Skleroterapide Deterjan Yapısında Sklerozanlar

Deterjan Yapısındaki Sklerozan Maddeler

Bu grupta sodyum morhuate (SM), etanolamin oleat (EO), polidokanol (POL) ve sodyum tetradesil sülfat (STS) gibi maddeler yer alır. Bu maddeler, damar endotel hücrelerinin duvarındaki lipid (yağ) yapısıyla etkileşime girer. Bu gruptaki en güçlü ancak güvenliği en sınırlı olanlar STS ve SM'dir; damar içine enjekte edildiklerinde bir saniye içinde endotele hasar verirler. Bunu, endotel hücreler arasındaki bağları yıkarak yaparlar ve sonuç olarak hücrelerin dökülmesine (deskuamasyon) neden olurlar.

Deterjan sklerozanların etki gücü, konsantrasyonlarına ve ortam ısısına bağlıdır. Bu maddeler sitratlı kana eklendiğinde protrombin zamanını (PT) veya kısmi tromboplastin zamanını (PTT) etkilemezler. 1:1000 oranındaki seyreltmelerde eritrositler ve granülositler üzerinde toksik etki gösterirler. 1:100 oranındaki seyreltmelerde ise endotel hücrelerinin %60-80'inde etkilidirler. Ancak, 1:10.000 konsantrasyonunda hiçbiri toksik değildir.

Sodyum Tetradacil Sülfat (STS)

(Piyasada Sotradecol, Thromboject, Trombovar gibi isimlerle bulunur.)

STS kullanıldığında, damar endotelindeki hasar bir saat içinde ortaya çıkar ve ardından trombüs (pıhtı) oluşur. %0.1-0.5 konsantrasyonlarında, damarda 30 gün içinde yeniden kanlanma (rekanalizasyon) görülebilir.

  • STS ışıktan korunmalıdır.

  • Akışkan (visköz) olmadığı için enjeksiyonu kolaydır.

  • Anesteziklerle karıştırıldığında bulanıklaştığı için miks yapılamaz.

  • Heparinle karıştırılmamalıdır çünkü hemolize (kan hücrelerinin parçalanmasına) neden olur.

%1-3'lük solüsyonlar, serum fizyolojik (SF) ile seyreltilerek hazırlanır.

  • %0.3'lük solüsyon 0.2-1 mm telenjiektazilerde,

  • %0.5-1'lik solüsyon 2-4 mm çapındaki damarlarda,

  • %1.5-3'lük solüsyon ise büyük varislerde kullanılır.

  • Perforan venlerde ve safenofemoral bileşkede (SFJ) etkisizdir.

  • %1'lik solüsyon spider anjiyomalarda da kullanılır.

STS için maksimum dozaj, %3'lük solüsyonda 4 ml, %1'lik solüsyonda ise 10 ml'dir. Enjeksiyonlar arasında 5-7 gün ara verilmelidir.

Sodyum Morruat (SM)

(Piyasada Palisades, American Regent gibi isimlerle bulunur.)

SM, morina balığı karaciğerinden elde edilen doymuş-doymamış yağ asitlerinin sodyum tuzlarıdır. %1.0'lık SM enjekte edildiğinde 2-10 gün içinde trombüs oluşur ve sonrasında damar normal haline döner. %1.0–2.5 konsantrasyonlarda kullanılması önerilir. Anafilaksi ve deri nekrozu riski diğerlerine göre daha yüksektir.

Etanolamin Oleat (EO)

(Piyasada Ethamolin ismiyle bulunur.)

EO, sentetik etanolamin ve oleik asit karışımıdır. İçeriğindeki oleik asit, enflamasyondan (iltihaplanmadan) sorumludur. Klinik etkinliği 8. haftada başlamaktadır.

  • %1'in üzerindeki konsantrasyonlarda etkilidir ve genellikle %2.5'luk konsantrasyonu önerilir.

  • %5'lik konsantrasyonlar büyük varislerde kullanılır.

  • Yoğun (visköz) yapısı nedeniyle sadece 30-gauge iğnelerle enjekte edilebilir.

  • Nadir de olsa hemolize ve hematüriye (idrarda kan) neden olabilir. Bu durum 1 günlük yatak istirahatıyla düzelir.

  • Emzirme dönemindeki kadınlara uygulanmaz.

Polidokanol (POL)

(Piyasada Aethoxysklerol, Asclera gibi isimlerle bulunur.)

deterjan-sklerozan-01.jpg

Polidokanol, diğer deterjan sklerozanlar gibi damar endotelinin yüzey gerilimini azaltır, hücre zarındaki lipitlerle etkileşime girer ve hücre içi destek yapıyı bozarak hücre yüzeyindeki proteinleri parçalar. POL'ün sklerozan etkisi, konsantrasyonu ve dokuyla temas süresi ile doğru orantılıdır.

  • POL'ün sklerozan etkisi STS'ye göre %50 daha azdır. Ancak ağrısızdır ve düşük konsantrasyonlarda (örneğin %1) bile deri nekrozuna yol açmaz.

  • %0.25, %0.5, %1, %2, %3 ve %4 konsantrasyonlarda mevcuttur.

  • Telenjiektazilerde genellikle %0.5'lik konsantrasyon tercih edilir.

  • Basit bir kullanım algoritması:

    • 4% POL: 8 mm'den büyük damarlarda

    • 3% POL: 4-8 mm damarlarda

    • 2% POL: 2-4 mm damarlarda

    • 1% POL: 1-2 mm varis ve telenjiektazilerde

POL için maksimum doz 2 mg/kg'dır

deterjan-sklerozan-02.jpg

Köpük Polidokanol

Köpük formu, normal formuna göre damar endoteliyle daha fazla temas ettiği için 2-4 kat daha etkilidir. Bu, daha düşük hacimlerde ve daha az alerjenik/toksik konsantrasyonlarda kullanılmasını sağlar. Ancak, köpük formu göz ve beyin dolaşımına daha fazla karışabilir ve bu da yan etki riskini artırır.

Köpük, kanla daha az karıştığı için damar içinde daha homojen dağılır. Büyük damarlarda, köpük kandan daha az yoğun olduğu için yerçekimi etkisiyle damarın üst duvarıyla daha çok temas eder. Köpük hazırlamak için genellikle 1:1 ile 8:1 oranları kullanılır ve Tessari yöntemi en yaygın kullanılanıdır. Bu yöntemle 1:3–1:4 oranları elde edilir.


yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency