Vücut dokularının hasarlanması ve bu hasarlı alanın yerine düzensiz fibroz bağ dokusunun geçmesine skar – iz denilmektedir.

Yüzde istenmeyen skar gelişimi estetik ve dermatoloji uzmanlarının en sık karşılaştıkları problemlerdir. Skar gelişiminde akne, travma, daha önce yapılan cerrahi girişimler, yanık, çeşitli nedenlerle oluşmuş kesilerden, su çiçeği ve uçuk gibi viral enfeksiyon nedenler arasındadır. Uygulanan tedavi çeşitliliği ve yeni gelişmelere açık olması ideal tedavi yöntemlerinin daha iyi anlaşılmasını hasta açısından güçleştirmektedir.

Bu bölümde en sık skar nedenlerinden akne skarlarının gelişimi, tipleri ele alınacak ve ideal tedavi alogoritmaları ve kombinasyonları anlatılmaya çalışılacaktır.
Akne en sık gözlenen cilt hastalıklarından birisidir. Hastalığın şiddetine, akne sonrası gelişen ve onarılamayacak doku hasarına ve derinin kendisini onarabilme yeteneğine bağlı olarak skar gelişebilmektedir. Skarlar kalıcı olabilmekte ve akne sonrası hasta için ciddi bir estetik probleme dönmektedir. Yapılan araştırmalarda akne izleri kişileri psikolojik olarakta önemli derecede etkilemektedir. Mutsuzluk, stres, kendine güvensizlik, sosyal ilişki kuramama, akademik performansın azalması gibi psikolojik sorunlara yol açabilmektedir. Bu yüzden akne izlerinin tedavisi çok önemlidir.

Tedavi kararının verilmesinde akne izlerinin şiddeti ile birlikte kişinin bunlardan estetik görselliği ile ne kadar olumsuz etkilendiği de önemlidir.