- Gösterim: 8377
Islak mendiller başlangıçta kişisel bakım ürünleri olarak geliştirilmişti ancak zamanla günlük kullanım için vazgeçilmez bir ürün haline geldi.
İçerik olarak ıslak mendiller genellikle iki ana bölümden oluşur: dokunmamış mendil ve sıvı. Mendil sıvıyı tutun ve yayan, uygulandığı yüzeyde kir ve diğer maddeleri fiziksel olarak tutan ve toplayan ana yapı. Sıvı bölümün % 90 dan fazlasını su oluşturuken değişen miktarlarda; sülfaktan-yüzey artırıcılar, tamponlar, antimikrobiyaller, koruyucular, parfüm gibi bir çok kimyasal maddelerde bulunmakta. Dokunmamış mendil tanımı organik yada sentetik kaynaklı fiber yada filamentlerin, ısı yada kimyasallar ile bir araya getirilmesi ve sonrasında mekanik olarak dolaştırılarak kumaş şeklinde bir yüzey elde edilmesiidir. Organik olarak ağaç yada bitki lifleri sentetik olarak polipropilen, polyester (PET) veya bunların kombinasyonlarından oluşan fiberler kullanılmakta. Sıklıkla düşük maliyetlerinden dolayı sentetik lifler tercih edilir ve bunların arasına bitkisel lidler, selülöz ve pamuk katılabilmekte. Islak mendillerde kulanım amacına dönük olarak bunların farklı kombinasyonları mendilin kalınlık, emicilik ve yumuşaklıkları değiştirilebilmekte.
Islak mendillerin kullanımı ve gelişebilecek problemleri 2 gurupta toplayabiliriz.
Islak mendillerin kimyasal içerikleri ve neden olabilecekleri problemler
Islak mendiller kimyasal yapıları ile bir Ph a sahipler. Kullandığımız ürünlerde yapılan çalışamalarda Ph lar 3.5 ile 7.5 arasında değişmekte. Bunların ancak % 50 den azıının Ph değerleri 5,5 - 7 yani derinin fizyolojik Ph ına yakın. Büyük kısmı 5.5 in altında hatta azda olsa 7 nin üzerinde olanlar bile var. Bu uyumsuzluk derinin doğal Ph dengesini bozmakta.
Islak mendillerde deterjan ve hafif köpürme özelliği için sülfaktanlar bulunmakta. Kullanılan ürünler içerisinde aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi düşük maliyet, yüksek temizleme ve antimikrobiyal kapasitesi, toksik olmaması en fazla "cocamidopropyl betaine" tercih edilmekte. Ancak bu sülfaktan özellikle çocularda alerjik reaksiyonlara neden olabilmekte.Islak mendillede içeriğinde koruyucularda bulunmakta. Bunlar ambalaj açıldıktan sonra ürünün korunması için kullanılmakta. Kullanılan ürünler içerisinde aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi en sık kullanılan koruyucu "phenoxyethanol" dir. geniş antibakteriyal etkinliği ve düşük alerji oluştruma kapasitesi ile tercih edilmekte. Ancak bunlar içerisinde "methylisothiazolinone" ve formaldehid açığa çıkaran bazı koruyucular( Bronopol, DMDM hidantoin ve Diazolidinil ) oldukça problemli koruyucular.
Koruyucular içerisinde paraben tartışılan bir içerik. Paraben ile bazı kanserler(meme gibi) arasındaki ilişki öne sürülmüş(östrojenik etkisi ile). Bu ürün bakım ürünlerinden çıkarılmış ve kullanımına sınırlamalar getirilmiş. Sonra kanser ile ilişkisi olmadığı ifade edilerek serbest bırakılmış. Ancak halen tartışmalı. Bu nedenle birçok üründe paraben olmadığına dair uyarılar bulunmakta.
Islak mendillerde diğer katklı maddesi parfüm ve koku maddeleri. Maaslesef bunlarda en fazla alerji yapan kimyasallar. Her ne kadar ürünlerin üzerinde parfüm - koku içermedikleri ifade edilse bile her ürün içeriisnde 2-3 koku maddesi var. Kullanılan ürünler içerisinde aşağıdaki tabloda görüldüğü gibi yüzde oranları tanımlanmış.
Kişisel ve günlük cilt bakımında sık kullanılan ıslak mendiller bebekler, çocuklar ve allaerij-duyarlı ciltlere sahip erişkinlerde sıkıntılarar neden olabilmekte. Bu nedenle seçilen ürün içeriği çok iyi kontrol edilmeli ve ysal düzenlemeler ile denetlenmelidir.
