- Gösterim: 4169
Atopik Dermatit(Egzama) Tedavisini aşağıdaki başlıklar altında toplayabiliriz.
Derinin Doğal Koruyucu Bariyer Sisteminin Korunması ve Bunun Güçlendirilmesi
Deri bakımının optimizasyonu
Banyo koşullarının düzenlenmesi
- Günde 2 defa ılık su ile 5-10 dakikalık yıkanılması AE için oldukça etkilidir. Su ile yıkanılması deriyi nemlendirmekte, deride kuruluk kaynaklı kepeklenmeyi dökmekte, hastalıklı alanda kabuklanma ve akıntıları deriden uzaklaştırmakta, deride dışarıdan gelmiş olan irritan ve alerjenleri deriden uzaklaştırmaktadır. Bunula birlikte banyoda su içerisinde fazla kalındığında deriden su kaybını arttırmaktadır. Bu nedenle banyo sonrası 3 dakika içerisinde nemlendirici uygulanmalıdır.
- Deri Ph’ ına(deri Ph değeri 4-5.5 arasındadır) uygun; nötral yada deri Ph’ından düşük temizleme ürünleri seçilmelidir.
- Temizleme ürünlerinde sabun(sülfaktan sabunlarda var. Sülfaktan deri yüzeyindeki lipid ve proteinleri hasarlandırmaktadır), irritan ve alerjen katkı maddeleri ve parfüm olmamalıdır. Bu amaçla senteteik deterjanlar(sindet) tercih edilmektedir.
- Banyo suyu 27-30 C olmalı
- Duş şeklinde yıkanılmalı son 2 dakikası küvet içerisinde ve nemlendiricili banyo yağları ile yapılmalıdır.
- Özelikle bu temizlik sırasında deride mikroorganizma kolonizasyonuna izin verilmemelidir. Temizleyiciler antiseptik içerebilirler. Ancak bunlar tahriş edici olmamalı ve alerjen içerikleri düşük olmalıdır.
- Yıkama sonrası hafif dokunuşlar ile hafif kurulanma yapılmalıdır.
- Topikal ilaçlar banyodan 20 dakika sonra uygulanmalıdır.
Nemlendirme
- AE da cilt kuruluğu kserozis en önemli klinik bulgulardan birisidir. Bu deri bariyer sistemini etkilemektedir. Nemlendiriciler deriden su kaybını azaltarak derinin nemlenmesini sağlamaktadır.
- Nemlendirme amaçlı emolyentleri oklüziv ajanlar ve hümektanlar kullanılmaktadır.
- Emolyentler(glikol, gliseril sterat, soya sterolleri gibi) deriye kayganlık hissi ve yumuşaklık vermektedir.
- Oklüzivler(petrolatum, dimetikon ve mineral yağlar) ise deri üzerinde bir bariyer oluşturmakta ve deriden su kaybını azaltmaktadır.
- Humektanlar( gliserol, laktik asit ve üre gibi) ise derinin daha alt tabakalarında suyun epidermise çekilmesini sağlamaktadır.
- Nemlendiriciler AE da deride inflamasyonu azaltarak klinik belirtileri düzenlemektedir. hafif olgularda tek başına orta ve ağır klinik olgularda ise diğer tedaviler ile kombine kullanılmaktadır. Bu nedenle nemlendiriciler AE tedavisinin köşe taşıdır.
- Nemlendiriciler krem, pomad, yağ, jel yada losyon formunda hazırlanmıştır. Nemlendiriciler pomat formunda olmalı hasta tarafından tolere edilemiyor ise kremleri tercih edilmelidir. Genel olarak 6 saat arayla kullanılmalıdır.
- Nemlendiricilerde koruyucu içerik olmamalıdır. Bu uygulandığında deride batma hissi yaratmaktadır.
- Losyonlar daah yoğun su içermekle birlikte kolay buharlaşırlar. Bu nedenle daha hafif cilt kuruluklarında tercih edilmelidir.
- Son yıllarda Prescription emollient devices (PEDs) olarak tanımlanan yumuşatıcı ürünler geliştirilmiştir. Bunlar deri bariyer fonksiyonunda belirli kusurları hedeflemek için tasarlanmıştır. Bunlar palmitoiletanolamidi, glisirhetinik asit ya da diğer hirolipidler içermektedir. Bunların günde 2-3 kez kullanılması gerekmektedir.
- Seramid yada filaggrin parçalanma ünleri içeren yeni nemlendiricilerde bulunmaktadır.
