Dudaklar, yapısal nedenler veya yaşlanma nedeniyle estetik çekiciliğini yitirebilir. Dudak dolgusu işlemi, bu durumdaki dudaklara yeniden bir çekicilik kazandırabilir. Uygulama sırasında ağız çevresinin de değerlendirilmesi ve gerekli alanlara dolgu yapılması önemlidir.

Dudak yapısı ince olduğunda veya daha belirgin dudaklar tercih edildiğinde, hastanın isteği doğrultusunda dolgu maddesi ile hacim artırılabilir. Dudak dolgusu sonrasında dudaklar daha dolgun, biçimli ve genç bir görünüm kazanır; ancak bu değişim tamamen radikal olmayacaktır, bu durum dikkate alınmalıdır.

İşlem, dermal dolgu maddeleri kullanılarak gerçekleştirilir. Kalıcı veya geçici sonuçlar sunan çeşitli dolgu maddeleri mevcuttur. Özellikle hyalüronik asit içeren dolgular, dudak dolgusu yaptırmak isteyenler için oldukça avantajlıdır.

Hyalüronik asit dolgu maddeleri, hazır enjektörler halinde sunulmakta ve özel iğnelerle dudağın istenilen noktalarına enjekte edilmektedir. Bu uygulama, muayenehane ortamında 15-30 dakika içinde tamamlanabilir.

Dudakların aşırı hassas olması nedeniyle, uygulama öncesinde anestezik kremler kullanılabilir. Ağrı eşiği düşük olan hastalarda, diş hekimliğinde kullanılan teknikle dudaklar anestezik iğnelerle tamamen uyuşturulabilir.

Dudak dolgusu işlemi genellikle 20 dakika sürer. Bu işlemin en yaygın yan etkileri şişlik ve morarmadır; ancak bu durumlar oldukça nadir görülmektedir. Eğer bu yan etkiler ortaya çıkarsa, genellikle 3 ila 14 gün içinde kendiliğinden geçer. Hyaluronik asit (HA) uygulaması, 6 ay ile 1 yıl arasında etkili kalır ve bu sürenin ardından işlem tekrarlanabilir.

Dudak dolgusu uygulamasının başarısı, uygulayıcının estetik anlayışı ve teknik becerisiyle doğrudan ilişkilidir. Dudak dolgusu yapılırken dikkate alınması gereken üç önemli nokta bulunmaktadır:

1. Dudak dolgu hacminin belirlenmesi: Kullanılacak dolgu maddesinin miktarı oldukça önemlidir. Yaşlanmaya bağlı dudak değişikliklerinde genellikle 1 cc hyalüronik asit yeterli olurken, ince dudaklı genç bireylerde sıklıkla 2 cc hyalüronik asit tercih edilmelidir. Bu dolgu miktarı, tek bir seansta uygulanabileceği gibi, bir hafta arayla birkaç seansa da yayılabilir.

2. Dudak sınırlarının belirginleştirilmesi: Dudak sınırlarının netleştirilmesi ve dudak kenarlarının hafifçe yukarı kaldırılması önem taşır.

3. Üst ve alt dudaklar arasındaki uyumun sağlanması: Alt ve üst dudak arasındaki ideal hacim dengesi mutlaka korunmalıdır.

Dudak dolgu uygulamalarında ağız çevresi unutulmamalıdır.