Saçın Yapısal Özellikleri ve Anatomisi

Avuç içi, ayak tabanı, sünnet derisi ve dudaklar hariç, insan vücudunun tamamında kıllar bulunur. Kıllar, bulundukları bölgeye göre farklı özellikler gösterir:

  • Terminal Kıllar: Saçlı deri, kaş, kirpik ve koltuk altı gibi bölgelerde bulunan kalın ve pigmentli kıllardır.

  • Vellus Kıllar: "Ayva tüyü" olarak da bilinen, ince ve açık renkli kıllardır.

  • Lanugo Kıllar: Embriyonik gelişim sırasında oluşan ve doğumdan sonra dökülen kıllardır.

İnsan vücudundaki kıl foliküllerinin ilk oluşumu gebeliğin 8-12. haftalarında başlar ve ilk olarak kaş, üst dudak ve çenede görülür. Daha sonra simetrik olarak tüm vücuda yayılır.

Kıl Folikülü Sayısı ve Yoğunluğu

Doğumdan sonra bir insanda yaklaşık 5 milyon kıl folikülü bulunur. Bunların 100-150 bini saçlı deride yer alır. Saç yoğunluğu, 1 cm²'deki saç sayısı olarak tanımlanır ve etnik köken, yaş ve saç rengi gibi faktörlere bağlı olarak değişir.

  • Bölgesel Yoğunluk: Saçlı derinin tepe kısmı en yoğun alandır (250-400 saç teli/cm²), yan ve arka kısımlar ise daha az yoğundur (150 saç teli/cm²).

  • Yaşa Göre Yoğunluk: Saç folikülü yoğunluğu yaşla birlikte azalır. Yeni doğan bir bebekte 1135 saç teli/cm² varken, 70-80 yaşlarında bu sayı 435'e kadar düşer.

  • Etnik Köken ve Saç Rengine Göre Yoğunluk:

    • Sarışın ırklarda: 130.000 saç teli/cm²

    • Koyu kahve-siyah saçlı ırklarda: 110.000 saç teli/cm²

    • Kızıl, Afrikalı ve Asyalı ırklarda: 90.000 saç teli/cm² civarındadır.

Saç Tipleri ve Özellikleri

  • Lanugo Saçlar: Gebelik sürecinde oluşur ve doğumdan önce dökülür.

  • Vellus Saçlar: Doğum sonrası lanugoların yerini alır ve saçlı derinin %7-25'ini oluşturabilir.

  • Ara Saçlar: Doğum sonrası saçlı deride ilk çıkan saçlardır ve 3 aydan 2 yaşa kadar görülür.

  • Terminal Saçlar: 2 yaşından sonra saçlı deride oluşur ve kalıcıdır.

Saçın Çapı ve Şekli: Ortalama saç çapı 0,05-0,09 mm'dir ve bu değer de etnik köken ve cinsiyete göre değişir.

  • Asyalı Irklar: Saçları daha kalın ve serttir. Kesildiğinde yuvarlak ve düz bir şekle sahiptir.

  • Avrupalı Irklar: Düz, dalgalı ve kıvırcık saç tiplerine sahiptir. Saç telleri daha incedir.

  • Afrikalı Irklar: Saçları kıvırcıktır. Saç telleri kesildiğinde oval veya şerit şeklindedir. Bu şerit yapı, saçın daha esnek olmasını ve kıvrık bir form almasını sağlar. Saçlı derileri daha yağlı olmasına rağmen, kıvırcık yapı nedeniyle yağın saça homojen dağılması zorlaşır ve bu da saçlarını diğer ırklara göre daha kuru yapar.

Saçın Anatomisi

Saçların Fiziksel Özellikleri

Saçlar fiziksel olarak elastik bir yapıya sahiptir. Bu esneklik, saçın korteksindeki keratin lifleri sayesinde sağlanır. Islak bir saç, boyunun %30'u kadar esneyebilir. Ancak perma, boyama ve UV ışınları gibi dış etkenler, saçın elastik yapısını bozabilir.

Saçlar aynı zamanda statik elektrik yükü taşır. Kuru ve taranmış saçlarda elektriklenme oluşur ve bu durum saçın şekil almasını zorlaştırır. Saçın diğer bir özelliği de su tutma kapasitesidir. Saçın su içeriği nemli ortamlarda artar. Bu yüzden nemli ve sıcak havalarda saçlar daha az hacimli görünürken, kuru ve sıcak ortamlarda statik elektrik arttığı için daha hacimli ve kabarık görünür.

Islak saçların korteksi suyla şiştiği için saç yüzeyi geçici olarak kayganlaşır ve düzgünlüğünü kaybeder. Bu nedenle ıslak saçı taramak veya fırçalamak, saça daha fazla zarar verebilir.

Saçlı Derinin Anatomik Yapısı

Saçlı deri, dıştan içe doğru farklı katmanlardan oluşur:

  1. Deri: En üst katmandır.

  2. Deri Altı Destek Dokusu: Derinin altında yer alan yumuşak doku katmanıdır.

  3. Aponeurotica (Galea Aponeurotica): Sert bir fibröz doku tabakasıdır.

  4. Zayıf Alt Destek Dokusu: Aponeurotica'nın altında bulunan daha gevşek bir katmandır.

  5. Pericranium: Kafatası kemiğini saran zar katmanıdır

sacli derinin yapisi

Saçlarımız, derinin içinde, bir eldiven parmağına benzeyen anatomik bir kılıf olan folikül içerisinde yer alır. Folikül, 20'den fazla farklı hücre grubundan oluşur ve bu nedenle vücudumuzun en küçük kompleks organlarından biri olarak kabul edilir.

  • Folikül ve Çevresi: Her folikülün hemen yanında, bir kanalla foliküle bağlanan sebase bez (yağ bezi) bulunur. Stres veya soğukta saçların dikleşmesini sağlayan arrector pili kası da folikül ile cildin üst kısmı arasında uzanır. Bir folikülün içerisinde genellikle 1 ila 4 arasında saç teli bulunabilir. Bu kompleks yapıya pilosebasöz ünite veya foliküler ünite denir.

  • Fonksiyonel Bölümler: Foliküler üniteler, saçların yaşam döngülerine göre iki fonksiyonel bölüme ayrılmıştır. Bu iki bölümü ayıran sınır, arrector pili kasının foliküle bağlandığı noktadır.

    • Kalıcı Bölüm: Deri yüzeyine daha yakın olan bu bölgenin fonksiyonel aktivitesi ve anatomik yapısı, saçların yaşam döngüsü boyunca değişmez.

    • Geçici (Değişken) Bölüm: Daha derinde yer alan bu kısım, saçın evrelerine (büyüme, dökülme vb.) göre hem fonksiyonel aktivitesini hem de anatomik yapısını değiştirir.

Saçın Anatomisi

Bir foliküler ünit, birden fazla bileşenden oluşan karmaşık bir yapıdır. Bu yapı içinde şunlar bulunur:

  • 1 ila 4 arasında değişen terminal saç teli.

  • 1 ila 2 arasında vellus saç teli.

  • Bir sebase bez (yağ bezi).

  • Bir arrector pili kası.

  • Zengin bir damar ve sinir ağı.

  • Çevresini saran dermal destek dokusu.

 

Foliküler Ünitenin Anatomik Bölümleri

Bir kıl folikülü, karmaşık bir yapıya sahip olan ve birçok farklı bölümden oluşan bir ünitedir. Her bir bölümün kendine özgü bir adı ve işlevi vardır:

  • İnfundibulum: Sebase (yağ) bezinin kanalının foliküle açıldığı yerin üzerinde kalan kısımdır. Üst kısmına "akro-infundibulum" denir ve epidermisin stratum korneum ve stratum granulosum katmanlarıyla devam eder. Alt kısmına ise "infrainfundibulum" denir.

  • Bulge (Dış Kabarıklık): Arrector pili kasının foliküle bağlandığı noktadır ve folikülün kök hücrelerinin bulunduğu yer olarak bilinir.

  • İstmus: Sebase bez ile bulge arasında kalan bölümdür.

  • Bulb (Soğan): Foliküler ünitenin en alt ve en geniş kısmıdır. Bu alanda, kıl gövdesine rengini veren melanositleri barındıran ve kan damarları açısından zengin olan dermal papilla bulunur. Dermal papilladaki saç matriks hücreleri çoğalarak kıl gövdesini oluşturur.

  • Bulge Alanı: Bulge ve folikülün en alt kısmı olan bulb arasındaki alana verilen genel isimdir.

Kıl Folikülünün Kılıfları

Kıl folikülleri, dış ve iç saç kılıflarıyla sarılıdır:

  • Dış Kıl Kılıfı: Folikülün dışında yer alır ve bulb bölgesindeki matriks hücrelerinden köken alır. Bu kılıf, glikojenden zengin hücreler içerir ve hormonal yanıtlara aracılık eden reseptörlerin yapımını sağlar. Sebase bezin kanalına kadar uzanır.

  • İç Kıl Kılıfı: Dış kılıfın içinde yer alır ve Henle, Huxley ve kütikül olmak üzere üç katmandan oluşur.

Saçın Anatomisi

Terminal bir saç telinin gövdesi üç ana katmandan oluşur: en içte medulla, onun etrafında korteks (cortex) ve en dışta kütikül (cuticle).

Kütikül (Cuticle)

Kütikül, saç telinin en dış katmanıdır ve 5-8 katmanlı yassı hücrelerden meydana gelir. Bu hücreler, tıpkı balık pulları gibi, serbest kenarları saçın ucuna bakacak şekilde üst üste sıralanarak saçın yüzeyini kaplar.

Kütikülün iki temel işlevi vardır:

  • Nem Koruma: Alt katman olan korteksin nem içeriğini korur.

  • Işık Geçirgenliği: Şeffaf yapısı sayesinde ışığın kortekse ulaşmasını sağlar.

Saçın Anatomisi

Korteks (Cortex)

Korteks, terminal bir saç telinin ana yapısını oluşturan, düz ve hafif geniş hücrelerden meydana gelir. Saçın rengini belirleyen aktif melanozomlar bu katmanda yer alır. Korteksin yapısı ve nem içeriği, saça esneklik kazandırır ve saçın şeklini (düz, dalgalı, kıvırcık) belirler. Sağlıklı saçlarda nem oranı %17 civarında olmalıdır, ancak bu oran %35'e kadar çıkabilir. Havadaki nem oranı, saçın nem içeriğini ve dolayısıyla esnekliğini doğrudan etkiler. Saçlar, nem içeriğindeki %2'lik bir değişimle bile uzunluklarını değiştirebilirler.

Medulla

Medulla, saç telinin en iç kısmında bulunan ve glikojen ile hava kabarcıkları açısından zengin bir katmandır. Çocukluk dönemindeki terminal kıllarda ya yoktur ya da parçalı bir şekilde bulunur. Vellus kıllarında (ayva tüyleri) ise medulla tamamen bulunmaz.

Saçın Anatomisi

 

Saçın Yapısı ve Rengi

Saçın rengi, dermal papillada bulunan melanositler tarafından üretilen melanin pigmentine bağlıdır. Bu melanositlerin içinde yer alan melanozomlar, saçın rengini belirleyen üç ana pigmenti içerir: eumelanin, eritromelanin ve feomelanin.

  • Eritromelanin: Kızıl rengi veren granülleri içerir.

  • Eumelanin: Sarı rengi veren granülleri içerir.

  • Feomelanin: Siyah rengi veren granülleri içerir.

Bu pigmentlerin yapıları ve yoğunlukları, saçın renginin açık sarıdan siyaha ve kızılın farklı tonlarına kadar değişmesine neden olur. Saç rengi, estetik açıdan önemli olsa da, biyolojik bir işlevi yoktur.

Saçın Kimyasal Yapısı ve Özellikleri

Saç gövdesi, dış etkenlere karşı oldukça dayanıklıdır. Mısır mumyalarında saçların bozulmadan kalması, bu dayanıklılığın en iyi kanıtıdır. Saçın bu sağlam yapısı, temel olarak keratin proteinlerinden gelir.

  • Keratin ve Bağlantılar: Keratin proteinleri, yüksek kükürt, ultra-yüksek kükürt ve yüksek glisin-tirozin proteinleri tarafından sağlanan ara filamentlerle sıkıca birbirine bağlıdır. Bu bağlar, saçın stabil yapısını oluşturur.

  • Kimyasal Bileşim: Bir saç telinin kimyasal yapısının yaklaşık %50'si karbondan, %20'si oksijenden, %17'si azottan, %6'sı hidrojenden ve %5'i kükürtten oluşur.

  • İz Elementler ve Amino Asitler: Saç, eser miktarda magnezyum, demir, krom ve arsenik gibi mineraller ile sistein, treonin, triptofan gibi amino asitleri de içerir.

  • Disülfid Bağları: Keratin proteinleri arasındaki disülfid bağları, saçın suda çok az çözünmesini, yapısını korumasını ve proteaz enzimlerine karşı dirençli olmasını sağlar.

  • Su Tutma Kapasitesi: Keratin, içerdiği amino ve guanidino grupları sayesinde su tutma kapasitesine sahiptir. Saçın su içeriği, hem fiziksel hem de kozmetik faktörlerden etkilenir.

 

Saçın Anatomisi

Güneşten gelen UV ışınları, saçın yapısındaki sistin, tirozin, fenilalanin ve triptofan amino asitleri tarafından emilir. Bu durum, saçın yapısındaki disülfid bağlarının kırılmasına ve serbest radikallerin oluşumuna yol açar. Bu kimyasal reaksiyonlar, saçta fiziksel hasara neden olur.

Saç, saçlı deriyi UV ışınlarının etkisinden koruyan fiziksel bir bariyer görevi görürken, saç gövdesindeki melanin içeriği saçı UV'den tam olarak korumaz.

Güneş Hasarının Saçlar Üzerindeki Etkileri:

  • Kuruluk ve Kabalaşma: Saçın nemini kaybetmesine ve pürüzlü bir doku kazanmasına neden olur.

  • Dayanıklılıkta Azalma: Saçın gerilmeye karşı direnci düşer ve daha kolay kırılabilir hale gelir.

  • Renk, Nem ve Parlaklık Kaybı: Saçın canlı rengi solarken, nem ve parlaklık da azalır.

  • Yapısal Bozulmalar: Saçın en dış katmanı olan kütikülde kırılmalar ve iç katmanı olan kortekste bozulmalar meydana gelir.


yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency