Kimyasal sembolü “Mg” olan magnezyumun atom numarası 12, atom ağırlığı 24,305’dir.

Magnezyumun ismi, Yunanistan’ın antik ve turistik kenti Magnesia’dan (Thesaly) geliyor. Bu bölgede geniş magnezyum yatakları bulunuyor.

Alkali metal grubunda, katı, gümüş beyazı renktedir. Alüminyumun 3 katı daha yoğundur. En hafif metaller arasında yer alır. Kristal yapısı hekzagonaldır. Toz magnezyum, havada kolayca tutuşabilir ve parlak bir ışıkla yanar.

Magnezyum, element olarak 1755 yılında İskoç kimyager Joseph Black tarafından Edinburgh’ta keşfedildi.

Doğada en çok bulunan sekizinci elementtir. Doğada saf olarak bulunmaz. Yerkabuğundaki minerallerin yaklaşık yüzde 3’ü magnezyum içerir. Magnezit ve dolomit gibi mineraller başlıca magnezyum kaynağıdır. En büyük magnezyum kaynağı deniz suyudur. Mineral kayaçlar ve asbest (magnezyum hidro silikat) de magnezyum kaynağıdır. Manyezit, doğada sık rastlanan bir magnezyum karbonat bileşiğidir. Karnalit, kieserit, kainit ve polihalit magnezyum içeren diğer minerallerdir.

Hafifliği sebebiyle sanayide birçok üründe tercih edilir. Genellikle alaşım maddesi olarak başka metallerle birlikte kullanılır. Magnezyum-alüminyum alaşımları hafifliğinden dolayı uçak, füze ve roket gövdeleri güçlü ve hafif malzeme gerektiren bölümlerde kullanılır. Ergimiş demir ve çelikten kükürdü arındırmak için magnezyumdan faydalanılır. Uranyum başta olmak üzere çeşitli metallerin tuzlardan arındırılması işlemlerinde ve döküm demir imalatında önemli bir maddedir. Titanyum, zirkonyum, uranyum ve berilyum gibi metallerin üretiminde indirgeyici rolü vardır. Otomotiv sektörünün de vazgeçemediği metallerin başında gelir. Magnezyumun endüstride alaşım olarak kullanıldığı bazı sektör ve ürünler şunlardır; otomobil koltukları, dizüstü bilgisayarlar, kameralar, elektrikli ev aletleri, havai fişekler, boyalar, plastikler, tuğlalar, hayvan yemleri, gübreler, fotoğraf flaşları, fotoğraf makineleri, nal, beyzbol sopası, kar ayakkabısı, mürekkep, eczacılık, yüksek fırınlar, kâğıt, kibrit, uçak iniş takımları, motor parçaları…

Magnezyum ve İnsan 

Magnezyum biyolojik olarak esansiyel yani olmazsa olmaz elementlerden birisidir. Doku ve hücrelerde fosforilasyon reaksiyonlarında, protein sentezinde, enerji transferinde, lipid ve karbonhidrat metabolizmasında rol oynamakta. Magnezyum bu fonksyonları yapabilmek için küçük elektropozitif 2 değerli katyonarar ihtiyaç duymaktadır.

Magnezyum insan vücudunda gerekli 4 önemli metalden birisidir. Hücre içerisinde potasyudan sonsa en fazla bulunan ikinci metaldir.

Magnezyum nükleik asitleri stabilize etmekte.

300 ün üzerinde enzim için aktivaktör yada kofaktördür.

Kalsiyum gibi endokrin sistemin kontrolünde rol oyanar.

Sağlıklı memelilerde hemostaz için plazma değeri 0.9 mM olmalıdır.

Erişkinlerde günlük magnezyum ihtiyacının % 50 bitkisel kaynaklıdır. En zengin besinler fındık, hububat, yeşl yapraklı sebzeler ve deniz ürünleridir.

Sanayileme ile birlikte hızla değişen beslenme alışkanlıklarında (işlenmiş gıdaların tüketilmesi ile) değişimler günlük alınan magnezyumun hızla düşmesine neden olmakta. Ayrıca tarım üretimnde ürünlerin daha yüksek verimliği için toprakta potasyumun fazla kullanılması ve asit yağmurarı toprak ve bitkilerde magnezyumun azalmasına neden olmakta.

Günlük alımı erişkin erkekler için 420 mg/gün kadınlar için ise 300 mg/gün olarak belirlenmiştir.

Vücut magnezyumun dokularda dağılımına bakıldığında daha çok kas ve kemikte olduğunu görmekteyiz. Kemikte magnezyum kalsiyum ile ilişkilidir. kamikte kalsyum azaldığında Mg artmakta.

Kan Mg düzeyinin hemostazı tam olarak anlaşılamamakla birlikte serum Mg düzeyi düştüğünde emilimin artığını biliyoruz. Mg hemostazında endokrin sistemde hormonlar rol oyanamakta.

Memelilerde hücre içi Mg düzeyi 0.1 - 1.0 mM düzeyinde. Bu konsantrasyon geçici Mg eksikliğinde bile korunmakta.

Son yıllarda düşük Mg seviyeleri ile sinir-kas, kalp-damar ve psikiyatrik hastalıklar arasında ilişkiler kurulmakta.

Vücut Mg seviyesi azaldığında; kaslrda spazmlar, büyük kaslarda remor, ataxia, tetani, halüsinasyon, konfüzyon, delirium, vertigo ve kas zayıfları olmakta.

Magnezyumun optimal seviyenin biraz altında olduğu durumlarda sters karşısında tansiyon yükselmesi, kramplar ve kas spazmaları olmakta.

Besinler içerisinde bazı maddeler ve ilaçlar magnezyumun emilimini azlatmakta yada idrarla atılımını arttırmaktadır. Örneğin süt içerisinde D vitamini ve fosfatlar, karbonatlı içecekler, alkol kullanımı, sikolosporin, tetrasiklin ve dijitaller.

İnsanlarda Mg fazlalığı idrardan hızla Mg atıldığı için nadirdir. Kanda Mg 6 mEq/L dan fazla ise hipermagnezemiden bahsedilebilir. Hipermagnezemide hipotansiyon, narkoz be solunum sistemi durabilmektedir.

Mg un vücytta atılımı sisndirim sistemi ve böbreklerden olmakta. Derinin deskuamasyonu(deri dökülmesi) ile Mg kaybı oldukça azdır. Mg normalde deride ve saçlarda bulunmakta. Aşırı saç kayıpları ve deri dökülmelerinde Mg kaybı olabilmektedir.

Kas aktivite arışı yada vücıt ısı yükselmelerinde terleme ile vücuttan Mg kaybedilmektedir. Terleme ile Mg kaybı vücuttan Mg kaybının % 25 ulaşabilmektedir(2.3 mg/saat). 

Kulak dış yolu cerumeninde Mg 0.54–1.1 mg/g cerumenin kuru ağırlığı olarak ölçülmüştür.

12-14 yaşından sonra saçlarda Mg yaşla birlikte arttıı gösterilmiştir.

Deride epidermis ve dermiste Mg bulunmakta. Mg Ca ile birlikte hücreler arası yapışmayı sağlamakta.

Mg antijenlere karşı immün sistemin fonksiyonunu desteklemekte. Mg eksikliğinde derinin aşırı duyarlılığı azalmakta.

 

 


Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency