- Gösterim: 7972
Blaschko çizgilerini takip bir çok cilt hastalığı X kormozomuna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu lezyonlara kadınlarda daha sık rastlanılması tüm kadınlarda görülen fonksiyonel X kromozom mozaisizmine bağlanmıştır. X’e bağlı bir hastalık kadınlarda görüldüğündeBlaschko çizgilerini takip bir çok cilt hastalığı X kormozomuna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Bu lezyonlara kadınlarda daha sık rastlanılması tüm kadınlarda görülen fonksiyonel X kromozom mozaisizmine bağlanmıştır. X’e bağlı bir hastalık kadınlarda görüldüğünde fonksiyonel mozaisizm (lyonizasyon) nedeniyle hastalığa ait fenotip mutasyon taşıyan X kromozomunun aktif olduğu dokularda ortaya çıkabilmektedir.
Dolayısıyla bu kadınlarda mozaisizme bağlı deri bulguları görülebilir ve bunlar genellikle Blaschko çizgilerine paraleldir. Inkontinentia pigmenti olduğu gibi mozaisizmin lyonizasyonu embriyogenezin erken döneminde gerçekleştiği için X’e bağlı hastalıklardaki çizgisel lezyonlar genellikle çok sayıda ve dardır. Ancak X’e bağlı mozaisizmi bulunan hastalarda deri lezyonlarının her zaman Blaschko çizgileri üzerine yerleşmediği unutulmamalıdır. Çünkü mozaisizm bu hastalıklarda lyonizasyon dışında X kromozomuna ait somatik mutasyona da bağlı olabilmektedir. Bu duruma örnek olarak X’e bağlı konjenital jeneralize hipertrikozda blok şekilli ya da CHILD sendromunda lateralizasyon şeklindeki mozaisizm lezyonları verilebilir.
Yine X’ e bağlı bazı hastalıklarda etkilenen hücreler derinin kalıcı elemanları olmadığında (dolaşımdaki lökositler, endotel hücreleri gibi) hastalığı taşıyan kadınlarda lyonizasyona bağlı mozaisizm hücrelerde bulunsa bile klinikte görülebilir bir çizgisel tip olmayabilir(kronik granulomatöz hastalık, Fabry hastalığı- alfa galaktosidaz eksikliği, Wiskott-Aldrich sendromu gibi).
Steroid sülfataz eksikliği taşıyıcısı (X’e bağlı resesif iktiyoz) olan kadınlarda beklenen lineer iktiyoz lezyonlarının görülmeyişi ise bu genin kısmi olarak aktif olmadığını düşündürmektedir. Steroid sülfataz geninin X kromozumunun inaktive olmayan bir kısmında olmasıyla lyonizasyon olsa bile fonksiyonuna devam ettiği öne sürülmüştür.
X’e bağlı hastalığı olan bir kadın mozaik deri lezyonu olsun olmasın erkek çocuklarına %50 oranında hastalığı tam olarak, kız çocuklarına % 50 oranında mozaik deri hastalığını veya taşıyıcılığı geçirebilir. X’ e bağlı hastalığı olan bir erkek tüm kız çocuklarına mozaik hastalığı veya taşıyıcılığı aktarırken hiçbir erkek çocuğuna hastalığı aktarmaz.
X kromozomu ile geçen hastalıkların mozaik deri bulguları hastalığın baskın-dominant veya çekinik-resesif kalıtımına göre farklı şekillerde karşımıza çıkabilir.
I. A. X kormozomuna bağlı ve dominant geçiş
Bu hastalıklar malesef erkekler çocuklar için yaşamla bağdaşmadığı için sadece kadınlarda görülmekte ve kadın hastalarda fonksiyonel X kromozom mozaisizmine bağlı olarak çizgisel deri lezyonları şeklinde çıkar. İnkontinentia pigmenti, fokal dermal hipoplazi-Goltz sendromu, Conradi-Hünermann-Happle sendromu gibi.
Nadiren erkek hastlarda Blaschko çizgilerine uyan lezyonlar görülmektedir. Bu durumda erkekte X kromozom mozaisizmine izin veren bir durum söz konusudur (postzigotik somatik mutasyon, mayoz sırasında yarı-kromatid mutasyon, XXY genotipinde ekstra X kromozomunun fonksiyonel (lyonizasyon) mozaisimi gibi). X kromozom mozaisizmi bulunduran erkeklerde mozaisizm gonadları etkilemişse kız çocuklarına hastalığı geçirebilir.
I. AI. İnkontinensia pigmenti (Bloch-Sulzberger Sendromu)
İnkontinensia pigmenti (İP) gövde kol ve bacaklarda çizgisel veya helezonik görünümlü hiperpigmente deriden kabarık olmayan – maküllerle karakterize, blaschko çizgilerini takip eden lezyonların görüldüğü bir genodermatozdur. Karakteristik deri bulgularının yanı sıra çeşitli sistemik bulgularla da ilişkili olabilen bir hastalıktır.
I. AII. Goltz Sendromu (Fokal Dermal Hipoplazi)
Goltz’s sendromu nadir rastlanan bir hastalık olup embriyonal gelişim ve farklılaşmada ektoderm, mezoderm ve endoderm olmak üzere her üç tabakayı da etkilemektedir. X’ e bağlı dominant geçişli olup erkeklerde doğum öncesi ölümle sonuçlanır. Mosaizimde lyonizasyonla X inaktivasyonundan kaçan ve mutant alleli taşıyan hücrelerin yıkımına bağlı oluştuğu düşünülmektedir. Bu nedenle kadınlarda lyonizasyona bağlı Blaschko çizgilerinde lezyonlar şeklinde görülür.
I. AIII. Conradi-Hünermann-Happle Sendromu; CHHS; X’e bağlı dominant kondrodisplazi punktata
X kormozomuna bağlı dominant geçişli olup deri, iskelet sistemi ve göz bulgularla karakterizedir. Doğumda Blaschko çizgilerini izleyen skuamlı iktiyoziform eritroderma bulguları vardır. Eritroderma genellikle yaşamın ilk yılında kendiliğinde geriler. Arkasından çizgiler ve girdapvari lezyonlar şeklinde atrofoderma ve nadiren hiper veya hipopigmentasyon belirir. Saçlı deri tutulumunda yama tarzı skatrisyel alopesi olur.
İskelet anomalileri olarak kısa boy, kafa-yüz deformiteler (frontal çıkıntı, malar hipoplazi ve yassı burun kökü), asimetrik kol ve bacak eksiklikleri, vertebral malformasyonlar, kalça displazisi ve kondrodisplazi punktata bulgusu (epifizlerde noktavi kalsifikasyon) görülebilir.
Katarakt, mikroftalmi, mikrokornea, glokom ve retinanın ve optik sinir atrofisi olabilir.
CHHS X kromozomundaki emopamil bağlayıcı protein genindeki mutasyonlar sonucu oluşur. Söz konusu protein kolesterol biyosentezinde görev yapmakta olup eksikliğinde kolesterol sentez yolağının ara ürünleri plazma, deri ve diğer dokularda birikir.
I. AIV. CHILD Sendromu; Konjenital Hemidisplazi + İktiyoziform Nevüs + Kol ile bacaklarda defektler
CHILD sendromu X’e bağlı dominant bir hastalık olup erkeklerde ölümcül sonuçlanmaktadır. Orta hat ayırımı gösteren vücudun sol yada sağ tam yarısında inflamatuar epidermal bir nevüse ve aynı tarafta iskelet ya da iç organ hipolazileri ya da aplazileri eşlik etmektedir.
I. AV. MIDAS Sendromu; küçük göz-mikroftalmi ve çizgisel deri defektleri
Küçük göz yapısı, dermal aplazi ve sklero-kornea bulguları ile karakterize olup genetik ve klinik olarak fokal dermal aplaziden farklıdır. Daha çok yüz ve boyun bölgesinde Blaschko çizgilerini izleyen eritemli dermal aplazik lezyonlar bulunur. X’e bağlı bir hastalık olan MIDAS sendromunun erkeklerde ölümcül olduğu düşünülmektedir bu nedenle kız çocuklarında görülür.
Xp22 bölgesinde özellikle HCCS genini içeren mutasyonlara bağlı olarak oluşmaktadır.
Aile içinde ve aileler arasında fenotipik bulguların çeşitlilik göstermesi X inaktivasyonundan etkilenen dokuların her bireyde farklı olmasına bağlanmıştır.
I.AVI. Oral - Fasiyal - Dijital Sendrom Tip1
X’e bağlı dominant geçişli bir hastalık olup çene ve dilde ya kısımlarda yarık, parmaklarda malformasyon, zeka gelişim geriliği ve Blaschko çizgilerini izleyen dağılımda alopesi alanları ile karakterizedir.
IB. X kormozomuna bağlı ve resesif geçiş
Mutasyona uğramış gen erkeklerde ölümcül olmadığından erkeklerde hastalık görülebilir ve daha yaygındır. Kadınlar mozaisizmden dolayı daha az etkilenir ve tipik olarak kadınlarda mozaik deri lezyonları görülür. Nadiren X inaktivasyonunun asimetrisi nedeni ile kadınlarda hiç hastalık görülmeyebilir ya da şiddetli hastalık görülür. Erkeklerde Kleinfelter sendromu olması durumunda ekstra X kromozomunun lyonizasyonundan mozaisizim nedeni ile Blaschko çizgileri görülebilir.
I. BI. X’e bağlı Hipohidrotik Ektodermal Displazi
X’e bağlı resesif kalıtılan hipohidrotik ektodermal displazi EDA gen mutasyonuna bağlı olarak gelişmektedir. Erkeklerde diffüz hastalık olarak görülürken, kadın taşıyıcılar Blaschko çizgilerini izleyen dağılımda hafif derecede dental anomaliler ve hipohidroz, hipotrikoz ve yüzeyden çökük hiperpigmentasyon bulguları gösterebilmektedir.
I.BII. Menkes Sendromu
Menkes Sendromu X’e bağlı resesif geçişli bir hastalık olup Bakırı 2+ taşıyan ATPaz disfonksiyonuna bağlı oluşur. Kadın taşıyıcılarda anormal bakır metabolizması gösteren hücrelerin mozaik dağılımına bağlı olduğu düşünülen yama şeklinde saç anomalileri (pili torti) ve Blaschko çizgilerini izleyen hipopigmente lezyonlar görülmektedir.
I. BIII. Partington Sendromu
X kromozomuna bağlı resesif bir hastalık olan Partington sendromu “Ailevi kutanöz amiloidoz”, “Partington kutanöz amiloidozu” olarak da bilinmektedir. Kadın taşıyıcılarda çizgisel ve sarmal şekilli hiperpigmentasyon bulgularına rastlanabilmektedir. Hastalığı bulunduran erkeklerde yaygın retiküler hiperpigmentasyon, yüksek yerleşimli frontal saç çizgisi, kronik pulmoner bozukluk, fotofobi ve hipohidroz bulunur.
I. BIV. İmmün Yetmezliğin Eşlik ettiği Hipohidrotik Ektodermal Displazi
İmmün yetmezliğin eşlik ettiği hipohidrotik ektodermal displazi (İY-HED) inkontinentia pigmenti ile alelik bir genetik hastalık olup NEMO genindeki hipomorfik mutasyonlara bağlı gelişmektedir. Erkeklerde ektodermal displazi ve immün yetmezliğe bağlı tekrarlayan enfeksiyonlarla karakterizedir. Kadın taşıyıcılar ise X inaktivasyonundan etkilenen dokuların dağılımına göre farklı fenotip gösterebilmektedir. Blaschko çizgileri üzerinde dağılımlı hiperpigmente lezyonlara bazı hastalarda immün yetmezlik ve değişken derecede ektodermal displazi bulguları eşlik edebilmektedir.
B.V. X’e Bağlı Diskeratozis Konjenita
X’e bağlı diskeratozis konjenita DKC1 (diskerin proteini) gen mutasyonuna bağlı ortaya çıkmaktadır. Retiküler deri pigmentasyonunun eşlik ettiği atrofi, tırnak distrofisi, mukozal lökoplaki, ilerleyici kemik iliği yetmezliği ve kanserlere artmış meyil ile karakterizedir. Kadın taşıyıcılarda mutant genin aktif X kromozomunda olup olmamasına bağlı olarak (X-inaktivasyonundan kaçma) farklı fenotipik özellikler görülebilir. Buna göre kadın taşıyıcılarda nadiren Blaschko çizgilerini izleyen hiperpigmentasyon veya poikiloderma, palmoplantar hiperkeratoz bulunabilir.
I. BVI. Alopesi ve Fotofobinin eşlik ettiği İktiyozis Follikülaris
Alopesi ve fotofobinin eşlik ettiği iktiyozis follikülaris (IFAP) sendromu MBTPS2 gen mutasyonuna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Kadın taşıyıcılarda Blaschko çizgilerini izleyen alopesi, folliküler iktiyoz, atrofoderma ve hipohidroz bulguları görülebilmektedir.