Kırmızı Biber Lekeleri

Deride hemosiderin birikiminden kaynaklanan spotlardır. Balanitislerde (daha detaylı bilgi için...) özellikle Zoon tarafından tanımlanan Zoon balanitiste görülmektedir. Orta-ileri yaşta sünnetsiz erkeklerde sık görülmektedir. Nedeni tam olarak açıklanmamakla birlikte, sünnetsiz erkeklerde görülmesi; ısı, nem, smegma, irritasyon ve travmaların neden olabileceğini düşündürmektedir. Glans peniste tek ya da çok sayıda, parlak kırmızı-turuncu renkte plaklar görülmektedir. Bu görünüm kırmızı biber ile özdeşleştirilerek "Cayenne pepper spots" olarak tanımlanmaktadır.

 

Pigmente purpurik dermatozlar, özellikle Schamberg hastalığında "Cayenne pepper spot" görünümü ortaya çıkabilmektedir (daha detaylı bilgi için...).

Ink Spot Lentigo - Mürekkep Lekesi - Güneş Yanık Lekesi

Koyu renkleri, mürekkep damlatılmış ve deride yayılmış gibi düzensiz sınırları ile ayırt edilebilirler. Sıklıkla açık tenlilerde ve güneş ışınlarına daha yoğun maruz kalınan yerlerde ortaya çıkmaktadır.

Janeway Spot

Prof. Dr. Theodore Caldwell Janeway tarafından tanımlanmıştır. İnfektif endokardit sırasında el ve ayak tabanında gergin olmayan, eritemli-kanamalı görünümlü makül ve nodüllere verilen tanımlamadır. Ellerde sıklıkla tenar ve hipotenar yüzeylere yerleşirken, ayak tabanında parmakların alt yüzeylerinde görülmektedir. Endokardit kliniğinden sonraki gün ile hafta içerisinde ortaya çıkmaktadırlar. Endokardit sırasında kalp iç duvarından dolaşıma karışan enfektif ajanların (septik emboli) deride dermiste neden olduğu mikroapselere ve küçük damarlarda neden oldukları trombüslere bağlıdır.

Osler nodülleri ile karışabilirler. Osler nodülleri de enfektif endokarditte ortaya çıkmakla birlikte, saatler içerisinde daha çabuk görülebilirler. Bunlar daha gergin, ortaları soluk nodüllerdir ve sıklıkla el ve ayak parmaklarına yerleşmektedir. Osler nodülleri septik emboli değil, vaskülitik reaksiyon ile ortaya çıkmaktadır.

Liver Spot - Karaciğer Lekesi

Bu tanım derideki güneş lekeleri (solar lentigo), deriden kabarık olmayan seboreik keratozis (flat seborrheic keratosis) ve pitriazis versicolor için ortak kullanılmaktadır.

Solar lentigo, yaşlılık lekesi olarak da tanımlanır. Güneş hasarının yoğun yaşandığı el üstleri, yanak ve alında görülen yuvarlak ya da oval hiperpigmente maküller için kullanılmaktadır (daha detaylı bilgi için...).

Seboreik keratozis, ileri yaşlarda ortaya çıkan derinin iyi huylu tümöral yapılarıdır. Bunların üzerleri düz olan formları sıklıkla el üstlerinde görülmektedir. $1-3\text{mm}$ çaplarında, üzerleri düz papüler yapılar olarak başlamakta, zamanla boyutları büyümekte, kalınlaşmakta ve deriden hafif kabarmalar ile üzerinde skuamlar gelişmektedir (daha detaylı bilgi için...).

Pityriasis Versicolor

Pityriasis versicolor, sık bilinen tanımı ile "sam yeli", "$Malasseziafurfur$"anın neden olduğu derinin yüzeyel mantar hastalıklarındandır (superficial mycosis). Sıklıkla gövde ve kolların üst kısmında hipopigmente, hiperpigmente ve eritemli formda, üzerileri hafif skuamlı maküller-plaklar yapmaktadır (daha detaylı bilgi için...).

Lucio’s Spotted Leprosy - Lucio'nun Lepra Lekeleri

Lepra-cüzzam hastalığının lepramatöz klinik formunda, kol ve bacaklarda eritemli maküller şeklinde başlayıp sonra vezikülasyon, yüzeyel nekroza dönüşen ve skarla iyileşen lezyonlar gelişmektedir. $1852$ yılında Meksika'da Lucio'da ilk tanımlandığı için Lucio'nun lepra lekeleri olarak adlandırılmıştır.(Lepra hakkında daha detaylı bilgi için...).

Milk Spot, Milium

Sıklıkla yüz bölgesinde, yanaklar ve göz çevresinde, $1-2\text{mm}$ çapında, parlak beyaz renkte, deriden kubbe şeklinde kabarıklık yapan keratinosit kistleridir. Primer formu hiçbir nedene bağlı olmaksızın ortaya çıkabilir, hatta doğumla görülebilir. Sekonder milia ise travma, yanık ya da vezikülo-büllöz hastalıklar sonrası bunların iyileşme alanında ortaya çıkmaktadır (daha detaylı bilgi için...).

Mongolian Spot, Moğol Lekesi

Doğumla birlikte sıklıkla sırt alt kısmında görülen, gri-siyah-mavi renkte lekelerdir ve zamanla kaybolurlar. Embriyonal gelişimde neural crest'ten melanositlerin derinin basal tabakasına göçü sırasında, melanositlerin dermisin orta ve alt kısımlarında toplanmasından kaynaklanmaktadır. Basal tabakada olması gereken pigmentasyonun derin dermiste olması ve bunun Tyndall etkisi ile mavimsi görünmesinden kaynaklanmaktadır (daha detaylı bilgi için...).

Orange Palpebral Spot, Göz Kapaklarında Turuncu Lekeler

Açık tenli ve orta yaş kadınlarda üst göz kapaklarının iç kısmında simetrik yerleşimli turuncu-sarı renkte lekeler görülmektedir. Ksantelezmaya (daha detaylı bilgi için...) klinik olarak benzer, ancak lekenin içeriğinde kolesterol birikimi yoktur. Lekenin karotenoidlere ve lipofusine bağlı olduğu düşünülmektedir. Travmalar, gözlerin sık ovuşturulması ve sık göz kırpmaların sorumlu olabileceği düşünülmektedir.

Rose Spot

Salmonella kaynaklı tifo ateşinde görülen kırmızı renkte $2-4\text{mm}$ çaplı makül ve papüller deri döküntülerine verilen özel bir tanımdır. Sıklıkla gövde ön yüzünde, göğüs-göbek arasında başlayarak sırta ve kollara dağılabilmektedir. Tifonun $7.$ ve $10.$ gününde ortaya çıkmakta ve $1-2$ hafta içerisinde tekrarlayabilmektedir. Sayıları $6-12$ arasındadır ve $3-4$ günde kaybolurlar.

Roseolar Spots

Sifilizin ikincil döneminde (daha detaylı bilgi için...) görülen ilk belirtiler arasında yer almaktadır. Gövde, kol ve bacakların katlantılarında simetrik dağılımlı, bakır kırmızısı renginde, yuvarlak-oval, kaşıntı ve kepeklenme yapmayan maküllerdir. $1-2$ hafta içerisinde kaybolurlar.

Shin Spot, Binkley’s Spot

Pretibial-Kaval kemiğinde pigmente lekeler, Lekeli Ayak Sendromu olarak da bilinmektedir. Diyabet hastalarında en sık gözlenen dermatolojik bulgulardan birisidir. Pretibial alanda iyi sınırlı, yuvarlak, koyu kırmızı papüller ile başlamakta ve hiperpigmente atrofiler ile sonlanmaktadır. Pretibial kemik yüzeyleri dışında ayak bileklerindeki kemik çıkıntıları üzerinde de sık yerleşim göstermektedir. Diyabetik hastalarda mikrotravma, anjiyopatiler, nöropatiler sonrası deride melanin ve hemosiderin birikimi olmaktadır.

Spoty Spots, Sporcu Spotları

Sporcularda, uzun süre kutlamalara katılan kişilerde sıklıkla ayaklarda deride epidermal hasar, deride damar hasarına bağlı olarak ekimoz, purpura oluşmaktadır. Özellikle sporcuların kullandıkları stretch giysiler ve aksesuarlar altında benzer sporcu lekeleri gelişmektedir. Geleneksel olarak kullanılan "kupa çekme-cupping" sonrası ekimoz ve purpuralar gelişmekte olup, "cupping" sporcular arasında sık kullanıldığı için bu grupta değerlendirilmektedir.

 

Spotted Fevers, Benekli Ateş

Benekli ateş, keneler ile bulaşan "$Rickettsia$" grubu hastalıkları tanımlamaktadır. "$Rickettsiarickettsii$" ile gelişen Rocky Dağları benekli ateşi, "$Rickettsiaconorii$" ile gelişen Akdeniz benekli ateşi, "$Rickettsiajaponica$" ile gelişen Japonya benekli ateşi gibi. Ülkemizde nadir de olsa Akdeniz benekli ateşi olguları bildirilmiştir. "$Rickettsiaconorii$" köpeklerde bulunmakta ve onlardaki kenelerin ısırıkları ile insanlara bulaşmaktadır. Ateş, makülopapüler döküntü ve ısırık bölgesinde siyah eskar ile karakterizedir. Siyah eskar “tache noire” olguların % $70$'inde bulunur; eğer ense ve boyunda ise servikal adenopati sıklıkla gözlenir. Döküntüler makülopapüler olabildiği gibi bazen peteşi karakterli olabilmektedir.

