- Gösterim: 16465
Tüm canlılarda erkek-dişilerde fiziksel özelliklerin farklı olduğunu görmekteyiz. Bu "sexual dimorphisim" - "cinsel dimorfizm" olarak tanımlanmakta. Bu değişim evrimsel "eşeyli seçilim" kaynaklıdır. Erkekler daha doğurgan ve sağlıklı kadınları, kadınlar da fiziksel güce bağlı olarak daha dayanıklı erkekleri seçtikleri için doğan kız çocukları gittikçe daha doğurgan ve sağlıklı olmaya, erkekler de erkek atalarına göre daha iri ve güçlü olmaya başlamışlardır. Bu seçilimde dişinin seçim kriteri erkeğin fiziksel görüntüsünün yansıttığı sağlılıklı gelere sahip olma özellikleridir.
İnsanlarda kadın ve erkek arasında bedensel ve yüz özellikleri antropometrik ve estetik olarak karşılaştırıldığında birçok farklılıklar görmekteyiz. Bu farklılıklar atalarımız olan "Australopitekus"larda fark edilir şekilde daha fazlaydı(bu dönemde henüz poligam yani çok eşli yaşandığu için) ancak muhtemelen "Homo Habilis" ile monogamiye (tek eşliliğe) geçmeye başladık ve bu süreç ile aradaki farklar küçülmeye veya azalmaya başladı.
Kuşlardan, insana, böceklere kadar pek çok türde genel olarak dişiler seçici konumda, erkekler ise seçilen konumdadır. Bilim insanları bunlarla ilgili pek çok teoriler ileri sürmektedirler. Bunlardan en ilginci, dişilerin daha çok seçici olmasının sebebine yönelik bir açıklama olan, gamet miktarıdır. Dişiler, genellikle erkeklere göre kıyaslanmayacak kadar az sayıda gamet üretirler. Örneğin insanda, dişiler çiftleşmede kullanılmak üzere 1 yumurta (gamet) üretirken, erkek milyonlarca sperm (gamet) üretmektedir. Bu dişileri daha değerli, erkekleri daha değersiz veya ikincil derece değerde kılmaktadır. Çünkü doğada seyrek bulunan her zaman kıymetlidir. İnsan’da da cinsel seçilim mevcuttur. Zekanın gelişimiyle birlikte belki seçilim tek taraflı, yani sadece dişilerin seçmesinden yana değildir ancak genellikle bu durumun hala geçerli olduğu söylenebilir. İlkel insanlarda, dişilerin seçimlerinin en kaslı, en güçlü, en dayanıklı ve kimi zaman en büyük üreme organına sahip erkeklerden yana olduğu bilinmektedir. Çünkü bunlar, aileyi daha iyi koruyabilecek bir eşe işaret etmektedir. Öte yandan ilkel insanlardaki erkeklerin de, daha iri göğüslü, daha geniş kalçalı kadınları tercih ettiğini biliyoruz. Çünkü iri göğüsler daha çok süt verebilecek ve iri kalçalar ise daha çok sayıda çocuk doğurabilecek bireyleri işaret etmektedir. Günümüzde ise zekanın daha da gelişmesiyle bu seçimler daha karmaşık bir hal almıştır. Ancak temel olarak pek çok erkeğin eğilimi ile kadının eğilimi, bazı sınırlar dahilinde genellenebilir. Renkli gözlü, renkli saçlı, açık tenli kadınlar tercih sebebi olabilirken; erkeklerden de yine daha sıkı bir görüntüye sahip olan, uzun boylu erkekler tercih sebebidir. Elbette ki bu tercihler kişiden kişiye çok değişebilmektedir ancak fiziksel görüntü, cinsel seçilimde rol oynamaktadır.
Erkeklerde dominant olan androjenlerin(testesteron başta olmak üzere erkek hormonları) kas-iskelet sistemi üzerinde anabolik bir etkiye sahip olduğu ve kas kuvvetinde bir artışa neden olduğu bilinmektedir ve buda insan vücudu ve yüzün bileşimini etkilemektedir.
Hem insan hem de hayvan bebeklerinde yaygın olarak bulunan bir dizi ortak görünüm değişkenlerinin varlığı bu bebeklerin doğduktan sonra yaşama şansını artıran yetişkinlerden gelen tepkileri ortaya çıkarmak için bir araya geldiği ileri sürülmektedir. Bu değişkenler çaresiz bebeğe olan ilginin artmasını ve korunmasını, çocuğa karşı olumlu etkiyi ve çocuğa karşı saldırganlık olasılığını azaltmayı içermektedir. Koruyucu davranışları ortaya çıkaran ve saldırgan olanları engelleyen bu görünüm özellikleri(çocuksu, babyface olarak adlandırılmakta); bedene göre çok büyük bir kafa ölçüsü, büyük, yuvarlak ve yüzün dikey düzleminin ortasına yerleştirilmiş gözler, belirgin olmayan ve yüksek yerleşimli kaşlar, küçük hatta silik bir çene, çok belirgin bir yanak, küçük ağız, kısa ve kalın kol ve bacaklar gibi. Bir özellikler ne kadar fazla ise o kadar zayıf, çocuksu, daha sevimli ancak daha az güvenilir algılanmakta. Bu nedenle bebek yüzü sevimlidir ancak kadınlar tarafından erkelerin daha çekiciliğinde olumlu algılanmaz. Erkeklerin büyük gözler, geniş elmacık kemikleri, küçük burun ve çene ve geniş aralıklı gözler gibi yenidoğan özelliklerini taşıyan kadınları daha çekici buldukları gösterilmiştir.
Yüzün fiziksel ve estetik özellileri insanların birbirleri üzerinde algılarının anahtarıdır. Yüzde estetik olarak olumlu özellikler insanların çekiciliğini etkilemekte, bu çekicilik kişinin psikolojik özelliklerini olumlu yönde etkilemekte(sosyal uyumluluğu, güvenilir algısını, dışa dönüklüğünü ve zekasını gibi). Bununla birlikte, diğer yüz özelliklerinin kişinin çekiciliğinin değerlendirmesinde etkisinin olabileceği bilinmekte. Bebek yüz özellilerine sahip olmak, algılanan çocuk benzeri özelliklerin getirdiği daha genç yaşa algısı gibi. Ancak bunlar içerisinde önemli olanı yüzün cinsiyete bağlı dimorfizm derecesidir.
Erkeklerde yüz özelliklerinde cinsiyete bağlı dimorfizme bakıldığında;
- Belirgin glabella(her iki kaşın arasındaki anatomik alan) va kaşlar,
- Alının kaşlardan başlayarak saç sınırına doğru artan eğimi
- Geniş, yüksek ve öne belirgin olarak yapılanmış bir çene
- Yapılı ve uzun bir burun ve
- Kadınlara göre daha küçük gözler görülür.
Ancak yüzde bu erkeksi özelliklerin belirginliğinin erkeklerde saldırganlık ve baskınlık algılarını da artırdığı, duygusallık, dürüstlük, işbirlikçilik, sadakat ve iyi bir ebeveyn olma algısını azaltığını göstermektedir. Bu daha erkeksi yüz özeliklerinin yüksek testtesteron seviyesi algısı olarak algılanması ile ilişkilidir. Hatta dijital olarak daha erkeksi yüz görünümü kazandırılmış kişiler daha tehdit edici, tutarsız, manipüle edici, zor, baskın ve dürtüsel olarak algılanmakta.
Bu makalede erkek yüzlerinde hangi morfolojik farklılıkların erkek ve kadınsı derecelendirmelere neden olduğunu anlatmaya çalıştık.
