- Gösterim: 26084
Pedikülozis Kapitis (Baş Bitlenmesi)
Kadınlarda ve çocuklarda sık görülen bir enfestasyondur. Genellikle sosyoekonomik düzey ayırt etmeksizin herkeste ortaya çıkabilen bir tablodur. Kalabalık ve sıkı temasın olduğu okul, kışla ve yurt gibi yerlerde enfestasyon sıklığında artış olmaktadır. Bulaşmada yakın temas, ortak kullanılan şapka, alın bantları, tarak, saç fırçaları vb. rol oynar. Dişi saç biti erkekten biraz büyüktür ve uzunluğundadır. Yaşam süreleri gündür. Dişi bit, günde ortalama yumurta yapmaktadır. İnsan saçında genellikle bit bulunur.
En yaygın belirtisi, ense ve baş bölgesinde kaşıntıdır. Kaşıntı, geceleri daha fazladır (bit sıklıkla geceleri beslendiği için). Bit ve sirkeler daha çok ense, kulak arkaları ve kulak üstü saçlı deri bölgede bulunurlar. Kaşıntı sonucu saçlı deri iltihabı ve ekzematöz deri belirtileri gelişebilir. İkincil enfeksiyon sonucu özellikle ensede püstül, kabuk (kurut), lenf bezi büyümesi (adenopati) görülür ve kötü bir koku oluşabilir. Ensede ve temporal bölgede görülen piyodermilerde ve ekzematöz deri belirtilerinde pedikülozis kapitis düşünülmelidir.
Tanıda bit, nimf ve sirkelerin görülmesi esastır. Erişkin bitler (yaklaşık adet) nadiren görülür; fakat kıl gövdesine sıkıca yapışık nimf ve sirkeler kolayca fark edilir. Parazitin bıraktığı gri-beyaz renkte ve kıla sıkıca yapışık, oval ve yaklaşık uzunluğunda olan yumurtalar (sirke) kolayca saptanır. Daha çok ense, kulak arkaları ve temporal bölgede lokalize olurlar. Sirkeler kılın folikül ağzına yakın olan kısmına bırakılır; ancak enfestasyon süresinin uzunluğuna bağlı olarak kılın büyümesi ile birlikte kıl ucuna doğru uzaklaşırlar. Yumurtalar ortalama günde açılır. Bunlara nimf denilmekte ve bunların olgun bitlere dönüşümü günde tamamlanmaktadır. Yumurtalar gri-sarı renktedir, içi boşaltılmış yumurtalar ise beyaz renkte görünürler.
Biti tespit etmek ve yayılmasını engellemek amacıyla, ensenin arka kısmındaki ve kulak arkasındaki saçlar dikkatle incelenmelidir. Kepekten en önemli farkı, saça yapışık olması ve elle kolayca saçtan ayrılmamasıdır.
Tanı; tipik lokalizasyonda kaşıntılı, ekzematize deri belirtileri ve çoğu kez sirkelerin (nadiren de bitin) görülmesi ile kesinleştirilir. Bitin ve sirkenin saptanması için özel taraklar ile saçlar taranabilir. Tarak aralıklı olmalıdır.
Ayırıcı tanıda saçlı deride kepeklenme (dandruff) ve impetigo düşünülmelidir.
İnsanlara herhangi bir hastalık bulaştırmazlar.
Pedikülozis Korporis (Gövde Bitlenmesi, Elbise Biti)
En az görülen klinik formdur. Hijyenik koşulların kötü olduğu yerlerde; sosyoekonomik seviyenin düşük olmasıyla birlikte vücut temizliği ile giysilerin sıcak-kuru hava ile yıkanması/kurutulmasının mümkün olmadığı koşullarda; yine akıl hastaneleri, kışlalar, yatılı okullar gibi kalabalık ortamlarda ve zekâ özürlülerde sık görülür. Bulaşma sıklıkla aynı yatağı paylaşma ya da ortak çamaşır ve giysi kullanımı ile olur. Gövdede deri üzerinde nadiren saptanan bitler ve yumurtaları (sirkeleri); çamaşırların dikiş yerlerinde bulunurlar (yumurtalarını buralara bıraktıkları için).
Olguların çoğunda kaşıntı tek belirtidir. Kronik olgularda gövdede eritemli lekeler ve papüller, kaşıntılı lezyonlar meydana gelir. Sonra ikincil enfeksiyonlar gelişir. Gövde bitlenmesinde sıklıkla giysilerin sık temas yüzeyinde; kürek kemiği arası bölge, kollar, boyun, koltuk altı ve belde kaşıntılı döküntüler, piyodermiler ve hiperpigmentasyon görülür. Yaşlı, düşkün, alkolik ve debil hastalarda, özellikle sırt ortasında yoğunlaşan likenifikasyon, ekskoriasyon ve pigment artımı ile giden tabloya "Cutis vagantium" (=serseri derisi) adı verilir. Kronik ve tedavisiz vücut bitlenmesinde demir eksikliği anemisi ve eozinofili görülebilir.
Vücut bitleri boyutlarındadır. Vücut bitlerinin klinik olarak görülmesi ancak giysilerde, özellikle giysilerin koltuk altı-bel gibi dikiş yerlerinde gözlenebilir. Dişi bitler yumurtalarını giysi katlantı ve dikiş yerlerine bırakmaktadır. Uygun koşullarda bu yumurtalardan günde nimfler çıkar ve haftada olgun vücut bitlerine dönüşür. Erişkin bitlerin yaşam süreleri gündür. En uygun yaşam koşulları ve nem koşullarıdır. üzerinde ve nemin altında sağ kalamazlar.
Tipik klinik bulgular yanında sirke ve/ve da bitlerin saptanması (çamaşırların dikiş yerlerinde ve nadiren gövdede) tanıyı doğrular. Ayırıcı tanıda uyuz ve böcek ısırıkları öncelikle dışlanmalıdır.
Tedavide elbiselerin kaynatılması ya da basınçlı buharla dezenfekte edilmesi gerekir. Elbise ve iç çamaşırların yıkama sonrası ütülenmesi de etkilidir. Parazitin uzun süre (yaklaşık ay) kan emmeden yaşayabileceği akılda tutulmalıdır. Bu nedenle yıkanamayan giysiler, plastik torbalarda ay bekletilerek etkenlerden uzaklaştırılabilir.
Vücut bitleri ikincil enfeksiyonlara neden olabilir. En sık bilineni, bitler ile bulaşan enfeksiyonudur ve "siper ateşi - trench fever" olarak bilinmektedir. I. Dünya Savaşı'nda uygun olmayan hijyenik koşullara bağlı siperlerdeki askerlerde gözlenmiştir. 1990 tarihinde Burundi'de iç savaş sırasında endemik olarak görülürken, günümüzde büyük metropollerde evsizlerde görülmektedir. Ülkemizde vücut bitlerinde yapılan çalışmada oranında gözlenmiştir. Klinik olarak baş ağrısı, sersemlik, konjonktivit, şiddetli kaval kemiği ağrısı, lenfadenopati, deride döküntüler ve günde bir tekrarlayan ateş atakları görülmektedir. Tedavide ve gibi antibiyotikler kullanılmaktadır.
Diğer ikincil enfeksiyon bulaşmasına bağlı gelişen **"louse-borne relapsing fever ()"**dır. Çok yüksek ateş, baş ağrısı, sersemlik, kas ağrısı ve yorgunluk ile başlamakta, tedavi edilmediğinde bu klinik belirtilerde azalma ancak günlük ataklar halinde görülmektedir. Deri ve mukozada kanamalar, nörolojik disfonksiyon, karaciğer-böbrek yetmezlikleri olabilir. Tedavide ve kullanılmaktadır.
Vücut biti ile bulaşan en bilindik enfeksiyonumuz ile bulaşan epidemik tifüstür. Bitin kan emmesi sırasında insana geçmekte ve artık insanlar hastalık etkeni için rezervuar olmaktadır. İnsandan yine bit ile başka bir insana bulaşmaktadır. Klinik olarak yaygın makülopapüller ve peteşiler görülmektedir. Buna eşlik eden ateş, bulantı, ishal, deliryum, solunum yetmezliği ve şok görülmektedir. Tedavide kullanılmaktadır.
Vücut bitlerinin neden olduğu kaşıntı ve ikincil deri bulguları için ve kremler kullanılabilir.
Vücut biti ile yapılacak mücadelede ana prensip, vücudun ve giysilerin hijyenik koşullarının düzeltilmesidir. Düzenli duş/banyo yapılması, giysilerin sık değiştirilmesi ve derecede yıkanması son derece önemlidir. Ancak diğer paraziter hastalıklarda olduğu gibi vücuda ilaç kullanmaya gerek yoktur.
Pedikülozis Pubis (Kasık Bitlenmesi)
Ergenlik sonrası görülür ve sıklıkla cinsel temas sonucu geçer. Ortak kullanılan çamaşırlarla ve malzemeler ile de bulaşabilir. En çok makat ve kasık bölge kıllarını tutar. Yengece benzer ayakları ile kılları tutarken, başlarını kıl folikülleri içerisine sokarlar ve kan emerler. Kasık bitleri çaplarında, yengeç görünümündedir. Dişi kasık biti, haftalık yaşam süresi boyunca yumurta bırakmaktadır.
Bazen kalça, koltuk altı ve hatta sakal bölgesi ile kaşlara ve kirpiklere de yerleşebilir. Özellikle çocuklarda kirpikler de tutulabilir. Çocuklarda gözlenmesi halinde cinsel istismar düşünülmelidir.
En belirgin semptom kaşıntıdır, ama daha hafiftir. Parazitler, pubik foliküllere yarı gömülmüş durumda görülür. Kasıkta lenf bezlerinin çift taraflı ağrılı şişmesi önemlidir. Bitin tükürüğündeki enzimlerin kandaki hemoglobini parçalamasına bağlı olarak, ısırık yerlerinde ve çamaşırlarda küçük mavi-gri maküller (Tache bleue, maculae caeruleae) en önemli klinik belirtilerinden birisidir.
Özellikle pubik alanda parazitin/yumurtalarının ve mavi-gri maküllerin görülmesi ile tanı konur. Ayırıcı tanıda uyuz ve nörodermatit dışlanmalıdır.
Tedavide hastalıklı alandaki kılların kesilmesi ilk adım önlemdir.
Diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklar yönünden hasta sorgulanmalı, şüpheli durumlarda testler yapılmalıdır.
Tüm bitlenmelerde ikincil enfeksiyon varlığında sistemik antibiyotikler tedaviye eklenmelidir.