Spotty Parakeratosis/Staccato Parakeratosis

Histopatolojik bir tanımlamadır. Pityriasis rosea, pityriasis rubra pilaris ve büyük plak parapsoriasiste "$stratumcorneum$"da spotlar şeklinde nüklei retansiyonunu tanımlar.

Stasis Spots

Bacaklarda kronik venöz yetmezliğe bağlı olarak ayaklarda artan kapiller basınç, ayakların kenarlarında damarların genişlemesine "corona phlebectatica paraplantaris" olarak tanımlanan klinik görünüme neden olmaktadır. Bunlar ayaklarda staz lekeleri olarak tanımlanır.

Twin Spots, Didymosis

Embriyonal gelişimde aynı kök hücrelerden kaynaklanan, klinik olarak farklı iki klinik spotun bir arada olmasıdır. Örneğin aynı alanda (damarsal mezenşimal hücre göçü kaynaklı) nevus anemikus ile nevus telenjektazinin birbirine komşuluk etmesi gibi.

White Spot Disease, Lichen Sclerosus Atrophicus, Lichen Albus

Sıklıkla kadınlarda genital ve perianal bölge yerleşimli porselen beyazı plaklar şeklinde kendini göstermektedir.

Tırnaklarda Spotlar

Tırnakta Oil Spot ya da Somon Lekesi

Psoriasis hastalığının tırnak tutulumunda (daha detaylı bilgi için...) tırnakta; kırmızı sınırlı, somon renginde yağ şeklinde lekelerdir. Bu leke tırnak ucuna geldiğinde onikolizise neden olmaktadır.

Tırnakta Lunulada Spot, Spotted Lunula

Tırnak lunulasında beneklenme olarak tanımlanır. Tırnak lunulasında beyaz renkte plaklar ile lunulada güve yeniği gibi silinmeler olmaktadır. Alopecia areata, Lichen planus, SLE ve RA ile birlikte görülebilir.

Mukozanın Spotları

Bitot’s Spots, Bitot'un Lekeleri

$1863$ yılında ilk tanımlayan doktorun ismi ile anılan bu spotlar, A vitamini eksikliğinde gözde görülen, göz iç ve dış köşesinden irise doğru uzanan spotlardır. Bu görünüm, keratinin korinebakterilerin oluşturduğu gazla köpürmesi ile ortaya çıkmaktadır.

Brushfield Spots

$1924$ yılında ilk tanımlayan doktorun adı ile anılan bu spotlar, trizomi 21 (Down sendromunda) gözde irisin dış kısmında küçük beyaz, gri-kahverengi lekeler şeklinde kendisini göstermektedir (destek doku birikimi kaynaklı).

Forchheimer Spots

Yumuşak-sert damak birleşkesinde iğne ucu boyutlarında $5-20$ adet peteşinin varlığı bu tanımı almaktadır. % $20$ oranında kızamıkçık hastalığında görülürken, kızıl hastalığında da görülebilir.

Fordyce Spots, Fordyce Lekeleri

İlk olarak $1896$'da Fordyce tarafından tanımlanan, dudakların, yanakların ve diş etlerinin mukozalarında küçük, turuncu, sarımsı, toplu iğne başı büyüklüğünde maküller veya $1-3\text{mm}$'lik papüller ile karakterize ektopik yerleşimli yağ bezleridir (daha detaylı bilgi için...).

 

Herman Spots

Kızamık hastalığında döküntüler başlamadan $1-2$ gün önce tonsiller üzerinde mavi-gri noktalanmalar gelişmekte, bunlar Herman spot olarak tanımlanmaktadır.

Koplik Spot, Koplik Lekeleri

$1896$ yılında Dr. Henry Koplik tarafından tanımlanmış bu spotlar, kızamık/kızamıkçık hastalıkları için tanısal değerleri yüksektir. Yanak iç kısmında $1.$ molar diş hizasında $2-3\text{mm}$ çapında, mukozadan hafif kabarık, eritemli zeminde mavimsi-beyaz renkte döküntülerdir. Deri döküntüleri başlamadan $1$ gün öncesinde görülürler ve $2-3$ gün kalmaktadır. Kırmızı bir zeminde tuz serpilmiş gibi görünmektedir.