Yapılan bir bilimsel çalışmada dijitalize edilmiş erkek yüzlerinde kadın ve erkelerden bu yüzleri değerlendirmeleri istenmiştir. Değerlendirme kriterleri olarak fotoğraflara bakarak fotoğraftaki erkeklerin
- sıcaklık-pozitif algısı(itici, pozifi-negatif, sıcak-pozitif),
- muhakeme yetenekleri(düşük, yavaş, akıllı),
- duygusal kararlılık (olgunlaşmamış, değişken ve olgun),
- baskınlık (boyun eğen, alçakgönüllü, baskın),
- canlılık (miskin, canlı, coşkulu),
- sosyal uyum(çekingen, kararsız, uyumlu)
- kurallara uyma yeteneği(zayıf süper ego-güvenilmez, orta derecede güvenilir, güçlü süperego-vicdanlı-güvenilir),
- yaratıcılık(pratik yaratıcı, hayalperest, gereçekci olmaması) ve
- sır saklayabilme(güvenilmez, belirsiz, sofistik sır saklayabilir) özelikleri sorgulanmıştır.
Bu arada dijitalize edilmiş erkek fotoğraflarının(daha erkeksi ve kadınsı fotoğraf olarak 2 ye ayrılmıştır) anthropometrik(yüzün belli anatomik estetik alanlarının dijitalize ölçümleri) ölçümleri yapılmıştır.
Bu ölçümler sırasında yüz yüksekliği, yüz genişliği, elmacık kemikleri ve alt çene konturları değerleri ile fotoğrafları değerlendiren kadın-erkeklerin daha erkeksi yüz algıları arasındaki korelasyon değerlendirilmiştir.
Bu değerlendirmede erkek yüzü aşağıdaki resimlerde olduğu gibi daha erkeksi ve kadınsı yüzler olarak 2 guruba ayrılmıştır. Bu guruplarda yüzün uzunluğu, genişliği, elmacık kemikleri ve jawline değiştirilerek araştrımaya katılan kadın ve erkeklerden bunları değerlenedirmeleri istenmiştir.
Dijitalize edilmiş daha erkeksi görünüme sahip erkek fotoğrafları kadınlar tarafından değerlendirildiğinde;
Daha erkeksi yüz algısı ile yüzün genişliği arasında ters korelasyon(yüz genişliği arttıkça daha erkeksi algı),
Daha erkeksi yüz algısında elmacık kemiklerinin belirginliği ve jawline arasında doğru korelasyon bulunurken(ne kadar belirgin elmacık kemikleri ve jawline o kadar erkeksi yüz algısı)
Dijitalize edilmiş kadınsı görünüme sahip erkek fotoğrafları kadınlar tarafından değerlendirildiğinde ise yüz genişliği, belirgin elmacık kemikleri ve jawline nın yüzün daha erkesi gmrünümde etkili olmadığı saptanmıştır.
Ayrıca değerlendirmeyi yapan erkek ve kadınlar arasında daha erkeksi görünüm ile baskın kişilik, sosyal uyum arasında pozitif korelasyon
Değerlendirmeyi yapan erkekler arasında daha erkesi görünüm ile duygusal kararlılık ve kurallara uyma arasında pozitif korelasyon var iken değerlendirmeyi yapan kadınlar söz konusu olduğunda daha erkeksi görünüm ile bu iki krter rasında korelasyon gözlenmemiştir.
Değerlendirmeyi yapan erkek ve kadınlar açısından daha erkeksi ve daha kadınsı erkek fotoğrafları sorgulandığında daha erkeksi ve daha az erkeksi bulunan dijitalize edilmiş erkek fotoğrafları aşağıdaki gibidir.
Özet olarak erkeler arasında daha erkeksi yüz algısı belirgin elmacık kemkleri ve jawline(testiküler aktvite) ile ilişkilendirilirken, kadınlar arasında daha erkeksi yüz algısı yüzün diğer alanları ile değerlendirilmekte.