- Gösterim: 3592
Hayvansal kaynaklı kozmetikler "zooceuticals" olarak tanımlanmakta kaynakları biyolojik olduğu için doğal kozmetik ürünler sınıfında yer almakta.
Kozmetik ürünü oluşturan tüm içerik nitelik ve niceliksel beklentileri karşılamalı, insan sağlığı için güvenilir olmalı, elde edilmesi ve kullanılması sonrasında ekolojik çevreye zarar vermemelidir. Genel olarak kozmetik ürünlerin içeriklerindeki kimyasalları 3 gurupta topluyoruz;
- Birinci gurup kozmetik içeriğinin büyük bir kısmını oluştururan temel içerikler-taşıyıcılar,
- ikinici gurup ürünün içeriğinde bulunan ve asıl amaca dönük olarak kullanılan fonksiyonel aktif madedeler ve
- üçüncü gurup koruyucu ve destek amaçlı kullanılan ek ürünler.
Hayvansal kaynaklı içierikler kozmetiklerde her üç gurup içinde yer almakta (salyangoz mukusu-sümüğü gibi) ancak sıklıkla fonksiyonel gurup için kullanılmakta.
Kültürel yada etnik kökenli tıbbi ve kozmetik amaçlı hayvansal kaynalar(tırnak, toynak, kabuklar, deri, dişler hatta iç organlar) geçmişten günümüze kadar yaygın olarak kullanılmkata. Bu bilinçsiz tüketim bazı canlı türlerinin soylarının tükenmesine neden oldu. Hayvansal kaynaklı ürünlerin elde edilme ve saklanma koşullarının uygun olmaması, standartdan çok uzak olması ve hiyjenik koşulların olumsuzluğundan kaynaklanan hayvansal kaynaklı hastalıkların ortaya çıkmasını tetiklemekte. Bu nedenler ve hayvan hakları nedeni ile günümüzde hayvansal kaynaklı ürünler laboratuvar koşullarında sentetik olarak üretilmekte. Kozmetik ürünleri kullanarak pazarın arzını yatan bizlerin ürün içeriklerinde direkt hayvansal kaynalı içerikleri varlığını yada güvenlik testleri sırasında deneylerde hayvanların kullanılıp kullanılmadıklarını kontrol etmeliyiz. Salyangoz mukusu ve arı bal/poleni bile günümüzde canlı hakları nedeni tartışılırken, avlanan/çiftliklerde üretilen kara yada deniz canlılarından elde edilen ürünlerin kozmetikte kulanımı insanlı onurunda ve vicdanında telefisi olmayan yaralar açmakta. Bu konuda son yıllarda ciddi kamuyu bilinçlenmesi ve devletelerin yasal düzenlemelerini görmekteyiz. Ancak günümüzde kara ve deniz canlılarının hatta böcekler ailesinin kozmetik ürünlerde halen kullanıldığını görmekteyiz.
Senteteik yada bitkisel kaynaklı kozmetik ürünler kullanımları öncesi nitelik/nicelik, saflık, insan sağlığı üzerine ve çevre güvenliği üzerine etkileri, klinik etkinlikleri testlerden geçirilmekte. Kozmetik ürünlerin deri, saç ve tırnakta kullanımları nedeni ile bu yapılarda iritan/alerji özellikleri, ışık duyralığını artırma özellikleri, direkt toksik özellikleri ve yan etkileri mutlaka araştırılmakta.
Kozmetik ürün ile ilgili uluslararası yasal yönetmenlik olan INCI; Uluslar arası kozmetik ürün bileşenleri terminolojisi= International Nomenclature for Cosmetic Ingridinets bakıldığında hayvansal kaynaklı kozmetikler ve tanımlamlarını görmekteyiz. Buna göre hayvansal kaynaklı kozmetik içerikleri kaynaklarına göre 3 gurupta tanımlanmış.
1. Böceklerden elde edilen kozmetik içerikler
Böceklerden elde edilen kozmetik içerik çeşitliliği ve kullanım alanları biraz şaşırtıcı. Arılardan elde edilen bal, polen, balmumu, salyangozdan elde edilen mukus yada ipek böceğinin ipeği sık bildiklerimiz. Ancak tanımlanış böcek kaynaklı kozmetik içerikler ve kullanım alanları aşağıdaki tabloda olduğu gibi garip ve çok çeşitli. Maalesef bunlar böceklerin, lavra ve yumurtalarının öldürülmesi ile yada doğal yaşamları için gerekli olan ve ürettikleri ürünlerden elde edilmekte.
Bunlardan Carmine (INCI: carmin), doğal 4 nolu krmızı 4 olarak bilinen "Carmine cochineal" böceğinden elde edilen pigment. Ruj, oje, fondoten, kapatıcı ve göz çevresi dekoratif kozmetiklerde kullanılmakta. Shellac (INCI: Shellac/shellac wax/shellac cera) ise aynı gurup böceğin salgısı ve kırmızı tonlarda pigmente içeren bir tür lak(Lacquer cochineal, Kerria lacca). Şampuan, ruj, oje, fondoten, kapatıcı, maskara ve göz çevresi dekoratif kozmetiklerde kullanılmakta. İpek ve örümcek ağlarından elde edilen peptidler ise saç ve cilt bakımında kullanılmakta.
Belkide en eski ve yaygın kozmetik kullanım kaynağımız bal. Bilinen en eski yüz ve vücut maskesi karışımları(2 yemek kaşığı bal, 1 yemek kaşığı zeytin yağı ve 1-2 damla limon suyu. temzilenemiş ve kuru bir yüze 15 dakika masaj ile maske şeklinde sürülür. Ilık su ile sonrasında yıkanır... Diğer sık dilllendirilen karışım 2 yemek kaşığı bal ve içerisine 3 yemek kaşığı kahverengi toz şeker. Bunun ile vücuda eksfolyent amaçlı 10 dakika masaj yapılır...) Diğer bir arı kaynaklı ürün balmumu. Balmumu, kozmetiklerde fonksiyonel içerik, taşıyıcı(emülsiyon stabilitesi için, sürfaktan...) ve yardımcı içerik olarak( ürünün vizkoelastik özelliklerinin değiştirilmesi, parfüm...) amaçlı kullanılmakta. Propolis flavonoidler ve fenol açısından zengin. kan dolaşımını desteklemesi nedeni ile anti aging ürünler özellikle el kremlerinde sık kullanılmakta. Polenler diğer bitkisel yağlar ile karıştırıldığında zengin vitamin A-C, pantotenik asit ve flavonoidl içeriği ile kozmetik ürünlerde özellikle çatlamış derilere sahip yaka ve el bakımında kullanılmakta. Arı sütü-Royal jelly hücre metabolizmasını uyarması ile anti aging amaçlı ve yasğlı ciltlerde yağ salınımın düzenmesi için kozmetiklerde özellikle dudak ve göz çevresi ürünlerde kullanılmakta. Arı zehiri-venomu ise yapısında enzimler, lipidler, peptidler ve biyoaktif aminler içermekte. Apitoxin olarak bilinmekte astrajen, antibakteriyal ve inflamasyonu baskılaması özellikleri ile kozmetiklerde kullanılmakta. Mimik kasları üzertie geçici baslaıma özellikleri ile botox gibi etki gösterirken kolejen ve elastin uyarımı nedeni ile anti aging amaçlı kullanılmakta Tüm arı ürünlerinin özellikle venom, propolis ve balmumunun allerjik özellikleri unutulmamalıdır.
Salyangoz mukusu % 95 oranında su içerisinde allantoin, elastin, kolajen, mukopolisakkarid, glikolik asit ve vitamin gibi polimerler içermekte. Kozmetik krem, temizleyici ve serumların içerisine katılmakta. Yumuşatıcı, nemlendirici özellikleri ile deri bakımında kullanılmakta.
2. Karasal hayvanlardan elde edilen kozmetik içerikler
Karasal hayvanlar maalesef geçmişten beri kozmetik ürün endüstrisinde kullanılmakta. Ancak son yıllarada hayvanlara yönelik şiddetle ilgili etik sorunlar, sağlık ve hijyen sorunları nedeni ile bunların yerine bitkisel kaynaklı yada sentetik ürünler tercih edilmekte. Hatta nesli tükenmekte olan türlerin korunması için(misk ve amber gibi) bazı içeriklerin kozmetiklerde kullanımı yasaklanmıştır. Halen kozmetiklerin temel yapıları(yağ/yağ asitleri; lanolin gibi) veya aktif içerikler olarak((hyaluronik asit, kolajen, elastin ve kartin , and keratin) kullanılmaya devam etmekte.Kara hayvanlarından elde edilen kozmetik bileşenlerin çoğu sığırlardan( özellikle kollajen, elastin ve keratin), koyunlardan (özellikle lanolin), kümes hayvanlarından(özellikle hyaluronik asit) ve süt veren tüm hayvanlardan gelmekte. Ancak bu bildiklerimiziin dışında ördekler, develer, atlar, eşekler, vizonlar, devekuşları, domuzlar ve sürüngenler.
Lanolin koyun derisi tarafından salgınmakta ve yünde bulunmakta. Lanolin yağ asit esterleri ve kolestrolden oluşan bir kompleks yapı ve hayvanları deri-yünlerinde birikerek onları çevresel koşullara karşı korumakta. Yünün işlenmesi sırasında elde edilmekte. Lanolin ve türevleri( acetylatedlanolin (INCI: acetylated lanolin/acetylated hydrogenated lanolin), hydrogenated lanolin(INCI: hydrogenated lanolin/PEG-20 hydrogenated lanolin/acetylated hydrogenatedlanolin), hydroxylated lanolin (INCI: hydroxylated lanolin), lanolin alkolleri (INCI: lanolinalcohol/acetylated lanolin alcohol/PPG-20 lanolin alcohol ether) ve diğerleri (INCI: Lanolin Acid/PEG-NN lanolin) kozmetik ürünlerin içeriğinde kullanılmakta. Sıklıkla dudak bakım ve kozmetiğinde kullanılırken nadiren saç ürünlerinde kullanılmakta. Lanolin bu geniş kullanımına rağmen sık alerjik reaksiyonlarar neden olduğu unutulmamalıdır.
Karasal hayvanlardan elde edilen elastin ve kolejen(deniz hayvanlarındanada eşde edilmekte) kozmetik ürün içeriklerinde en sık kullanılan aktif ürün. kolajen ve elastin büyük baş hayvanların vertebra gibi kemiklerinden yada aorta gibi büyük damarlarından elde edilmekte. Ancak deli dana hastalığı, kuş gribi gibi hayvan kaynaklı yüzlerce hastalığı düşündüğümüzde ham kolajen ve elastin ürünlerin güvenliği ile ilgili sorunlar ortaya çıkmakta. Bu nedenle son yıllarda hem hayvan hakları hemde bu tür problemlere karşı senteteik elastin ve kolejnler kullanılmaya başlandı.
Keratin ve türevleri saç ve tırnak bakım ürünlerinde içerisinde en sık kullanılan ürün. Keratin karasal hayvanların, tırnak, pençe, toynak, boynuz ve kıllarından elde edilmekte(hayvanları yemekle, sütlerini çalmakla kalmayıp kıllarından, tırnaklarından kozmetik ürün yapmak ? ).
Kunduzların anüs ve genital organları arasında 2 adet costoreum bezi bulunmakta. Bu bezler kunduz tüylerinin yağlanması dışında feromen koku salgılamakta. Bu bezler hayvalar öldrüldükten sonra kurutulmakta ve ne yazıktır günümüzde lüks parfüm yapımında halen kullanılmakta.
Engerek yılan zehiri ise günümüzde senteteik olarak elde edilmekte( Dipeptide Diaminobutyroyl Benzylamide Diacetate; botox gibi etki göstermekte).
Geçmiş yüzyıllarda geleneksel, sözde bilimsel (büyü-simya gelenekler) amaçlı(insan sağlığı için tehlikeli olabilecek) bazı örnekler(keçi, köpek, sıçan dışkısı, domuz beyni, koç yumurtası, tavuk tüyü suyu, kaplumbağa kanı ve yağı veya kurbağa kanı gibi) günümüzde kullanılmıyor.
3. Deniz canlılarından elde edilen kozmetik içerikler
deniz canlılarından elde edilen içerikler kozmetik ürünler içerisinde kullanılmakta. Ürünler maalesef bu canlıların öldürülmesi yada üretimlerine dönük sanayiden elde edilmekte. Son yıllarda bu konuda duyarlılık sentetik yollarla üretimini sağlamakta. Deniz canlılarından elde edilen ürünler kozmetiklerin taşıyıcıları(balık yağları gibi) yada aktif maddeleri(deniz canlıları kolajeni gibi) olarak kullanılmakta.
İspermeçet yada sık bilinen adları ile kaşalot balinaları; sindiremedikleri kabuklu deniz canlıları ve diğer besinleri bağırsaklarında mukus salgısı ile sararak sertleştirirler. Bu amber olarak tanımlanmakta. Amberin yapısında mumlar, yüksek moleküler ağırlıklı doymamış alkoller ve amberin bulunmakta. Amberin hava/deniz suyu/güneş etkisi ile okside olarak parçalanmakta ve ambergrise dönmekte. Balina kaynaklı ambergrisin oldukça tipik bir kokusu bulunmakta ve parfüm ve kozmetik ürünlerde kullanılmış. Ancak balina avcılığının yasaklanması ve bu türün koruma laınmasına alınması ile günümğzde senteteik ambergris kullanılmakta.
Chitosan ve türevleri tüm kabuklu deniz canlılarının kabuklarını oluştruan chitin den elde edilmekte. Günümüzde kozmetik sektmöründe özellikle diş, deri, saç ve trınaklarda kullanılmakta.
Günümüzde gelişen biyoteknoloji ile laboratuvar ortamında canlılara zarar vermeden kozmetik içerikler üretilebilmekte hatta çeşitlendirilebilmekte. Dünyayı paylaştığımız tüm canlıların yaşama/üreme haklarının korunması ve ekolojik denge için besin kaynağı olarak kullanılmalarını bile tartıştığımız bu zamanlarda kozmetik sektöründe canlıları kullanmaktan vazgeçmek zorundayız. Evet insanın kendisini iyi ve güzel hissetmesi için estetik güzellik ve kozmetk ürünler önemli. Ancak son tüketici olan bizlerin ürünlerin elde edilme yöntemlerini, ürünün içeriğini ve firmaları sorgulamamız ve duyarlı olmamız gerekmekte. Ürün seçimlerimizi etkileyen doğal yada biyolojik tanımlaması(biyoteknoloji kullanılmadı ise) bizim için güvenli oldukları anlamına gelmekte ancak başka bir canlının yaşam haklarını çalarak elde edildi.