Tırnaklarımız parmakların uç kemiklerini koruyan ve parmaklar ile yapılan incelik gerektiren işlerde kullandığımız saçlar gibi keratin yapısında deri eklerimiz. Moda, trendeler ve sosyal medyanın etkisi ile fonksiyonel ve sağlıklı tırnaklara sahip olma isteğinden uzaklaşıp günümüzde estetik bir aksesuar olmaya başladı. Geçmiş kültürlerde de  tırnakların  bakımlı ve uzun olması hatta üzerlerinde altın ve mücevher kullanımı sosyal ve ekonomik bir statü göstergesi idi ancak günümüzdeki trendler kadar değildi herhalde. Nail art başlığı ile baktığımızda sanatsal olarak muhteşemler ancak bir dermatolog açısından bakıldığında tırnaklarımız olması gereken daha fazal kimyasal ve fiziksel zorlanmalara maruz kalmakta.

Tırnak kozmetikleri, bakım ürünleri, aksesuarları, sanatı başlığı altında hızla büyüyen sektörün ürün çeşitliliği; trınak sertleştiricilerinden, ojelere, stikerlara, protezlere ve aksesuarları... Kullanılan tüm ürünlerin tırnak, insan sağlığı ve çevreye olan etkileri ile ilgili yasal düzenlemeler 2009 yılında yapılmış(FDA ve Avrupa Kozmetik komizyonu tarafından 1223/2009). Bu yasal düzenlemeller ile ürünlerin üretimi, içerikleri, pazarlanması ve kullanımı kontrol altında olduğunu düşünebiliriz. Ancak bu ürünlerin kullanımının tırnakta fiziksel olumsuz etkileri, içerdikleri kimyasalların tırnak, insan sağlığı ve çevre üzerine olumsuz etkileri, alerjik, toksik ve teratojen reaksiyon riskleri bilinirken ne kadar güvenilirler sorusu yine ? Çünkü her yeni üründe, kimyasal içerikte olumsuzlukların tanımlanması ile önlem alınması arasında uzun bir süre geçmekte hatta önlemler alınamamakta. Örneğin ıslak mendiller başta olmak üzere kozmetiklerde natibakteriyel olarak kullanılan "Metilizotiazolinonun" güvenli olmadığı düşünülsede halen kullanılmakta. Kimyasal içeriğin allerjik risklerine geldiğimizde; alerji testleri için hayvanların kullanııyor olmasından hayvan haklarına(hayvan deneyleri 2009 dan beri yasaklanmış olmasına rağmen), hayvan-insan alerjik duyarlanmanın farklı olmasına, duyarlanma için bir kullanım süresi gerektiğine kadar bir çok tartışılabilecek konular ortaya çıkmakta. Bu nedenle kozmetik ürün içerikleri her gün yenilenmekte, bazı kimyasallar yasaklanmakta. 

Bu makalede tırnak bakımı ve kozmetiğinde sık kullanılan ürünler başlıklar halinde anlatılmaya çalışıldı. 

Kapatıcı, Renklendirici, Parlatıcı Amaçlı Kullanılan Tırnak Kozmetikleri;Ojeler-nail polish

Nail polishler-NP tırnakların görünüşünü güzelleştirmek için hazırlanan kozmetik ürünlerdir. Kullanım alanları ayrı olan ve farklı içeriklere sahip 3 NP bulunmakta.

Birincisi ilk / temel katman yada basecoat tanımlanan NP ler. Bunlar tırnak üzerinde istenilen mat/parlak/şeffaf sert bir yapay katman oluşturucu maddeler ve kuruma özelliği veren kimyasallar eklenmiş bir çözüzcü içinde eriyen solüsyonlardır. Tırnağa sürüldüğü zaman çözücü buharlaşır ve tırnak plağı üzerinde istenen bir tabaka oluşturulur. Bu tabaka tırnak üzerindeki fiziksel düzensizliklerin azaltılması ve tırnak plağının sonrasında sürülecek diğer NP ürünlerine karşı korumakatadır. 

İkicisi pigment içeren ve sıklıkla oje olarak tanımlanan NP ler. Bunlar trınak üzerinde mat/parlak/şeffaf bir pigmenet katman oluşturucu madde içeren, kuruma özelliğide bulunan kimyasallar eklenemiş bir çzöcüzüler içinde solüsyonlardır. Sürüldüğünde çözücü buharlaşır ve istenilen renkli bir tabaka oluşturulur. Oje içerikleri tırnak plağına yapışmalı, aşınma, kırılma ve dış etkenlere karşı dayanıklı ancak esnek olmalı, ısı, UV, su, deterjanlar ve temas edebilecek kimyasal maddelere dayanıklı olmalı, tırnak plağında istenilen renklendirmeyi sağlamalı ancak çevre deri ve tırnak plağında kalıcı pigment bırakmamalı, uygulama sırasında tırnak yüzeyinde izi kalmamalı, çabuk kuruyarak ince bir tabaka oluşturmalı, kolay uygulanabilmeli ve kuruma süresi çok uzun olmamalıdır. Daha önemlisi içeriğinde insan sağlığına, deri ve tırnağa zarar vermeyecek, alerjik olmayan, çevreye toksik olmayan kimyasallar içermemelidir.  

Üçüncüsü son katman yada aftercoat olarak tanımlanan NP lerdir. Pigment katmanı üzerine en son uygulanarak onun dayanıklılığını arttırken parlaklık yada matlık vermekte. 

Bu 3 NP solüsyonları karışımlarında tırnak üzerinde flim tabakası oluşturucular, plastizerler, termoplastik resin, çözücüler-solventler, pigmentler ve yardımcı kimyasallar içermekte. NP lerde flim tabakası oluşturulması için nitroselüloz kullanılmakta.Tek başına kullanıldığı zaman nitroselüloz tırnağa iyi yapışmayan kolay kırılan ve parlak olmayan bir maddedir. Formaldehit veya akrilik reçineler ile nitroselülozun karışımı bu özellikleri iyileştirir. Plastizer olarak sıklıkla "dibutil fitalat" kullanılmakta bu içeriğin tırnağa yapışmasını sağlarken esnekliği arttırmakta. İzopropil miristat gibi yumuşatıcılar oje katmanını daha esnek bir hâle getirmek için gerekir. Böylece oje katmanı kolayca aşınıp kırılmaz. Termoplastikler reçine fromundadır ve toluene sulfonamid yada fromaladehid kullanılmakta. Bunlar yine içeriğin tırnağa yapışmasını, sertleşmesini sağlamakta.  NP karışımının uygulanırken sıvı formunda kalması için solventeler-çözücüler kullanılmakta. Çözücüler uçucu madde karışımıdır ve ojeye çabuk kuruma özelliği verir. Eriyik çok çabuk buharlaşırsa tırnak üzerindeki katman kalınlaşır, oje kolay sürülmez ve fırça izleri oluşur. Hızlı buharlaşma trınak yüzeyinde ısıyı düşürür bu havadaki nemin tırnak yüzeyinde yoğunlaşmasına neden olur ve tırnak üzerinde renkli bir katman oluşturur. Daha az buharlaşan bir çözücü kullanılırsa oje katmanın kuruması oldukça uzun süre alır. Uygun bir sürede kuruyan çözücüler olarak NP lerde etil asetat, bütil asetat ve toluen ve bunların karışımlar kullanılmakta. Aseton, tırnak ve ciltte aşırı kurumaya neden olduğu ve çabuk buharlaşarak ojeyi çok kalınlaştırdığı için nadiren kullanılır. NP ler ambalaj şişelerinde durduğu zaman bileşimlerin birbirinden ayrılmaması için bentonit kil eklenir ve NP nin  kullanımından önce çalkalanması gerekmez. Bu tür NP ler şişe içerisinde kalın, jöleye benzer bir yapıdadır, tırnak üzerine fırçayla sürme sırasında sıvı hâle gelir. NP lerde son olarak pigmentler bulunmakta. Pigment kaynakları organik yada inorganik frımdadır. İnorganik pigmentlerde düşüktede olsa ağır metaller bulunmakta. Kahverengi demir oksit, mat renk ve pastel tonlar için titanyum dioksit eklenir. Altın yaprağı veya aliminyumdan elde edilen metalik tozlar da eklenebilir. NP pigmenteleri mat bir görünüm verecek şekilde hazırlanır yada bizmut oksiklorid eklenerek sedeflendirilmiş parlak, şeffaf olabilir.

NP kullanımından kaynaklanan problemler

NP kullanımına bağlı tırnak plağında sarı-turuncu renk değişimi; bunlar NP içeriğindeki pigment kaynalıdır. Özellikle ilaç ve kozmetiklerde kullanımına izin verilen pigmentlerden;drug and cosmetics colors(D&C) kırmızı, Red No 6, 7 ve 34 ile and sarı yellow No. 5. pigmentin trınak plağı üzerindeki keratin proteinlerini boyamasından kaynaklanmakta. Eğer bu pigmentleri içeren ojeler 1 haftadan fazla kalmadan çıkarıldı ise 2 hafta sonra kendiliğinden kaybolmakta.  Ancak daha uzun süre ojeler kaldılar ise ancak oje çıkarıldıktan sonra trınağın uzma süresi ve kesilmesi ile kaybolmakta(3-5 ay). Ojelerin sık aralıklar ile çıkarılması ve tekrar uygulanması sırasında tırnak plağı üzerindeki pigmente keratinlerin dökülmesi bu pigmntasyonun gelişmesini önleyebilmekte. bu istenmeyen renk değişimi trınak hastalıklarının tanısını güçleştirmekte.

NP kullanımına bağlı en sık gelişen problemler kimyasal içeriklerinin neden olduğu alejik reaksiyonlardır. Alerjik reaksiyonlar sıklıkla "toluene sulfonamide-formaldehyde resin (TSFR)", nitroselülöz karşı duyarlanma ile gelişmekte. Tırnak çevresinde başlayan duyarlanma tırnakların temas ettiği her vücut alanlarında(sıklıkla yüzde göz ve ağız çevresinde ve boyunda) alerjik deri reaksiyonlarına neden olmakta. Bu hasta guruplarında NP kullanan kişilerde ellerde reaksiyon gelişmeden diğer vücut alanlarında alerjik deri belirtileri gelişebilmektedir. Bu içeriklere sahip NP kullanıldığında şikayetler alevlenmekte NP ler çıkarıldığında klinik belirtiler gerileyerek kaybolmakta.

NP içeriğinde ürünün sertliğini azaltmak, esneklik kazandırmak veya yumuşaklık kazandırmak için kullanılan fitalatlar belkide en problemli içerik(insal sağlığı ve özelikle deniz ürünleri başta olmak üzere tüm eko sistem canlılarını etkilemekte). Plastik, PVC, besinler ve kozmetiklerde kullanılan fitalatların sistemik emilimi sonrası hormonsal sistem ve beyin fonskiyonları üzerinde ciddi yan etkileri kanıtlanmış (otizim, dikkat eksikliği, zeka geriliği, sosyal ve davranış problemleri...) ve bu ürünlerin kullanımı yasaklanmıştır(maaalesef, biberon, oyuncak, besinler, giysiler, kozmetik ürünler.... halen kullanılmakta). Fitalet içeren tırnak NP ürünlerinin kullanımı sonrası kan serum ve idrarda yüksek fitaletet oranları saptanmıştır. 

NP içerisinde metallerin özellikle alerjen olanların kullanımı kısıtlanmıştır. Ancak NP nin direkt içeriğinde olmasa bile şişe içerisine küçük bilyeler kulanıalarak NP solüsyonun şişede kullanım öncesi karıştrılması sağlanmakta. Kozmetik ürünlerde alejen metal içeriklerinin aşırı duyarlanmaya neden olmaması için 1 µG/gr olması istenmekte ancak Türkiye'de yapılan bir çalışmada trınak NP ürünlerinin  % 97 niklel, % 96 krom ve % 54% yüksek oranlarda kobalt bulunmuştur. Bu ürünlerin kullanımı sonrası metallerin vücut tarafından emilimi çok zor olmakla birlikte alerji yapma riskleri oldukça yüksektir.

Özellikle protez trınakların yapıştrılmasında kullanılan akrilatlara karşı alerji gelişimi bildirilmiştir. 

NP uygulaması sonrası, 4 günden sonra, tırnaklarda bakteri kolonizasyonu yüksek bulunmuş. Özellikle ameliyathane çalışanlarında yapılan çalışmalarda bu sonuçlar gözlenmiş. 

NP lerin (renkli ojeler) ve akrilik protez tırnak kullanımı sonrası pulse okismetre ölçümnleri yapılmış(parmaktan kan ksijen seviyesi ölçümleri) reksiz, kızmızı ojelerde ve akrilik tırnaklarda değer etikilenmez iken siyah ve kahverengi ojelerde oksimetere ölçümleri % 12-64 oranında düşük olduğu gözlenmiştir. Buda koyu renkli ojelerin pulse okismetre ölçümlerini etkilediğini göstermekte.  

NP kullanımında tek olumlu taraf kullanılan oje koyu ve opak ise UV karşı koruduğu yönünde. Bu güneş ve ışık duyarlılığının arttığını bildiğimiz bazı ilaçların sistemik uzun süreli kullanımında koyu ve opak ojelerin kullanılabileceğini göstermekte. 

NP ürün kullanımında yukarıda anlatılanlardan çıkaracağımız sonuç bunların ürün etiketlerinin çok iyi kontrol edilması olmalıdır. Özellikle alerji konusunda içeriğinde fromaldehid, TFSR ve metaller içermemesi gerekmekte. Yasal düzenlemeler ve bağımısız kurumların uyarıları ile NP ürün içerikleri düzenlenmekte. Örneğin eskiden kabul edilen formaldehid içeriği %5 iken günümüzde % 2.2 olması istenmekte.

Bağımısız bir çevre koruma kuruluşu olan Enviromental Working Gorup un resmi internet sitesinde NP ürün, içerik, firme araması yapılarak içerikleri daha detaylı karşılaştırlabilir( https://www.ewg.org)

NP içeriğinde belkide en sıkıntılı içerik fitalatlar. İ;nsan ve çevre için tokisik etkisi bulunan bu ürünlerin kullanımı halen kısıtlanamamakta. Günlük kullanımı için minimal doz 50 mg/kg olarak ifade edilmekle birlikte bir şekilde kesinlikle yasaklanması gereken bir ürün gurubu.  

NP de kullanılan oje çözücü yada incelticiler; kurumuş ve koyulaşmış ojelerin bileşimlerini düzelterek tekrar kullanılmasını sağlar. Bileşimleri, ojenin içinde bulunan eritkenlerin karışımı ile sıklıkla aynıdır. İnceltici oje kullanımından en az 20 dakika önce eklenmelidir. Böylelikle ojenin içindeki bileşimler tam olarak karışmış olmakta. Ancak içerik iyi kontrol edilmeli.

Oje çıkarıcılar

Tırnak plağı üzerindeki ojenin ve yapıştırıcıların kolayca silinmesini sağlayan çözücülerdir.

Sıvı ve krem olmak üzere iki çeşittir. Sıvı çıkarıcılar, emil asetat ve bütil  ve eritkenlerin kuruma etkisini düzenleyici bir yumuşatıcı olan kastor yağı içerir. Aseton en sık bilinen kimyasal çözücüdür. Son yıllarda aseton içermeyen çıkarıcılar kullanılmakta. Bunların içeriğinde ise gamma-butilaseton-GBL yada etil aseton bulunmakta.  Bunlar pamuk aplikatörler ile tırnaklara uygulanmakta. Aseton ve diğerleri solunduğunda yada yanlışlıkla içildiğinde birkaç saat içeriiden laterji, konfüzyon gibi ciddi nörolojik belirtiler, kalp-dolaşım sisteminin çökmesi ile koma gibi ciddi yan etkiler yapmakta. Asetonsuz diğer tanımlanan gama butrilaseton sistemik dolaşımda gasmma hidroksibutirata dönmekte buda toksik bir yapı göstermekte. Tüm aseton ve türeveri methemoglobinemi yapmakta. kesinikle özellikle çocuklarda uzak tutulmalıdır(toksik etkilerin saatler içerisinde geç başladığı unutulmamalıdır).

Tırnak protezlerinin çıkarılmasında ise asetonitril kullanılmakta. Yanlışlıkla sistemik alımı ciddi toksik reaksiyonlara neden olabilmekte. 

Krem oje çıkarıcılar, yağ-su emülsiyonlarıdır. Yağ bileşiminde kastor yağı, mineral yağ veya lanolin, su bileşiminde etil asetat veya bütil asetat gibi eritkenler bulunur. Kremli oje çıkarıcılar, sıvılara oranla daha az trınakta kurumaya neden olur.

Oje yada protez trınak çıkarıcılar alerjik reaksiyonlara neden olabilmekte. 

Uzun süre aseton kullanımı tronaklarda çabuk kırılmalar, uzma problemlerine neden olabilmekte.

Diğerleri

Tırnak beyazlatıcıları, tırnağın serbest ucunun alt kısmına (tırnak plağına) temiz, beyaz ve mat bir görünüm vermek için kullanılır. Kalıp beyazlatıcılar, titanyum dioksit gibi beyaz bir pigment ve sabun içerir. Beyaz tırnak kalemleri balmumu, kastor yağı, kakao yağı, lanolin ve titanyum dioksit içerir.

Tırnak güçlendiriciler; güçlendirici ya da sertleştiriciler kolay kırılabilir tırnakları sağlamlaştırmak için kullanılır. Ojeden önce tırnağa bir kat olarak uygulanır. Formaldehid reçine veya polyester reçine içerir. Bunlar oje öncesi tırnak üzerindeki ince keratin lif ve parçacıkları kullanarak da kolay kırılan tırnak sağlamlaştırılır ve kırılmaları önler. Sadece tırnak uçlarına sürülmelidir. İçerikleri nedeni ile alerjik reaksiyonlar gelişebilmektedir.

Kütikül Gidericiler; su içinde yağ emülsiyonları olup, tırnak plağı ve bitişiğindeki deride keratin dokuların yumuşamasına yardımcı olur. Kutikül kremleri, krem, losyon, yağ, merhem, parafinli ürünler şeklinde olabilir. % 25’lik sodyum veya potasyum hidroksit gibi alkali maddeler içerir. Tırnaklar sabunlu su içinde bekletildikten sonra kütikül gidericiler uygulanır ve 10 dakika bekletildikten sonra yıkanır. Yumuşatılmış kutikül geriye doğru hafifçe itilir.

Tırnak Kremleri ; yıpranmış tırnakların bakımı için tırnak kremleri kullanılır. İçeriğinde biotin, balsam, E vitamini bulunur ve tırnak yapısını geliştirir.

Protez Tırnaklar

Tırnakların şekil ve boyutlarının değiştriilmesi için protezler kullanımakta. Bu protezler tüm tırnak yada sadece uçları için kullanılabilmekte. Plastik yapıda olan bu protezler özel yapıştrııcılar ile tırnak salonları yada evlerde kullanılabilmekte. Sonrasında tırnaklara istenilen şekil verilerek üzerlerine NP ler kullanılabilmekte. 

Plastik protezler dışında diğer bir yöntem "akrilik" yada "jel" tırnak olarak tanımlanan protez uygulamalarıdır.

Akrilik tırnakta uygulama yapılacak tırnak yapısına göre kalıplar uygulanır. Toz polimer ve sıvı monomerler, kalıplar üzerinde tırnağa kullanılarak bunların sertleşmesi sağlanır. Bu sertleşme için noral gün ışığı yada benzoyil peroksit gibi hızlandırıcılar kullanılır. Böylece trınak ucu istenilen oranda uzatılarak şekil verilir.

Sıvı monomer olarak sıklıkla metil akrilat kullanılmakta. Başlangıçta metil metakrilat (MMA) kullanılmış ancak ciddi alerjik reaksiyonlar neden ile kullanımı sınırlandırılmıştır. Diğer metil akrilat monomerleri olan etil metilakrilat(EMA), etilenglikol dimetilakrilat (EGDMA), hidroksiperopil metakrilat(HPMA) ve 2-hidroksietilmetakrilat kullanımı devam etmekte.

Toz polimer olarak genellikle polimetil metakrilat kullanılmakta.

Jel tırnaklarda akrilik tırnaklardaki gibi polimerler kullanılmakta(primer polimer, renkli oje şeklinde polimer...) ancak farklı olarak polimerlerin kat-kat sürülemekte ve arada setleşmesi için UV lambalar yada LED lambalar kullanılmakta. 

UV lambalar sıklıkla UVA içermekte(100-400 nm) sıklıkla 315 - 400 nm dalga boyları kullanılmakta. LED lambalar ise 350 - 450 nm dalga boyunda. 

Jel trınaklarda kulllanılan polimerler akrilik tırnaklar ile aynıdır ve sıklıkla etil siyanoakrilat ve polimetil metakrilat monomerleri kullanılmakta.

Jel yada akrilik tırnaklarda yapıştırıcı olarak sıklıkla etil siyanoakrilat, hidrokinon yada organik sulfanik asit kullanılmakta. Özedllikle metil akrilat monomerleri alerjik reaksiyonlarda sorumludur. Tırnak çevresinde inflmasyon(paranycia, dolama), şiddetli ve vezikülasyon olmakta zamanla duyarlanmanın artışı ile birlikte parmak-tırnak sık teması yüzeyleri olan yüz ve vücuttada benzer alerjiler gelişmekte. zamanla trınakta kalıcı onikolizis ve yapısal hasara neden olmakta.

 Jel yada akrilik tırnak kullanımı sonrası(yapıştırıcı içeriklerine bağlı) genel alerjileri olan hastalarda(astım ve saman nezlesi gibi) bu şikayetlerin ciddi düzeyde bir artış gözlenmiştir. Metil akrilat diş ve ortopedide kullanılan önemli bir yapıştırıcı içeriği. Bu nedenle akrilik yada jel tırnak kullanımı sonrası diş ve ortopedi girişimlerinde alerjik reaksiyonlar geliştiği gözlenmekte. Hatta kadınların kullanıdığı hijyen pedlerinin yapıştırıcıları poliakrilat içermekte tüm hobi/profesyonel boyalar poliakrilat içermekte.

Jel trınaklarda belkide en önemli problem polimer katmanlarını kurutucu olarak kullanılan UV yada LED lambalar. UVA dalga boylarının cilt kanserlerindeki riskleri çok iyi bilinmekte. UVA maruz kalma sadece trınak çevresi değil tüm el ve ayakta olduğu için SCC gibi cilt kanserlerinin bu anlarda gelişme riski halen tartışılmakta.  UVA hasarı birikim ile ortaya çıkmakta ve yıllar içerisinde gelişmekte. Buda ne kadar fazla UVA maruz kalınırsa riskin o kadar arttığını göstermekte.  Yapılan bir çalışmada jel tırnak uygulaması sırasında maruz kalınan UVA miktarının bir gün boyunca maruz kalınanadan fazla olduğu gösterilmiştir.

Akrilik tırnak uygulamlarında diğer bir problem tırnak uçlarında incelme “worn-down nail syndrome” dur. Bu hem kimsala yapıştırıcı hemde mekanik etki ile ortaya çıkmakta. 

Protez tırnaklarda dikkat edilmesi gereken en önemli konu bunların yanıcı olmaları.protez trınak ve sigara içilmesi sırasında gelişen ağır parmak derisinde yanıklar bildirilmiş.

İlginç bir çalışmada ise protez tırnaklarda kullanılan yapışkanlar  pamuklu giysiler ile temas ettiğinde(pamuktaki hidroksi gurupları ve selülöz kaynaklı) ekzotermik ısının ortaya çıkması.Bu ısı 40 C üzerine çıktığında bu trınak temas ettiği deride yanık yapabilir.  

Protez tırnaklarda bakteriyal kolonizasyon daha fazla dikkatli olunmalı. 

Diğer unutulmaması gereken problem protez tırnak kullanımı hastaların tırnak ve tırnak yatağı hatta parmak ucunda problemlerini geç fark etmelerine neden olmakta. 

Tırnak Estetiği ve Kozmetik Salonları Emekçileri

Tırnak estetik ve kozmetik ürünlerinin içeriklerinden kaynaklana riskleri yukarıda anlatmaya çalıştık. Bunlara bireysel maruz kalıyoruz. Ancak tırnak salonunda çalışan ve bu uygulamlaarı profesyonel olarak uygulayan çalışanlar bunlara meslekşi olarak daha yoğun maruz kalmakta. 

Bunların başında kimyasalların(metilakrilat başta omak üzere) alerjik reaksiyonları gelmekte. Özellikle akrilikve jeltrınak uygulayıcılarında. Bu salonlarda çalışanlarda yapılan deri alerji testlerinde nerede ise %90 üzerinde akrilatlar ve fromaldehidlere karşı pozitif sonuçlar görülmekte. 

Diğer bir sıkıntı akrilatlar ve formaldehidlerin yoğun kullanıldıkları bu salonlarda havada akrilat ve fromaldehid oranlarının kabul edilebilir sınırın çok üstünde olması( fromaldehid için kabul edilebilir havada oranı 0.016 ppm den düşük olması), Salonlarda  havada isopropil lakol ve atil asetat normal bulunurken toluene normalden yüksek oranlarda( 0.08 ppm den yüksek), metil metakrilat  0.54 ppm kadar çok yüksek(kabul edilebilir seviye 0.17) buunmuştur.  Solunan bu kimyasallara bağlı olarak bulantıi baş ağrısı, göz, burun be boğazada yanama -iritasyon, deride ve solunum yollarında iritasyonlar ifade edilmekte. Daha önemlisi salon çalışanlarında nörolojik, duysal problemler, hafıza ve öreneme yetersizlikleri bildirilmiş. Salon açlışanlarında koku alma duyusunda zalma ve değişimler gözlenmekte.  Bu riskler nedeni ile bu salonlarda çalışan emekçiler için yasal çalışma saatleri, salonların fiziklsel koşularının düzenlenmesi, düzeni sağlık kontrollerinin yapılması ve kullanılan tüm ürünlerde yasal izinler ve bunların denetimilernin mutlaka yapılması gerekmekte. Dibutilfitaleti toluen ve formaldehid içeriklerin yasaklanması, çalışanların mutlaka nitril içerikli daha koruyucu eldiven kullanımlarının sasğlanması, salon havalandrıması ve filtrasyonun sağlanması, salon açollışanlarının iş yeri ve kimyasallara karşı güvenlik eğitimnlerinin verilmesi ve yenilenmesi gerekmektedir. 

 

 

 

 

 

 


yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency