Göz Altı Morlukları ve Tedaviler

Akne 12-25 yaş arasındaki ergen ve yetişkenlerin % 85 ini etkileyen en yaygın cilt hastalığıdır. Aknenin yıllık tedavi maliyeti yaklaşık 3 milyar dolar. Bu yüksek maliyetlere rağmen kliniği alevlendiren yeni faktörlerin ortaya çıkışı ile birlikte hergeçen yıl vaka sayıları artmakta. Akne kliniğinin ortaya çıkış sürecini-patogenezini açıklamaya başladıkça; tedaviler ve klinikte yeni nedenler-alevlenmeler daha iyi değerlendirmeye başlandı. 

Akne sebase bezlerin kronik inflamasyonu ile seyretmekte. Kliniğin ortaya çıkış süreci çoklu faktörler ile ilişkili. Akne gelişim mekanizmalarını aşağıdaki özetleyebiliriz;

  • Androjenler başta olmak üzere hormonların etkisi ile sebase bezlerde aktivasyon artışı ve fiziksel büyüme. Androjenler dışında özellikle "insulin-like growth factor 1 (IGF-1)" sebum ve komedon gelişiminde rol oyanmakta   
  • Bu bezlerde yapılan ve deri yüzeyine(bağımsız bir kanal ile yada sıklıkla pilosebase ünite bağlanarak ortak bir kanal ile) salınan salgının-sebum içeriğinin değişmesi ve/veya miktarının artışı; sebum içerisinde tekli doymamış ayğ asitleri ile total yağ asitleri arasındaki oran değişmekte, trigliserid/wax esteterleri oranları artmakta.
  • Deri hücreleri olan keratinositlerin deri yüzeyinde ve pilosebase ortak kanalında farklılaşma ve çoğalmalarında(keratinizasyon olarak tanımlanır) değişim ve buna bağlı olarak komedon gelişimi
  • Serbest oksidanlar ve mediatörler ile birlikte deride inflamasyon; IL-1 alfa, IL-2 ve TLR-2 gibi sitokinler rol oynamakta. 
  • Deri yüzeyinde ve pilosebase ünit içerisinde Cutibacterium acnes (C. Acnes; eskiden Propionibacterium acnes olarak tanımlanırdı) bakterisinin deri yüzeyindeki mikrobiyota içerisindeki dağlımındaki değişimi

 

Akne tedavisinde klinik başarı uygun bir tedavi protokolünün seçilmesi, hastalık ve tedavi konusunda hasta eğitimi ve uygun deri bakımının doğru ürünler ile yapılması şeklinde sıralayabilirz. Deri bakım ve kozmetik ürün üretici firmaları, popüler perakende mağazalar ve internet satış siteleri iddialı ürünleri ile müşterilerini ikna etmeye çalışıyor(ekonomik büyük bir pazar; 2019 yılında ABD'de kozmetik ve güzellik sektörünün hacmi 49,2 milyar dolar).  Deri bakım ve kozmetik ürün içerikleri hassas ve akneye yatkın ciltlerde potansiyel olarak zararlı bileşenler içerebilir. Hatta kozmetik ürün kullanımından kaynaklanan abir akne türüde tanımlanmış; Akne Kozmetika

Akne kozmetika, Akne Veneata, temas aknesi (Kontakt Akne) yada kozmetik akne; cilt bakım ürünleri ve kozmetiklere bağlı olarak hafif-orta akne kliniği ile seyreden bir akne türü. 1972 yılında Kligman ve Mills tarfından ilk kez tanımlanmış, 12-50 yaşları arasındaki kadınlarda ürün kullanımına bağlı ortaya çıkmakta. Makyaj ürünlerinin yoğun ve rutin kullanıldığında deride problemlere yol açabileceği eskiden beri bilinmekte. Ancak akne-komedon oluşturmayacak içeriklere sahip, kişiye özel makyaj ürünleri dikkatli seçilerek, uygun miktar ve sürelerde kullanıldığında tedavide özellikle aknenin görsel olumsuzlukları ile mücadele eden hastalarda(özellikle ergenlik yaşlarında) yardımcı olmakta. Ancak, hem aknenin görülme sıklığı hem de kozmetik kullanım alışkanlığındaki istikrarlı artış ilişkiyi destekler gibi görünsede ilişkiyi direkt kanıtlamak zor.

Örneğin, Brezilya'da yapılan bir araştırmada her gün makyaj yapan kadınların yüzde 45'inde bir takım cilt problemleri yaşadıklarını gösterdi. Bu kadınların yüzde 14'ünde yeni komedojenik akne yada aknelerinde alevlenme saptandı. Başka bir çalışma 12-25 yaş döneminde kızlarda kozmetik ürün kullanımı ile akne klnik şiddeti arasında anlamlı bir korelasyon gösterildi. Bu sonuçlar düzenli kozmetik kullanımının akneye neden olan bir faktör olabileceğini ve makyaj uygulamalarının azaltılmasının akne şiddetini azaltabileceğini düşündürmekte. Buna karşın akne hastalarında kozmetik ürün kullanımının kısıtlanması zor. Kozmetikler özellikle kadınlarda aknenin görsel olumsuzluklarını azaltırken akne tedavilerinin uzun soluklu sonuçlarına uyumuda arttırmakta. 

