Güneş ve açık alan aktivitelerinden keyif aldığımız yaz mevsimi geldi. Güneşin cildimize zarar verebileceğini ve bunu önlemek için neler yapmamız gerektiğini çok iyi biliyoruz. Ancak güneş yanıkları konusunu tekrar hatırlatmak istedik. 

Güneş Yanıkları

Güneş yanıkları, güneşin ultraviyole-UV ışınlarına veya yapay UV ışık kaynaklarına(solaryum ve fototedaviler gibi) derimizin korunmasız uzun süre maruz kalarak hasarlanması sonucu oluşur. Güneş yanıkları açık tenlilerden koyu tenlilere kadar her cilt tonunda farklı klinik ve şikayetler ile ortaya çıkabilir. Güneş yanığı sadece deniz yada havuz aktiviteleri sonrasında gelişmez. Günlük açık alan aktiviteleri sırasında; öğle yemeği molası, bahçe aktiviteleri, spor aktiviteleri, doğa yürüyüşleri, evcil hayvan dostlarımız gezdirirken gelişebilir.

Güneş yanıkları özellikle gençlerde çok yaygındır. 18 yaşın altında %50 ila %75 oranlarda her yıl güneş yanığı yaşandığı görülmekte. 

Tekrarlayan güneş yanıkları maalesef derimizin erken yaşlanması ve ileride gelişebilecek deri kanserleri riskini arttırmakta.

Deri yanıklarının genel sınıflamasında olduğu gibi güneş yanığının şiddeti cildinizin katmanlarındaki hasarın derinliğine göre isimlendirilir; birinci derece, ikinci derece veya üçüncü derece güneş yanıkları olarak. Güneş yanığınız ne kadar kötü olursa hasar da o kadar derin olmakta. 

Birinci derece güneş yanığı en yaygın ve en az şiddetli olanıdır. Bu seviyedeki yanık, cildin dış katmanında8epidermis) hasar meydana geldiğinde ortaya çıkar.  Bu yanık en az tehlikeli olmasına rağmen yine de dokunmakla acı vericidir. Açık tenlilerde yanık sonrası deri kırmızıdır(koyu tenlilerde kızarıklık fark edilmeyebilir). Bu kızarıklık güneşlenmeden 1-4 saat sonra ortaya çıkmakta.  Deri sıcak, gergin ve kuru görünmekte  ancak su toplayan kabarcıklar yoktur. Birinci derece güneş yanığı genellikle birkaç günden bir haftaya kadar deride hafif soyulmalar ile kendi kendine iyileşir. 

İkinci derece yanıklar derinin orta tabakası-dermisin hasar görmesinden dolayı güneş yanığının ciddileşmeye başladığı kliniktir.  Dokunulduğunda deri yine ağrılıdır, son derece kırmızı ve daha fazla ödemli, deri gergin ve ıslak görünümlü, üzerinde su toplamış kabarcıklar izlenmekte. Yanık alanı içerisinde beyaz renk değişikliği alanları görülebilir. Bu derecedeki bir güneş yanığı yaygınlık alanı ve yanığın olduğu anatomik bölgeye bağlı olarak genellikle 7 ila 21 gün içinde iyileşir. İyileşme sonrası güneş yanığının olduğu yerde bir yara izi gelişebilir. İkinci derece yanıklar mutlaka bir doktor muayenesi gerektrir ve onun kontrollerinde tedavilere devam edilmelidir. 

Üçüncü derece güneş yanıkları çok nadir görülür ve acil tedavi gerektirir. Bu derece yanıklar güneşe maruz kalmaktan çok kimyasal, yangın veya sıcak sıvılar ile temasla ortaya çıkmakta.  Yanıklar, ikinci derece yanıklara göre daha derindir ve çok daha ciddidir. Cildinizin altındaki yağ tabakası da dahil olmak üzere cildin tüm katmanlarına hasar gelişmekte. Ayrıca derini duysal sinirleri hasar gördüğü için ağrı olmayabilir deri uyuşmuş hissi vermekte. Üçüncü derece yanık şüphesiz acil tıbbi yardım gerektirmektedir.

Güneş yanığı belirtileri ve klinik şiddetinin ayrımı zamanla ortaya çıktığı için dikkatli olunmalıdır. Birinci derece güneş yanığı saatler içerisinde su toplamalarının ortaya çıkışı ile ikinci derece bir yanığa dönüşebilir. Cildimizin kontrolsüz güneşe maruz kalınması sonrası yanığa bağlı pembeye dönmesi en erken fark edilen belitidir. Ancak bu pembelik sıklıkla ağrı başlayana kadar fark edilmez. Güneş yanığından kaynaklanan ağrı genellikle yanıktan birkaç saat sonra başlar. Yanığın şiddetine bağlı olarak deri pembelikten kırmızıya dönmekte. Ağrı ve klinik şikayetler yanıktan yaklaşık 24 saat sonra zirveye ulaşır.  

Güneş yanığı gelişme riski aşağıdaki durumlarda artmakta; 

  • Güneşte geçirdiğiniz süre
  • Cilt tipi; açık tenliker güneş yanıklarında daha yüksek risk taşımakta
  • Güneşten korunmadan ve sunbocklar kullanılmadan güneşlenme
  • Derinin ultraviyole duyarlılığını artıra ilaçların kullanımı; bazı antibiyotikler, steroid olmayan antiinflamatuar ilaçlar (NSAID'ler) , retinoidler ve kalp ilaçları (diüretikler gibi) ...
  • derinin ultraviyole duyarlılığını artrıan sistemik ve deri hastalıklarının varlıkları(lupus, porfiria, albinizim, xeroderma pigmentosa gibi)
  • UV ışınlarının yoğunluğu;
    • gün saatine,
    • bulut örtüsüne,
    • rakıma ve ekvatora yakınlığa
    • ozon tabakasının incelme

Güneş yanıklarında tedavi

Güneş yanığının kliniği ve şiddeti ne olursa olsun, yanık sırasında ve sonrasında olumsuz bir durum yaşamaya başlarsanız tıbbi yardım almalısınız. Bunlar, yüksek ateş(39 C0 den fazla), hızlı nefes alma, baş ağrısı, baş dönmesi, ağız kuruluğu, yorgunluk, idrara çıkmanın azalması, şiddetli ağrı, dehidratasyon, bilinç bulanıklığı, konfüzyon, mide bulantısı, kas krampları veya titreme gibi. 

Vücudunuzun %20'sinden fazlasında su kabarcıkları var ise(örneğin tüm bacak, sırtınızın tamamı veya her iki kol), su toplamaları 10 cm den büyük ise veya su kabracıkları olmaksızın deride aşırı ödem var ise mutlaka tıbbi bir yardım alınmalıdır.

1 yaşından küçük bebeklerde her türlü güneş yanıklarında mutlaka tıbbi destek alınmalıdır. 

Güneş yanıklarında en erken belirti derinizde kızarıklığın gelişmesidir. Bu cildinizin güneş kaynaklı hasar gördüğünün göstergesidir. Güneşe maruz kaldıktan 10 ila 15 dakika sonra ortaya çıkabilir. Kızarıklığın tamamen oluşması 12 saati bulabilir. Bu nedenle güneş yanığından şüpheleniliyor ise kızarıklığa bakılmaksızın en kısa sürede tedavi etmeye başlamanız önemlidir. Açık tenlilerde kızarıklık daha kolay fark edilebilir. Oysa koyu tenlilerde çok fazla kızarıklık fark edilmeyebilir. Koyu tenlilerin güneş yanıkları yaşamayacaklarına dair pek çok yanlış inanış var ancak bu doğru değil. 

Birinci ve hafif su toplamlarının olduğu ikinci derece güneş yanıklarının çoğunda ev tedavileri yeterli olmakta.

  • güneşten yanmış cildinizi iyileşirken güneşten kesinlikle korunmalı
  • yanık alanlarına soğuk ve nemli bezler ile kompresler yapılmalı. Buz yada soğuk paketlerin kullanımı istenmemekte.
  • hidrokortizon, aloe vera içeren serinletici ve nemlendirici losyonlar kullanılmalı
  • sık ılık-soğuk suyla duşlar alınmalı
  • buzdolabında bekletilmiş giysiler giyilebilir, nevresimler kullanılabilir
  • yoğun nelendirici losyonlar sık kullanılmlaı(aleo vera içerikler...)
  • dehidrasyonu önlemek için bol su içilmeli.
  • cildi rahatlatmak için yulaf ezmesi veya karbonatla banyo yapılabilir
  • ağrının giderilmesi için parasetamol,asitaminofen ve ibuprofen alınabilir.
  • Yanık sonrası su kabarcıkları gelişti ise bunlar iyileşene kadar kendi haline bırakın,  patlatmayın.
  • deriyi soymayın,kend kendisine soyulmasına izin verin. 

Güneş yanıklarını önlemek için

Güneş yanığı, UVB’nin neden olduğu bir reaksiyondur. UVB, UVA’dan 1000 kat fazla deride eritem oluşturma potansiyeline sahiptir. Yaz ve gün orta saatleri yeryüzünde UVB ne yüksek olduğu zamanlardır. Bununla birlikte güneş yanıklarından korunmada hem UVA hem de UVB ışınlarına karşı koruma sağlayan geniş spektrumlu güneş koruyucu kullanılmalı

Havanın kapalı -bulutlu olması yeryüzüne UV ulaşmasını ancak % 30 oranında engellemekte. Bu nedenle her hava durumunda güneşten korunulmalı.

Güneşlenme alanındaki yansıtıcı yüzeyler daha fazla UV maruz kalmamız anlamına gelmekte(örneğin kar % 70, kum %20 ve su % 5 lik yansıtı özelliğie sahiptir). Bu durumlarda daha fazla güneşten korunulmalı.   

Güneş koruyucular 10.00-16.00 saatleri arasında, açık alan aktivitelerinde, 1.5-2 saat ara ile tekrarlanacak şekilde uygulanmalı. Yüzme, duş ve aşırı terleme durumlarında tekrar uygulanmalı

Solaryumlar kullanılmamalı

UV ışınlarının en güçlü olduğu sabah 10 ile akşam 4 arasında güneşlenme sürelerinin azaltılması

Güneşten koruyucu kullanımına ek olarak UV filtreli güneş gözlüğü, geniş kenarlı şapkalar, UV koruyucu giysiler giyilmeli.

Güneş aktivitelerinizde mutlaka UV index kullanın. Bulunduğunuz coğrafyada yeryüzüne ulaşan UV yoğunluğunu tanımlayan UV index akıllı telefonların uygulamaları ile takip edilebilir(SunSmart gibi). UV index 3 ün üzerinde ise mutlaka güneşten korunun.

 


Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency