- Gösterim: 3
Cilt kanserleri ile güneş ve yapay UV ışık arasındaki ilişki günümüzde tartışılmayacak kadar çok net bilinmektedir. Buna karşın, özellikle ultraviyole (UV) ışınlarına maruz kalma nedeniyle son on yılda cilt kanserlerinde artış gözlenmektedir. Tüm kanserlerde her üç insandan biri maalesef cilt kanseridir ve bu da cilt kanserini dünya çapında en yaygın kanser türü hâline getirmektedir. Her yıl diğer tüm kanser türlerinin toplamından daha fazla kişiye cilt kanseri teşhisi konulmaktadır. Bu olumsuz artıştan güneşlenme alışkanlıklarımız ve solaryumlar suçlanmaktadır.
Bronzlaşma amacı ile solaryum kullanan kişilerde:
-
Skuamöz hücreli cilt kanseri gelişme riski %83 daha yüksektir.
-
Bazal hücreli cilt kanseri gelişme riski ise %29 daha yüksektir.
Bu veriler ışığında Avrupa Komisyonu, 2021 Avrupa Kanserle Mücadele Planını (EBCP) kabul ederek solaryumlardan kaynaklanan UV maruziyetinin azaltılmasını önerdi ve solaryumların cilt kanseriyle bağlantısını kabul etti. Avrupa Kanserle Mücadele Yasası'nın 4. baskısında yer alan "Özellikle çocuklar için çok fazla güneşten kaçının. Güneş koruyucu kullanın. Solaryum kullanmayın." tavsiyesine uygun olarak, 2023 yılı sonunda Avrupa Komisyonu, solaryum kullanımıyla ilişkili sağlık risklerini azaltmaya yönelik ek öneriler için açık çağrıda bulunmuştur. 2023 yılında Avrupa Dermatoloji Komisyonu (EADV) daha sıkı düzenlemeler için geri bildirimlerde bulunmuştur.
Solaryum Kullanımındaki Eğilimler:
-
Solaryum kullanımında, 2013–2018 dönemine ait küresel meta-analiz, 2007–2012 dönemindeki kullanım yaygınlığına kıyasla %70'lik bir düşüş göstermektedir.
-
2020–2025 dönemi için yetişkinlerde solaryum kullanımının yaygınlık rakamları kamuya açık olmadığı için mevcut değildir. Ancak, mevcut veriler ve eğilimler, artan halk sağlığı uyarıları ve düzenlemeleri sonrasında dünya genelindeki solaryum kullanımında devam eden ve önemli bir düşüş olduğunu göstermektedir.
-
Yetişkinler arasında solaryum kullanımı son yıllarda azalmış olsa da, solaryum kullananların dörtte biri yılda 25 veya daha fazla solaryum kullandıklarını göstermektedir.
UV Işınlarının Tartışmalı Faydaları ve Solaryum Farkı:
-
Solaryumlar ve cilt kanseri arasındaki ilişkiye rağmen, UV sağlık açısından tartışmasız faydalar sunmaktadır. Örneğin, dünyanın yüksek UV maruziyeti olan coğrafi bölgelerinde yaşayan bireylerin tüm nedenlere bağlı, kardiyovasküler hastalık ve kanser kaynaklı ölüm riskinin daha düşük olduğu gözlemlenmiştir.
-
Ekvatora daha yakın yaşamanın daha uzun yaşam süresi, daha düşük kardiyovasküler hastalık kaynaklı ölüm oranı ve çeşitli kanser türlerine bağlı ölüm oranlarının azalmasıyla bağlantılı olduğu gösterilmiştir.
-
Yüksek enlemlerde düşük UV ışınlarına maruz kalma, düşük D vitamini seviyeleriyle ilişkilidir ve bu durum sağlık sonuçlarıyla negatif ilişkilidir.
-
Ancak unutulmamalıdır ki, bu olumlu sonuçlar güneş kaynaklı UV'ye aittir. Güneş kaynaklı UV ve solaryum UV ışınlarının bileşimi ve yoğunluğu farklıdır; güneş ışığı UVA ve UVB ışınlarının doğal bir dengesini sağlarken, solaryumlar ağırlıklı olarak daha yüksek seviyelerde UVA yayar.
Solaryum Türleri ve Kanser İlişkisi:
-
BCC (Bazal Hücreli Karsinom) için, az sayıdaki makaleye rağmen, sonuçlar yalnızca solaryumların BCC ile anlamlı bir ilişkisi olduğunu göstermiştir. Bu bulgu, solaryumdan gelen uzun dalga boylu UVA'nın BCC'ye neden olabileceğini düşündürmektedir. Solaryum lambaları ve solaryumların BCC riski üzerindeki potansiyel etkisini değerlendirmek için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.
Sonuç ve Öneriler:
Solaryum kullanımına dikkat edilmesi, özellikle cilt kanserini azaltma bağlamında kritik öneme sahip olacaktır. Solaryum standartlarının sağlık yönetmeliklerine göre düzenlenmesi, daha güvenli uygulamalar ve güvenilir ekipman standartları için hayati bir öneme sahiptir.
Solaryum Kullanımına Yönelik Öneriler ve Riskler:
-
Yaş Kısıtlaması:
-
18 yaşın altındaki kişilerin solaryum kullanımının yasaklanması gerektiği vurgulanmaktadır, zira küçük yaşta kullanım cilt kanseri sıklığını önemli ölçüde artırmaktadır.
-
35 yaşından önce solaryum kullanan kişilerde, malign melanom cilt kanseri gelişme riski %75 oranında artmaktadır.
-
Özellikle 20'li yaşlarda solaryum kullanan kadınlarda, hiç solaryuma girmemiş kadınlara göre melanom teşhisi alma olasılığı altı kat daha fazladır.
-
40 yaşından önce solaryum kullanımı bazal hücreli karsinom riskini %69 oranında artırır.
-
-
Kuruluşların Uyarıları ve Risk Seviyesi:
-
UROSKIN, ICNIRP ve WHO, UV cihazlarının bronzlaşma veya diğer tıbbi olmayan amaçlar için kullanılmamasını önermektedir.
-
Solaryumlarda kullanılan bronzlaşma cihazları, güneşin en yoğun olduğu gün saatlerine göre 10 ila 15 kat daha fazla UV radyasyonu içermektedir.
-
Dünya Sağlık Örgütü Uluslararası Kanser Araştırmaları Ajansı, UV bronzlaşma cihazlarını insanlarda kansere neden olan etkenlerin yer aldığı Grup 1'e (Plütonyum ve sigara da bu gruptadır) dâhil etmektedir.
-
UV bronzlaşma cihazları, FDA tarafından Sınıf II (orta ila yüksek riskli) cihazlar olarak sınıflandırılmaktadır.
-
-
Mevzuat ve Denetim Önerileri:
-
Cihazlar ve Merkezler ile ilgili hükümler: Açılış izin yönetmelikleri, merkezlerin sicilleri, ekipman standartları/kalibrasyonları, periyodik teknik muayeneler, zorunlu resmî denetimler, izin verilen UV dalga boyu ve şiddetine ilişkin özellikler, görünür bilgi notları ve uyarıların zorunlu olması, hijyen önlemleri ve aşırı UV maruziyetini önlemek için güvenlik sistemlerinin (zamanlayıcı, acil durum butonu, otomatik kapanma/soğutma) dâhil edilmesi.
-
Personel: Self servis solaryum cihazlarının kullanımı kısıtlanmalı ve sistemler personel tarafından kullanılmalıdır. Çalışanların sertifikalı zorunlu eğitimler alması gerekmektedir.
-
Kullanıcı Kayıt ve Bilgilendirme: Her kullanıcı için yazılı kayıtlar tutulmalı. UV duyarlılığını arttırabilecek hastalıklar/ilaç kullanımları hakkında kısıtlamalar ile ilgili bilgiler verilmeli ve kullanmadan önce imzalı bir onay formu istenmelidir. Koruyucu ekipmanların (UV koruyucu gözlükler gibi) kullanımı zorunlu olmalıdır.
-
-
Toplumsal Bilinçlendirme ve Reklam:
-
Solaryum kullanımıyla ilgili hizmetlerin reklamları yasaklanmalı veya kısıtlanmalıdır. İzne tabi reklamlarda ilgili riskler hakkında uyarılar mutlaka yer almalıdır.
-
Daha yüksek risk altındaki gruplara (küçükler, hamile kadınlar, cilt kanseri öyküsü olanlar, açık tenli olanlar, birden fazla beni olanlar veya bağışıklık sistemini baskılayıcı tedavi görenler) yönelik farkındalık faaliyetleri düzenlenmelidir.
-