- Gösterim: 2270
Atopik dermatitis(egzaması)-AE’ nin dünyada görülme sıklığı %9-12 arasında değişmektedir. Ülkemizde çocukluk çağında atopik dermatit sıklığı %4.9 ile %11.8 arasında olduğu bildirilmiştir.
Görülme sıklığı sosyoekonomik refah ile giderek artan bir hastalıktır.
Irksal ve etnik bir yatkınlık göze çarpmamaktadır.
Kadın/Erek oranı = 1.5
Her yaş döneminde başlayabilmektedir. Çocukların 10%-20% sinde erişkinlerin 1%-3% ünde gözlenmektedir.
Kronik seyirli, inflamasyonlu ve kaşıntılı deri döküntüleri yapmaktadır.
Tekrarlayıcı ataklarla seyretmekle birlikte yaşla hafiflemekte hatta kaybolmaktadır. Çocukluk döneminde başlayanların % 50 si ileri yaşlarda kaybolabilmektedir.
Kesinlikle bulaşıcı değildir.
Hasta ve ailesini sosyoekonomik yönde ve psikolojik olarak etkileyen önemi bir hastalıktır.
AE hastaların büyük bir kısmında kanda serumda Ig E seviyesi yüksektir. Ancak AE lı hastaların % 20 sinde normal seviyelerde görülebilir. Bu nedenle AE atopik kişilerde astım ve saman nezlesinden daha erken ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle AE tanısı bu hastalıkların gelişim risklerinin takipi ve önlenmesi açısından son derece önemlidir.
AE li hastaların ailelerinde saman nezlesi, astım ve diğer alerjiler daha sık görülmektedir.
AE sıklıkla 3-6 ay arasında ortaya çıkmaktadır. İlk yaşta % 60 oranında başladığını görmekteyiz. %90 nı ilk 5 yaşta başlamaktadır. Yaşla birlikte azalmakta hatta kaybolmaktadır. % 10-30 oranında erişkin dönemde devam ettiğini görmekteyiz.
AE da uyku düzensizlikleri ekzamalı çocukların % 60 nında görülmektedir. AE alevlenme dönemlerinde bu oran % 83 lere kadar artmaktadır.
Erişkin dönemde AE depresyona neden olabilmektedir.
Ailesel öykünün olması AE risk faktörüdür. AE lı hastaların % 70 inde ailesel öykü bulunmaktadır.
Ayrıca FLG geninde mutasyona bağlı bu genin fonksiyonlarının azalmasıda AE gelişim riskleri arasındadır. FLG gen epidermiste profilaggrin yapmakta. Bu daha sonra filaggrin monomerlere parçalanmakta. Bu proteinler epidermiste hücrelerin farklılaşmasında ve epidermisin bariyer fonksiyonunda rol oynamaktadır. Filaggrin parçalanma ürünleri epidermiste doğal nemlendirme faktörleri arasında yer almaktadır.
Doğumun normal yada sezeryan ile olması çocukta AE gelişiminde etkisizdir.
Anne yada bebeğin hidrolize formüller ve probiyotiklerden zengin beslenmesi AE gelişim seyrini azaltmakta.
İlk 6 ay annenin emzirmesi bebekte AE riskini azaltmaktadır.
Evcil hayvan temasında kediler riski arttırmakta ancak köpekler bu konuda suçsuz bulunmuştur.
Ev tozlarına karşı AE duyarlılık gözlense de ev tozlarına karşı alınacak önlemelerin AE korunmada yeterli olmadığı gösterilmiştir.
Son çalışmalar erken çocukluk döneminde mikrobial temas ile gelişen endotoksinler, çiftlik hayvanları ve özellikle köpek teması AE gelişimine karşı koruyucu olmaktadır.
Pastörize edilmemiş süt kullanımı ve helmit parazitler ile temas AE karşı koruyucu olabilmektedir. Ancak riskleri nedeni ile tavsiye edilmemelidir.