 

Nagayama Spots ya da Uvulopalatoglossal Spots

Roseola infantumda yumuşak damakta ve uvulada eritemli papüllerin tanımıdır.

 

Dermatolojik Testlerde Tanımlanmış Spotlar

Black Spot Test, Uruşinol Testi

Zehirli sarmaşık, meşe ve sumakta bulunan uruşinol, hava ile teması sonrası siyaha dönmektedir. Herhangi bir bitkide uruşinol varlığı şüphesi var ise bitkinin yaprak veya sapından alınan öz suyu beyaz bir kağıda damlatılarak hava temasında bekletilir. Renk siyaha dönüyor ise uruşinol varlığını gösterir.

Monospot Test ya da Mononükleer Spot Test

Epstein–Barr virüsünden kaynaklanan enfeksiyöz mononükloziste hastada gelişen spesifik antikorların at eritrositlerini latekste aglütine etmesinin değerlendirildiği testtir. Son yıllarda hızlı monotestler kullanılmaktadır.

Alerjik Temas Egzamalarında Kullanılan Spot Testler

En sık alerjenlerden nikel, kobalt, krom ve formaldehidin şüpheli temaslarının anlaşılabilmesi için yapılan kolay ve hızlı testlerdir.

• Dimethylglyoxime spot test: Nikele karşı alerjik reaksiyonu olan kişinin temas ettiği ya da edeceği objelerin yüzeyinde nikel olup olmadığını anlamaya yarayan basit bir testtir. Renksiz olan bu kimyasal, obje yüzeyinde 0.5μg/cm2'den fazla nikel iyonları var ise pembe renge dönmektedir. Bu test solüsyonu, herhangi bir obje ile temastan sonra direkt deriye de sürülerek test edilebilir. % $97.5$ oranında yüksek bir spesifikliğe sahipken, % $59.3$ ile orta bir duyarlılığı bulunmaktadır. Testin pozitif olduğu objelerden hastanın uzak durması istenmektedir.

• Kobalt spot testi; nikel spot testine benzer. Burada kobaltın anlaşılabilmesi için deriye "disodium-1-nitroso-2-naphthol-3,6-disulfonate" sürülmektedir. Nikele göre okunması daha zor bir test olup, deneyimler azdır.

• Kobalt spot test; burada kobalt tespiti için "diphenylcarbazide" kullanılmaktadır.

• Formaldehid; çok küçük oranlarda formaldehid anlaşılabilmekte, ancak laboratuvarda yapılabilmektedir.

Ağır Metaller İçin İdrar Spot Testi

Hastadan herhangi bir zamanda alınan idrar örneğinde ağır metallerin (kurşun, arsenik ve cıva) bakılması testidir.

Lepra Tedavisinde Dapson Kullanımı İçin Yapılan Lepra İdrar Spot Testi

Lepra tedavisinde hastanın dapson kullanımını kontrol etmek için kullanılan bir idrar testidir. Ehrlich reaktifi emdirilmiş bir filtre kağıdına hastanın idrarından bir damla damlatılır. İdrar damlasının sarı halkası içerisinde turuncu leke var ise bu dapsonun varlığını göstermektedir.

Dermatolojik Tedavilerde Tanımlanmış Spot Uygulamalar

Spot Dermabrazyon

Mikromotor ya da manuel olarak sadece hedeflenen deri lezyonuna yapılan dermabrazyon uygulamasıdır. Vitiligoda yapılan yüzeysel dermabrazyonlar, dövmelerde $2-3$ seansta uygulanan spot dermabrazyonlar, deri çatlakları, skar, liken simpleks kronikus, linear epidermal nevus, prurigo nodularis gibi durumlarda uygulamalar yapılabilir.

Spot Lazer

Lazer tedavilerinde hastanın klinik etkinliğini değerlendirmesi ya da doktorun lazer parametrelerini test etmesi amacı ile 1cm2'den küçük alanlarda yapılan spot uygulamalardır. Örneğin "port wine stain" (şarap lekesi) gibi damarsal bir lezyonda pulsed dye lazer uygulaması öncesi farklı spot ve enerjilerde lezyona spot uygulamalar yapılır. $4-6$ hafta sonra klinik değerlendirme sonrası hangi spot ve enerjide devam edileceğinin kararı verilmektedir.

Spot Peeling

Hiperpigmente küçük lezyonlarda ya da akne sonrası gelişen minör atrofik skarlarda ya da icepick skarlarda spot peeling uygulamaları yapılabilmektedir. Spot peeling, lazer spot uygulamasında olduğu gibi test amaçlı da kullanılabilmektedir.