"Estetik olarak bir yüzün güzel ve çekici algısındaki özellikler nelerdir?" Uzakta bir insana baktığımızda ilk olarak yüzün genel şeklini fark ettiğimiz anlaşılmıştır. Bizleri farklı kılan yüz şeklimiz ilk olarak algılanmaktadır. Cinsel dimorfizm, kadın ve erkek arasındaki cinsiyet farklılıklarının ipuçlarının çoğunu yüz şeklinin algısına borçluyuz. Kadınlarda dengeli, yumuşak yüz konturları ve açılar kadınsı yüz özellikleri ararken, erkeklerde ise daha keskin konturlar ve açılarla erkeksi yüz şekilleri ararız. Genel yüz şeklinden sonra yüzde simetriyi ve asimetriyi algıladığımızı biliyoruz. Estetik olarak güzelin tanımında simetri ideal olmakla birlikte, insan yüzünde tam bir simetri maalesef mümkün değildir. Hatta sıklıkla yüzün bir tarafının, özellikle sağ tarafın, yumuşak doku açısından daha gelişmiş olduğu görülmektedir. Hafif bir simetri eksikliği ya da yüz ifadelerinde hafif asimetri genellikle itici olmaktan ziyade kişisel olarak çekici olarak bile algılanabilmektedir. Bu nedenle çoğumuz yüzümüzün simetrik sağ ya da sol profilini daha çekici ve güzel buluruz. Sosyal iletişimimizde hatta fotoğraf çekimlerimizde bu profili kullanmaya çalışırız. Yüzün simetrisi değerlendirildikten sonra yüzün belli estetik alanlarına odaklanırız; gözler, elmacık kemikleri, dudaklar ve alt çene gibi. Genel olarak kaliteli bir yüz cildiyle birlikte yüz şekliyle uyumlu kusursuz bir doku volümü ve simetri, güzel ve çekiciliğin özellikleri olarak tanımlanmaktadır.

Güzel ve çekici bir yüz şekli kavramı farklı kültürlerle karşılaştırıldığında oval yüzün ön plana çıktığını görmekteyiz. Bir yüze karşıdan bakıldığında yüzün yumuşak dış hatları oval ise bu ovallik, doğası gereği zaten güzel olan yüze estetik olarak katkı sağlamaktadır. Bilimsel çalışmalar, doğada güzel olarak tanımladığımız nesne ve canlıların çoğunlukla oval olduklarını desteklemektedir. "Faberge yumurtaları" ve estetik değerlendirme için... Oval yüzler, Doğu kültüründe her zaman bir güzellik standardı olarak kabul edilmiştir. Aynı zamanda oval yüz şekli olumlu bir kaderle de ilişkilendirilmiştir. Oval yüz, dengeli ve zarif yüz şekillerinden biri olarak tanımlanmaktadır. Dikkat çeken genel özellikleri arasında yanaklardaki genişliğin 1,5 katı olan bir yüz uzunluğu, çok belirgin olmayan yumuşak elmacık kemikleri, ne sivri ne de kare olan hafif yuvarlak bir çene, yüzde keskin açıların olmaması, çökük olmayan dolgun şakaklar ve yüzün bütünü simetrik ve dengeli olarak tanımlanmaktadır. Oval yüz şekli, estetik açıdan hoş durmasının yanı sıra fizyonomik algıda ve sosyal ilişkilerde zengin anlamlar taşımaktadır. Oval yüzlü kadınlar genellikle neşeli, nazik ve arkadaş canlısı olarak görülürler. Genellikle estetik olarak çekici olarak adlandırılırlar ve kolay sosyal ilişki kurarlar. Bu yüz şekline sahip erkekler ise daha esnek düşünen ve sorumluluk sahibi olarak tanımlanmaktadır. Yaşlanma sürecinde yüz ovali değişmekte özellikle dokuların yer çekimi ile yüz alt kısmındaki yığılması yüzü daha köşeli göstermektedir. Bu nedenle oval yüzler daha genç olarak algılanmaktadır.   

Yüzün ovalliği, alnı saçlı deri sınırından başlayarak her iki yanda şakaklar, yanaklar, kulak ön kısmı, mandibula köşesi ve jawline boyunca devam ederek çenede sonlanmaktadır. Burada tanımlanan ovallik, yüzün uzun, kısa, geniş ya da dar olmasıyla ilgili değildir. Yüze karşıdan bakıldığında geometrik olarak oval olmasıdır. Bu oval çizgi etrafından geçtiği yüz konturlarına mükemmel bir şekilde oturmalıdır. Estetik algımızda yüz çekiciliğini tanımlarken "ortalama yüz çekiciliği" kavramı son derece önemlidir. Bu kavram, çekicilik algımızın en iyi ve kusursuz yüz tanımı ile birlikte ortalama bir tanıma daha fazla odaklandığını göstermektedir. Kısaca, ideal olan yüzler ile birlikte ortalamayı oluşturan yüzleri çok daha çekici bulmaktayız. Bu nedenle, ideal ovale değil, ortalama bir oval yüze ulaşmak hedeflenmelidir.

Yüzün ovalliğinin klinik ve fotoğraf üzerinden değerlendirilmesinde bazı temel kavramlar kullanılmaktadır.

• Her iki gözün iç köşelerine "medial canthus" denilmekte. Bunlar arasındaki mesafe ise "intercanthal mesafe, ICD" olarak tanımlanmakta. Yüz antropolojik ölçümlerinde göz genişliği ile intercanthal mesafenin aynı olduğunu biliyoruz. Bu mesafe önemli çünkü hayatımız boyunca, yüzün yaşlanma sürecinde bile belkide tek değişmeyen, sabit kalan anatomik ölçüm değeri. 

• Gözlerin altında elmacık kemikleri hizasında yüzün en geniş olduğu mesafe, "bizigomatik mesafe - BZD" olarak tanımlanmaktadır.

• Yüzde alt kısmında alt çene kemiği mandibulanın sağ ve sol köşeleri arasındaki mesafe "bigonodial mesafe-BGD" olarak tanımlanmaktadır.

• İnterkantal mesafenin tam ortasından geçen dik orta hat ile yüz sağ ve sola ayrılırken bizigomatik ve bigonodal mesafelerde ikiye ayrılmaktadır.

Bu mesafeler belirlendikten sonra bazı ölçümler yapılmaktadır.

• İnterkantal ve bizigomatik çizgi arasındaki mesafe ölçülür.

• Bizigomatik çizgi ile çene arasındaki mesafe; interkanthal hattan geçen orta hat üzerinden bizigomatik mesafenin çenenin alt sınırına kadar olan mesafedir.

• Bizigomatik mesafe, yüz ovalinin en geniş yeri olmakla birlikte bu mesafenin tam ortası ovalin merkezi olmayabilir (asimetri nedeniyle). Ovalin merkezi, interkantal mesafenin tam ortasından geçen orta hattın bizigomatik mesafeyi kestiği noktadır.

• Oval bir yüz tanımında bizigomatik-çene mesafesi ile bizigomatik-alın mesafesi eşit olmalıdır. Yüzde ideal bu oranın yakalanması için bizigomatik ve çene mesafelerinde estetik cerrahi ve medikal uygulamalar(dolgu ve yağ enjeksiyonu gibi) yapılabilir. Daha kolay bir yöntem ise saç çizgisinin geriye alınması yada saç stili değişiklikleridir. 

Yukarıda tanımlamalar ideal bir oval yüz için belilenmiştir. Güzellik analizleri ve estetik uygulamlarında oval yüz çekiciliğinin sağlanmasında idealden daha çok ortalama bir oval yüzün hedeflenmesi amaçlanmalıdır. Ortalama oval yüzde estetik değerlendirme yapıldığında elde edilen sonuçlar;

• Yüzde tam bir simetri çok nadirdir. Asimetri sağ ve sol tarafta yüzün alt kısımlarında özellile bigonoidal mesafede yüzün üst kısımlarına göre daha fazladır.. 
• Yüzde her bir gözün genişliği aslında interkantal mesafesi kadardır. Bu mesafe yaşlanma ile birlikte ve ırklar arasında fazla değişim göstermez. Bu nedenle yüz ovalinin değerlendirilmesinde referanstır. ICD kadınlarda 2.1-2.5 cm(ortalama 2.2 cm) olarak ölçülmüştür. Bu sağ ve sol göz genişliği ile aynıdır. 
• Bizigomatik mesafe yüz ovalinin hemen hemen ortasında yer almaktadır. 
• Bizigomatik mesafe / interkantal mesafe oranı 4– 4.6 (ortalama 4.3) dir.
• Bigonidal mesafe / interkantal mesafe oranı 3.1–3.9(ortalama 3.6) dır. 
• İnterkantal hat ile bizigomatik hat arası mesafe interkantal mesafesinin % 14-35(ortalama % 23) kadardır. 
• İnterkantal hat ile bigonoidal har arası mesafe interkantal mesafe X 1.7-2.1 (ortalama 1.9) katıdır.
• Bizigomatik hat ile çene arasındaki mesafe interkantal mes X 6.3 katıdır.

Oval bir yüz şekline, merkez noktası interkantal çizginin merkezinde olan bir saat olarak bakıldığında, yüzün estetik tüm bölümlerinin bu ovalin üzerinde belli konumlarda olması gerektiği görülebilir. Şakaklar saat 2'de, elmacık kemikleri 3'te, kulak ön alanı olan preauriküler 3:30'da, alt çene mandibulanın gonial açısı 4'te, jawline 4:30'da, jowl alanı 5:30'da ve çene saat 6'da yer almaktadır. Yüz ovalinin değerlendirilmesi sırasında diğer estetik alanların uyumunun değerlendirilmesi yapılmaktadır.

Yukarıda anlatılanları bir örnek üzerinden özetlemeye çalışırsak. Aşağıdaki fotoğrafta genç ve simetrik ancak köşeli bir yüz görmekteyiz. Hayali oval bir yüz uygulaması düşünerek optimum oval bir yüz yapısına ulaşılması istendiğinde, 

İnterkantal ile bizigomatik mesafeler çizilerek ve ovalin merkezi bulunarak oval çizildiğinde, oval hattın dışında kalan yüz konturları görümekte. Yüzün oval şeklinin zenginleştirilmesi için zigomastik alanlara dolgu yapılabilir, çeneye dolgu uygulması ile yüz uzunluğu arttırlabilir yada yüz alt kımsında ovali bozan fazla yumşak doku görünümü için(bu alan masseter yani çiğneme kası alanı) masseter botoks uygulamları yapılabilir. 

Masseter alanlarına botoks uygulandığında yüzün oval görünüm sağlanmakta.