- Ancak nemlendirici seçiminde ürünlerin güvenilir, etkin, ucuz, katkı-parfüm-koruyucu-katkı maddesi içermemesi gerekmektedir.
- Nemlendiriciler haftada en az çocuklarda 150-200 gr erişkinlerde 500 gr kullanılmalıdır.
- Nemlendiricilerden gliserol en iyi içeriğe sahiptir. Seramid içerikleri ikinci sırada en fazla tavsiye edilenleridir.
- Propilen glikol 2 yaş altında çocuklarda tercih edilmez. En fazla irritasyon yapan nemlendiricidir.
- Kışın daha yağ içerikli, yazın daha su bazlı nemlendiriciler seçilmelidir.
- Kortizonlu kremlere alevlenme döneminde kısa süreler ile kullanılmalıdır. Uzun kullanımlarında aralıklar verilmeli bu dönemde sadece nemlendiriciler kullanılmalıdır. Örneğin haftanın 4 günü kortizonlu kremler 3 günü nemlendirici gibi.
- Tırnaklar kısa kesilmeli yada çocuklarda özellikle geceleri kontrolsüz kaşınmanın engellenmesi için daha kapalı pijamalar yada gerekirse eldivenler giydirilmelidir.
Arttıran Faktörlerin Eliminasyonu Tedavide Son Derece Önemlidir.
Nonspesifik Nedenlerin Eliminasyonu
Bir çok dış nedenler deride iritasyon yapabilmektedir. Bunlar azaltılmalıdır.
- Fiziksel(mekanik etki) etkenlerin eliminasyonu; yünlü ve sürtünen sert giysilerin giyilmemesi gibi
- Kimyasal maddelerin temasının azaltılması; asit, bazik ve solventlerin deri ile temasının azaltılması gibi
- Biyolojik maddelerin temasının azaltılması; mikroorganizmalar gibi
- Sigara, organik uçucu maddeler ve hava kirliliği ile tamasın kesilmesi gibi
- Alkol içeren katkı maddeleri ve vazoaktif amin içeren besinler kesilmelidir
Spesifik Nedenlerin Eliminasyonu
Aeroalerjen; en sık olanları ev tozu, akar ve maytlardır; ( Dermatophagoides pteronyssinus ve D. farina gibi) Bunlar için;
- Düzenli ev temizliği; emiş güçleri daha güçlü ve maytlara karşı etkili süpürgelerin kullanımı,
- Evin neminin düzenlenmesi önemlidir; fazla nem akarları arttırmaktadır.
- Organik alerjenler açısından evcil hayvanlar önemlidir. Özellikle kediler
- Akar ve maytlara maruz kalınması gece olduğu için yatak odalarının bakımı önemli
- Evde halı ve kilimlerin kullanılmaması
- Akar ve mayt önlemi için yastık ve yatak takımlarının özel astarlı olması, yatak takımlarının daha sık çamaşır makinalarında kaynatılarak yıkanması gerekmektedir.
- Mite koruyucu pijamaların giyilmesi
- Hayvan deri döküntüleri; son çalışmalar özellikle kedilerin alerjide önemli olduğu köpeklerin olmadığını desteklemektedir. Evde evcil hayvan beslenmemesi yada bunların ev dışına taşınması, özellikle çocuğun oyun ve yatma alanlarında bunlara izin verilmemelidir.
- Polenler; saman nezlesi ve astım açısından çok önemlidir. Özellikle polen mevsimlerinde dikkatli olunmalı ve özel polen haritaları çıkarılarak dikkat edilmelidir. Denizden yüksek bölgelerde polenler daha az olduğu için buralar tercih edilmelidir.
Yiyecek alerjisi; sık alerjen riski olan besinlerden; inek sütü, tavuk yumurtası, fındık, yer fıstığı gibi az tüketilmeli yada bunlar alındığında şikayetlerin arttığı gözleniyor ise uzak durulmalıdır.
Giysiler ve diğer tekstil ürünler; pamuklu giysiler ve tekstil ürünleri tercih edilmelidir. Dar giysiler kesinlikle önerilmemektedir.
Takı ve aksesuarlar; AE de takılarda kullanılan nikel duyarlılığı son derece önemlidir. Hatta bu nedenle erken kulak deldirilmemelidir.
Diyet; özel bir diyet önerilmez ancak alerji testleri pozitif ise önerilmektedir.
Deri tahriş ve yaralanmalarını arttıracak aktivitelerden uzak durulmalıdır.