Cilt bakım ürünleri ve kozmetik kapatıcılarda bulunan komedojenik içerik ile derinin kendi sebum salgısı arasındaki karmaşık etkileşim, bunların uygulandığı deri yüzeyinde sıklıkla kapalı komedonlardan oluşan akne kliniğine neden olmakta. Bu klinikte nadiren papüller ve püstüller görülmekte.

Yağlı-akneye yatkın-aktif aknesi olan kişilere özel cilt bakım ve makyaj ürünlerinin tümünün içerikleri maalesef yağ bazlı ve komedojeniktir. Bu içerikleri ile yeni komedon oluşumu ve akne oluşumuna neden olmaktalar. Bu ürünler kullanılırken güçlü bir yüz temizleyici, yüz yıkama veya makyaj temizleme mendillerinin kullanımının bile yeni komedon-akne oluşumunu kontrol etmede çok az etkisi olmakta.

Makyaj ürünlerinin uygulanması için kullanılan fırçalar, pedler ve aksesuarların uygulama sonrası temizlikleri yeterli yapılmadığı için içlerinde kalan ürün artıkları daha fazla komedojenik ve ikincil enfeksiyonlara neden olabilmekte. Bu aksesuralar kullanılmaları sonrası yüz temizliğinde kullanılanılan anti komedojenik yıkama ürünleri ile çok iyi yıkanmalı ve mutlaka kurumaları sağlanmalıdır.

 

Cilt bakım ve makyaj ürün içeriklerinin akne kliniği üzerinde komdojenik etkilerini değerlendirmek için komedon oluşturma güçlerine göre "komedojenik ölçü" birimleri geliştirilmiş ve kullanılmakta.  Bu ölçü birimi 0-5 arasında numaralandırılmış;

  • 0 komedojenik etki yok
  • 1 çok az komedojenik etki
  • 2 az komedojenik etki
  • 3 orta düzeyde komedojenik etki
  • 4 yüksek komedojenik etki
  • 5 çok yüksek komedojenik etki

Herhangi ürün içeriğinin "komedojenik olmayan-nonkomedojenik" olarak tanımlamak için 2 nin altında olması istenmekte. Ölçü birimi 3 den yüksek ise yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmeye neden olabilir. 

Cilt bakım ve makyaj ürün içeriklerinde komedojenik olan içerikler

Yosun

Yosun özü içeriklerinin makyaj ve cilt bakım ürünleri içerisinde çok sık kullanıldığı görmekteyiz. Nemlendiriciler, maskeler, yoğun cilt bakım kürleri, fondotenler... Yosun ekstratlarının komedojenik ölçüsü 5 ve yüksek komedojenik özellikleri ile akneyi alevlendirebilmekte hatta deride kızarıklık, kaşıntı ve irtitasyona neden olabilmekte.

Benzaldehid

Acı badem yağına benzeyen bir kokuya sahip olan benzaldehid ürünlerde koku amaçlı kullanılmakta. Komedojenik ölçüsü 3.5 ve yeni komedon oluşumu ve akne klinğinde alevlenmelere neden olabilmekte.

 

D&C Red

D & C kırmızıları azo boyaları olarak tanımlanmakta. Saç boyaları ve ojelerde kullanıldığı gibi özellikle makyaj ürünleri ve bronzlaştırıcılarda en fazla kullanılan pigmente içeriğidir. Hepsinin komedojenik oldukları bilinmekte ancak 27 ve 40 komedojenik ölçüleri çok daha yüksektir. Komedojenik olan D&C kırmızısı içeriğinde yer aldığı ürünün komedojenik özelliğini artırabilmekte.

 

Silikonlar

Cilt bakım ve kozmetik ürünlerinde metikon, dimetikon, trimetikon ve siklometikon başta olmak üzere birçok silikon türevi kullanılmkata. Silikon bileşenleri uygulandığı deri yüzeyine ipeksi, pürüzsüz bir his yarattığı için tercih edilir ancak akne eğilimli ciltlerde komedojenik özellikleri ile kullanılmamalıdır.

Hindistan Cevizi, Shea, Badem ve Avakado Yağları

Cilt bakım ve kozmetik ürünlerde "doğal" içerik başlığında en fazla kullanılan yağlar. Komedojenik ölçüleri 3-4.1 arasında değişmekte. Yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabilmekte. 

