- Gösterim: 2706
Güneş ve yapay ışık kökenli UV ışınım deri kanserlerinin gelişiminde risk faktörüdür. Buna karşın derinin sahip olduğu fizyolojik pigmentasyon ve UV karşı pigmentasyondaki artışı derinin doğal korunma yöntemdir.
Ancak derinin koyu tenli olması yani pigmentasyondan zengin olması düşünüldüğü kadar UV ışınıma karşı yeterli bir koruma sağlamamaktadır. En koyu tenlilerde doğal pigmentasyon yoğunluğu UV den SPF 3-5 oranında koruyucu olmaktadır. Ancak bu düşük korumaya rağmen koyu tenlilerde maling melanoma-MM gelişme riski açık tenlilerde grülen MM riskinin %8 i, melanoma dışındaki cilt kanseri gelişme riski açık tenlilerde görülen riskin ancak % 1′ i kadardır.
Koyu tenlilerde UV ye karşı doğal koruma SPF olarak düşük iken cilt kanseri gelişme riskini azaltmaktadır. Öncelikle güneşten koruyuculardan farklı olarak doğal deri pigmentasyonu UV ışınlarına karşı daha geniş bir koruma sağlamaktadır. Koyu tenlilerde UV ile bronzlaşma reaksiyonları hemen ortaya çıkmaktadır buda daha hızlı bir koruma artışı getirmektedir. Ayrıca deride bulunan doğal melanin deride UV ile oluşan ve kanser ile deri yaşlanmasından sorumlu serbest okisjen radikallerine karşı antioksidan olarak çalışmaktadır. Ayrıca koyu tenlilerde melanositlerde yapılan ömelanin feomelanindan daha fazla UV karşı kerainositlerde DNA hasarını korumaktadır.
Bu bilgiler güneş ve UV den korunmada doğal deri pigmentasyonunun ne kadar değerli olduğunu göstermektedir.