- Gösterim: 5978
Melasma sıklıkla yüzün güneşe daha fazla maruz kalan alanlarda görülen, simetrik yerleşimli, açık-koyu kahverengi lekeler olarak tanımlanmakta. Sıklıkla doğurganlık yaşındaki kadınlarda, koyu tenlilerde ve güneşin-UV daha yoğun olduğu coğrafik bölgelerde görülmektedir. Yüzdeki melasma lekeleri yaşam kalitesini negatif yönde etkileyen bir estetik problemdir. Erkeklerde nadir görülmekle birlikte klinik özellikleri, nedenleri ve tedavi yaklaşımları kadınlarar göre farklılıklar göstermektedir.
Melasmanın sıklıkla kadınlarda görülmesi, erkelere göre yüksek estetik kaygıları ile daha fazla tedavi olma istekleri nedeni ile melasmanın erkeklerde görülme sıklığı tam bilinmemektedir. Ancak Hispanikler, Asyalılar ve Afro Amerikalılarda etnik kökene bağı olarak daha fazla görülmekte(cilt tonu koyuluğu). Güneşe-Uv yüksek oranda maruz kalınan coğrafik bölgelerde daha sık görümekte. Dünyada genel popülasyonda görülme oaraı % 1-2 iken Etopya, Suidi Arabistan, Lübnan, Afro Amerikalılarda ve çinlilerde daha sık görülmekte. Bu melasmalı hastalar arasında erkeklerin oranı % 10 lara kadar düşmekte.
Melasmanın nedeni tam olarak bilimmemekte. Güneş-UV, hormonlar ve genetik-ailesel yatkınlıklar suçlanmakta. Bunlar dışında kozmetik ürünler, ışık duyarlandırıcı ilaçlar, yiyecekler, tiroid hastalıkları, karacaiğer hastalıkları, over tümörleri, parazitik hastalıklar hatta stres bile suçlanan nedenler arasında yer almakta. Nedenler erkekler için ayn gibi görünmekle birlikte kadınlardan farklıklar göstermekte.
- Erkeklerde melasma kadınlara göre daha fazla güneş kaynaklı görülmekte.
- Kadınlarda hormonsal faktörler; gebelik, doğum kontrol ilaçları, hormon tedavileri, over hastalıkları melasmada en sık gözlenen nedenler arasında. Erkeklerde östrojen ile testesteron arasında dengesizlik suçlamakta. Östrojen kanda testetsteron seviyesini düşürmekte(bunu leuteinizing hormon (LH) ve follikül stimulating hormon (FSH) baskılayarak yapmakta). kannda ve deride yükselen östrojen melanositlerde pigmentasyonu arttırmakta(tirozinaz enzim aktivitesi ile). Testesteron ise melanositer aktiviteyi azaltmakta( melanositlerde cAMP ve tirpzinaz aktivitesini azaltarak). Melasmalı erkeklerde yapılan çalışmalarda hastaların bir kısmında serum testesteron seviyerleri düşük ve LH seviyeleri artmış olarak bulunmuştur.
- Hormonsal tedavilerde erkeklerde melasmada neden olabilmekte(östrojen kullanımı, fosfestrol tetrasodium, androjenik bir ajan olan Andro-6 ve finasterid gibi enzim inhibitörleri).
- Yüzde deri yüzeyine bakım yada kozmetik amaçlı kullanılan bazı ürünlerin kadınlarda melasma yapabileceği bilinmekte. Erkeklerde aynı içerikler yüze ve özellikle saçlı deriye uygulanmakta. Bu ürünler deriye uygulandığnda güneş-UV duyarlılığını arttırarak melasmaya neden olmakta. Örneğin hardal yağı içeren saç bakım ürünleri saçlı deriye hatta yüze bakım amacı ile kullanılmakta ve alın ile şakaklarda melasma gelişebilmekte. Erkeklerde yüz temizleme ürünleri, nemlendiriciler, traş ve aftershave ürünleri, kolonya ve parfümler diğer melsma nedenleri arasında tanımlanmakta.
- Bazı ilaçlerın kullanımı melasma gelişiminde suçlanmakta. Antikonvülsan(epilepside kullanılanılmakta) olan fenitoin %3-10 oranında melasma yapabilmekte. Bazı biyolojik ajanlar(imatinib gibi) kulanımı ile melasma gelişimi arasında ilişkiler kurulmakta.
- Bazı kronik hastalıklarda melsma gelişebilmektedir. Tiroid hastalıkları, iltihabi bağırsak hastalıkları ve hatta tifoda melsam gelişimi bildirilmiştir.
Melasma erkelerde kadınlarda olduğu gibi tipik olarak yüzün güneşe direkt maruz kaldığı alanlarda, keskin sınırlı, simetrik yerleşimli, açık-koyu kahverengi plak tarzında lekeler ile kendisini göstermektedir. Kadınlar gibi aynı yaş döneminde ortaya çıkmakta(ortalama 25-35 yaş).
Yüzde klinik yerleşim alanına göre; melasma malar (yanaklar), centrofacial (alın, yanklar, burun, üst dudak ve çene) ve mandibular(alt çene köşesi) olarak tanımlanmakta. Kadınlarda centrofacial yerleşim daha sık görülürken erkeklerde malar-yanak yerleşim daha fazladır. Kadınlarda yüz dışı yerleşim melasmada çok nadir olmakla birlikte yine yoğun güneş temas alanları olan kollar, boyun, dekolte ve sırta üst kısmında görülmekte(ileri yaşlarda kadınlarda, menopozal dönemde hormon replasmanlarında). erkelerde yüz dışı melasma ise çok nadir görülmektedir.
Melasmanın klinik olarak deride tutulum derinliği "woods lambası" ile yapılan muayene ile anlşılmaktadır. Bu muayene ile melasma epidermal, dermal yada mikst form olarak değerlendirilmekte. Erkelerde melasma kadınlarda olduğu gibi sıklıkla epidermal yerleşim göstermekte.
Melasmanın tedavi yakaşmı erkelerde farklılklar göstermekte.
- Kadınlarda melasma alanlarına kamuflaj yada tedavi amaçlı kremlerin-kapatıcıların kullanımı daha kolay iken erkeklerde zordur.
- Melasma tedavisinin en önemli parçası belkide güneşten korunma. Bu konuda kadın hastalar çok daha iyi uyum gösterirken(güneşten koruyucu ve şapka kullanımı gibi) erkeler bu konuda uyum göstermekte zorlanmakta.
- Melasma tedavisinde kulanılan yöntemler kadın erkelerde hemen hemen aynıdır.
- Topikal depigmente edici ajanlar; hidrokinonlar, retinoik asitler, kojik asit, azalek asit, arbutin, mequinol, askorbik asit, tranexamic asit, recinol, lignin perokisdaz, orkide bitki ekstreleri, licorice ekstreleri gibi. Bunlar sıklıkla kombine kullanılmakta.
- Sistemik depigmente edici ajanlar; tranexamic asit gibi.
- Kimyasal peelingler; glikolik asit, mandelik asit, laktik asit, jessner sol, TCAA ve retinoik asit gibi. Kadınlarar göre erkeklerde adah yüksek konsantrasyon gerektirmekte.
- Lazer uygulamaları; Q-switched lazerler kulanılmakta( QS Nd: YAG, Q switched ruby, Q switched alexandrite, IPL gibi. Bu uygulamlarda da kadınlarar göre daha yüksek lazer parametreleri kullanılmakta.