Islak mendillerin fiziksel yapıları ve kimyasal ieçriklerinin mikroorganizmaların çoğalması için ugun bir ortam sağlamaları
Islak mendillerde mendilin yapısal içeriği, yüzey yoğunluğu, kalınlığı, gözenekli yapı oranı (boşluk hacminin toplam kumaş hacmine oranı) ve gözeneklerin boyutu önemlidir. Bu özellikler ile mendilin direnci, esnekliği, emiciliği gibi istenilen özelliklei belirlenmekte. davranışını etkileyecektir. Genel olarak mendilin yüksek hacimli ve gözeneklil yapısı daha yüksek bir emicilik özelliği sağlamakta. Ancak mendilde istenen bu tüm özellikler aynı zmanda mendil fiziksel yüzeyinde mikroorganizmaların çoğalması ve kolonizasyonu içinde son derece uygundur.
Ayrıca ıslak mendillerde % 90 ının üzerinde su içeriği mikroorganizmaların çoğalması için son derce uygun bir ortam sağlamakta. Bu nedenle sılak mendillerde sıklıkla yüksek oranda saflaştrılmış su yada UVC maruz bırakılmış(içeriğinde mikroroganizmaların yok edilmesi için) normal su kullanılmakta. Saf su içeriğinde tuzların(kalsiyum ve magnezyum karbonat gibi bunlar suyun sertliğini vermekte) ve minerallerin olmaması mikroorganizmaların çoğalmasını sınırlamakta.
Islak mendillerin su içeriğine organik asitlerler olan malik ve sitrik asit ile konjuge bazikler olan sodyumsitrat, sodyum bikarbonat yada sodyum fosfat eklenmekte. Bunların eklenme amacı üründe istenilen pH sağlanması ve dengelenmesidir.
Islak mendillerin içerisine anyonik, katyonik ve noniyonik sülfaktanlar eklenerek yüzeyden kirlerin kolay çıkarılması hedeflenmekte. Çocukların için kullanılan ıslak mendillerede ise bu sülfaktan içerikleri genellikle çok düşük olarak hazırlanmakta( < %1 w/w)(bebek şampunaları, sabunları ve banyo ürünlerinde ise sülfaktan oranı daha yüksektir; % 20 w/w nin üzerinde).
Islak mendilin yukarda basitçe tanımlanan içerik yapısı üretilmesinden kullanılması sürecine ciddi sorunlar yaratmakta. Su içeriği ve mendilin geniş gözenekli yüzey alanı mikroroganizmaların topluluklar oluşturrarak biyofilmlerin oluşmasına neden olmakta. Mikroroganizmalar biyofilm içeriisnde uygun bir besi yeri oluşturarak mikroorganizmanın kalıcı olarak kolonizasyonuna neden olurken bu biyofilm içerisine antimikrobiyallerin geçişide engellenmektedir. Özellikle mendil yapsıının oluşturulmasında sellülöz fiberler kullanıldığında(fiberlerde glukoz oranı yüksek) fiberdeki glukoz ve parçalanma ürünleri mikroroganizmaların çoğalması için son derce uygun bir ortam sunmakta. hatta bazı mikroroganizmalar fiberden glukozun ayrışmasını enzimlerele(hidrolizis ile) kolaylaştrımakta. "Trichoderma, Penicillium ve Fusarium" mantarları selülöz üzerinde enzimatik aktivitesi en yüksek olan mikroroganizmalardır. "Aspergillus brasiliensis" salgıladığı " beta glukosidaz" enzimi selülöz hidrolize etmekte. Bu mikroroganizmalar biyoflim oluşmasını desteklemekte.
Kişisel hiyjen ve özellikle bebeklerde kullanılan ıslak mendil ambalajlarında sık bilienen tüketiciye güven veren paraben, formaldehid, kimyasallar, parfüm içermez, doğal ürünlerden yapılmıştır gibi ibareleri sık görürüz. Ancak ıslak mendillerde mikroroganizma kontaminasyonu, nelere dikkat edilmesi gerektiği, üretim-son kullanma tarihleri, mikroroganizma kontaminasyonunu engelleyen uygun ambalaj önlemleri, saklanma koşulları yada açıldıktan sonra güvenli kullanım süreleri ile ilgili hiçbir bilgi bulunmamakta.
Islak mendil kullanım için açıldığı anda(kullanıcıdan bağımsız olarak) mikrobiyal kontaminasyon başlamakta. Bu nedenle mikroroganizma çoğalması-biyofilm oluşumunun önlenmesi için üretim aşamasında ve ürünlerin ambalajlanmasında standartlar olmalıdır(mendilden, içeriğe eklenen suya ve tüm katkılara kadar). örneğin;
Mendilin yapımında vizköz hidrofilik materyaller kullanıldığında bunların mikroroganizma kontaminasyonuna karşı daha yüksek bir koruma sağladıkları gösterilmiştir( vizköz hidrofilik materyallerde mikroroganizmalar % 10 oranında düşük kolonizasyon gösterirken polyesterde bu oran % 100 kadar çok yüksektir)
Mendil yapımında selülöz içerikler mikroroganizma kolonizasyonunu fazlası ile desteklediği için kullanılmamaldıır.
Islak mendiller içerdikleri kimyasallar ve mikroplastik fiberler ile su, doğa canlıları ve biyolojik hayat üzerinde ciddi bir tehlike oluşturduğu unutulmamalıdır.