İsopropil İsosterat

Cilt bakım ve kozmetik ürünlerde emolyent olarak kullanılmakta. İsopropil isosterat isopropil alkol ve stearik asit esteridir. Komedojenik ölçüleri 5 oldukça yüksektir. Yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kesinlikle kullanılmamaldır.  

Lanolin, Asitillenmiş ve Etoksilenmiş Lanolin Türevleri

koyun yününden elde edilen lanolin deri yüzeyine pürüzsüz bir his yarattığı nemlendiriciler ve makyaj ürünlerinde kullanılmakta. Deride iritasyon ve alerjik reaksiyonlara neden olabilirken yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kesinlikle kullanılmamaldır.  

Sodyum Klorid

Tuz yapısında olan sodyum klorid cilt bakım ürünlerinde eksfolinatlarda bulunmakta. Komedojenik ölçüleri 5, oldukça yüksektir. Yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kesinlikle kullanılmamaldır.  

Laurik Asit

Hindistan cevizi ve sütünde bulunan uyağyapısında olan laurik asit yüksek komdeojenik özelliği nedeni ile akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kesinlikle kullanılmamaldır.

Lauril Lizin

Bir aminoaist olan sürfektan özellikleri ile cilt bakım ürünlerinde teizleyicilerde köpürtücü ajan olarak kullanılmakta. deride iritasyon, yeni komedon oluşumu ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kullanılmamaldır.

Isopropil Palmitat

Bir yağ asiti olan isopropil palmitat cilt bakım ürünleri ve kozmetiklerde nemlendirici ve emolyent olarak kullanılmakta. Komedojenik ölçüleri 4 dür. Yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için kesinlikle kullanılmamaldır.  

Stearik Asit

Bir yağ asiti olan stearik asit cilt bakım ve kozmetik ürünlerin ürünün yoğunun arttrılması için kullanılmakta. Yeni komedon oluşumuna ve akne kliniğinde alevlenmelere neden olabileceği için uzun süreli kullanılmamaldır. 

Akne ve komedon oluşmuna yatkın ciltlerde ürün seçimi

 

Cilt bakım ve makyaj ürün markalarının aktif akneli ve akneye yatkın ciltler için ayrı ürün serileri bulunmakta. Komedojenik içerikleri olmayan bu ürünler son yıllarda akne tedavisinede yardımcı olabilecek; salisilik asit, hyaluronik asit, retinol, L askorbik asit, sülfüt ve minarellerde içermeye başladı.

Salisilik asit

Beta hidroksi asit gubunda lipofilik bir aist olan salisilik asit cilt bakım ürünleri ve kozmetik ürünlerde kullanılmakta. Komedon oluşumunu engellemesi dışında deri yapısı ile rengi üzerinde düzenleyici etkilieri bulunmakta.

Hyaluronik asit

Hyaluronik asit (HA) bir glikozaminoglikan olup, nemlendirici özellikleri aknede ve akne tedavisinde kullanılmakta.  Ayrıca C vitamini gibi ürünlerin deriden emilimlerine yardımcı olmak için birlikte kullanılırlar. 

Retinol

A vitamini türevleridir ve komedonal aknede, hafif, orta ve şiddetli inflamatuar aknede diğer topikal ve sistemik ilaçlarla kombine kullanılmakta. Günümüzde aknenin topikal tedavisinde tretinoin, izotretinoin, adapalen, tazaroten ve retinaldehit retinol türevleri kullanılmakta.

L-Askorbik Asit

C vitamininin kimyasal olarak aktif formu. Güçlü bir antioksidan, antiinflamatuardır . Aktif aknede ve akne izlerinden kaynaklanan hiperpigmentasyon tedavisinde de kullanılabilir.

Sülfür ve Sülfasetamid

Sodyum sülfasetamid %1o ve sülfürün % 5 llik formları aknede rol alan P. akne bakterilerine karşı kullanılmakta.

Alfa hidroksi asitler

Bu gurupta glikolik asit;  AHA olarak da bilinen en yaygın kullanılan alfa-hidroksi asit türüdür. Bu asit, şeker kamışı, ananas, kavun ve üzüm gibi doğal kaynaklardan elde edilebilir, ancak genellikle laboratuvarda sentezlenir.

Akne kozmetika için ideal cilt bakım ve kozmetik ürünler hakkında daha detaylı bilgi için...

 

 


yol tarifi

dermatoloji randevu
dermatoloji doktor cevapliyor

Adres: Esentepe Mah. Cevizli D 100 Güney Yanyol Lapishan 25/2 Soğanlık, Kartal / İSTANBUL
GSM: 0532 624 21 27
Bu sitedeki bilgiler doktor ya da eczacıya danışmanın yerine geçmez. Sitedeki bilgi, yorum ve görüntüler kişileri bilgilendirme amaçlı olup, tanı ve tedaviye yönlendirme amaçlı değildir.



© 2020 Hakan Buzoğlu. All Rights Reserved.
ByFlash Web Agency