- Gösterim: 7233
Hipertrofik skar ve keloidler patolojik skarlar tanımı altında yer alırlar ve günümüzde tedavilerinde en zorlandığımız problemleri oluşturular. Basitçe hasarlanmış derinin fizyolojik iyileşmesinde görev alan fibroblastların beklenenden fazla ve patolojik çalışmaları ile aşırı iyileşmeleri olarak tanımlayabiliriz. yerleştikleri deri yüzeyinden kabarık, sıklıkla kırmızı-pembe renkte, üzerinde ülse gibi yara oluşumu, ağrı, kaşıntı ve gerginlik gibi belirtiler dışında göresel açıdan hasta için ciddi psikolojik problemlere neden olabilmekte. Plastik ve normal cerrahi uygulamaları, dövme ve piercing sonrası, travmalar, kazalar, yanıklar, akne yada aşılar sonrası gelişebilmekte. Koyu tenlilerde daha sık ortaya çıkarken, kulak memesi, kollar, omuz, gövde ön ve sırt üst bölümleri en sık görüldüğü vücut alanları.
Cerrahi revizyonlar, kriyoterapi, radyoterapi, lazer uygulamları, skar kermleri, silikon örtüler, basınç aparatları, ilaç enjeksiyonları tedavi seçenekleri arasında. Ancak patolojik skarların tekrarlama riskleri oldukça yüksek.
Patoljik skarlar içerisine ilaçların yada bunların kombinasyonlarının enjeksiyonu basit uygulanbilri olmaları ve dokuda az hasar yapmaları nedeni ile en çok tercih edilenleri.
Günümüzde bu amaçla kulanılan bir çok ilaç görmekteyiz. Bunlar;
- Kortikosteroid enjeksiyonları
Patolojik skarlarda klinik etkinlikleri kanıtlanmış kortikosteroidler "triamcinolone acetonide-TCA" ve diprospandır. Uygulama alanında kolajen sentezini baskılamakta, fibroblast aktivitesini inhibe etmektedir. TCA keloidin yüzey alanına göre 1-2 cm2: 20-40 mg; 2-6 cm2: 40-80 mg; 6-12 cm2: 80-120 mg uygulanmaktadır. 1-4 hafta ara ile yapılmaktadır(sıklıkla patyolojik skarlarda 2 hafta). Klinik cevaba göre 6 yadan daha uzun uygulamalar kullanılabilmekle birlikte sıklıkla 3-4 uygulama yeterli olmaktadır. Uygulamalara patolojik skarda düzleşme sağlanıncaya kadar devam edilebilir. Tek başına kullanımı skarın klinik belirtilerini(ağrı, kaşıntı gibi) iyi baskılamakta, skarın deriden kabarık klinik görünümünü hafifletebilse bile tamamen yok edemez. Keloid cerrahi öncesi bir veya birkaç doz uygulandıktan sonra keloid cerrahi olarak alınmakta ve kortizon enjeksiyon tedavisine cerrahi sonrası devam edilmekte. Bu en sık kullanılan bir tedavi protokolüdür. Kriyoterapi ile birlikte kullanılabilir. Önce kriyoterapi yapılmakta 15 dakika sonra kortikosteroid enjeksiyonu uygulanmakta ve slikon örtüler ile devam edilir. Uygulamanın yan etkileri normal deride fibroblastlarda apopitozise neden oldukları için deride atrofi, hipopigmentasyon, depigmentasyon, telenjektazi ve deri nekrozudur. Kortizon uygulamasına bağlı olarak ilacın deri altında depolanması skar dokusu içerisinde küçük beyaz renkli plaklara neden olabilmektedir. Kortikosteroidlerin patolojik skarlara enjeksiyonları sonrası skarın tekararlama riski % 50 kadar yüksek bulunmuştur.
Diprospan 2 hafta aralıklar ile uygulanmakta. Her uygulamada doz cm2 de 0,2 ml olmalı ve her seansat toplam doz 1 ml geçmemelidir.
- 5-Fluorourasil enjeksiyonları
5-Fluorourasil, 5-FU; pirimidin analoğudur ve hücre DNA sentezini baskılamaktadır. Antitümör özelliği ile onkoljide kullanılmaktadır. Patoljik skar dokusuna enjekte edildiğinde timin sentezi üzerinden deoksiribonükleik asit sentezini baskılayarak skar oluşumunu engellemekte. Bu etkinliği uygulam dozuna bağlıdır. Bir defada 100 mg üzerine çıkılmamalıdır. 5-FU (50 mg/mL) haftada 1 kez 12-20mg/ hafta skar içerisine enjeksiyon olarak kullanılmakta. Uygulama yerinde ağrı ve kaşıntı olmaktadır. Hastaların büyük bir kısmında uygulama alanında hiperpigmentasyon gelişmektedir. uygulama damar içerisien yapıldığında anemi, trombopenive lökopeniye neden olabilmekte. İmmun sistem hastalıklarında ve gebelikte dikkatli kullanılmalıdır.
- Botulinum toksin enjeksiyonları
Botulinum toksin kolinerjik simnir sonlanmasında etk gösteren bir nörotoksindir. Patolojik skarlarda toksinin kullanımında etki mekanizması tam olarak bilinmemekle birlikte skarda fibroblastların fibrozisisini baskıladığı gösterilmiştir. Özellikle baş ve boyun skarlarına enjeksiyonların klinik cevapları oldukça yeterli bulunmuştur. Patolojik skarlarda botulinum toksin 1 hafta ara ile 4 kez uygulanmakta. Haftalık doz 55 IU ve aylık doz 200 ıU den yüksek olmamalıdır.
- Verapamil enjeksiyonları
Kalsiyum kanal blokörüdür. İlk olarak patolojik skarlartda 1990 larda kullanılmaya başlanmıştır. Skarda fibrozisi oluşturan ve fibroblastlarda yapılan prokollajeni baskıladığı, IL-6, VEGF yapımını azlatttığı gösterilmiştir. 2.5 mg/ml de dozlar uygulanmakta. Enjeksiyon seansları 3-10 hafta ara ile yapılmakta ve her seasnta toplam dozun 3,75 mg- 5 mg geçmesi istenmez.
- Diğerleri;
- Bleomycin enjeksiyonu; bir antineoplastik yani kanser ilacı olmakla birlite keloidlerde kullanılmaktadır.
- Pheniramine maleate enjeksiyonu; H1 blokörü olan bu antihistamin anti-inflamatuar ve anti-proliferatif etkisi ile skar içerisine nekte edilmekte. Skar formasyonu oluşumunu, kaşıntıyı ve aşıır kollajen sentezini azaltmaktadır.
- İnterferon enjeksiyonu; skar dokusunda fibroblastların kolajen sentezleme yeteneğini engellerler.
- Mitomycin C enjeksiyonu; antineoplastik etkisi ile fibroblastları baskılamaktadır.
- Kombine enjeksiyonlar;
Yukarıdaki lçaların kombine kullanılması tek başlarına kullanımlarından daha başarılı bulunmuştur. 5 FU + kortikosterid kombinasyonu, botulinum toksin + kortikosterid kombinasyonu gibi.
- 5-Fluorourasil + Kortikosteroid enjeksiyonları; triamsinolon asetonid (10 mg/mL) ve 5-FU 50 mg/mL (karışım 0.1 ml:0.9 ml oranında hazırlanmakta) skar dokusu içerisine 0.02-0.35 mL dozlarda yapılmaktadır. Uygulamadan sonra uygulama alanında 7-10 gün kadar süren hafif morluklar gelişmektedir. Ayrıca 5 FU in güneş ve ışık aşırı duyarlılığı yapması nedeni ile uygulama alanı UVA ve UVB den en 7 gün boyunca yüksek koruma faktörlü ürünler ile korunmalıdır.
- Botulinum toksin + Kortikosteroid enjeksiyonları; triamsinolon asetonid (0.1 ml/mL) ve botulinum toksin 2.5 IU/mL kombinasyonu patolojik skarlarda yada 1 kez yapılmakta.
- 5 li kombinasyon ve enjeksiyonu; 0.25 ml fluorourasil + 0.25 ml verapamil + 2 ml %1 lik lidokain (Epinefrinli) + 0.25 ml 40 mg/1 cc triamsinolon asetenoid + 0.25 ml sodyum bikarbonat. Bu kombinasyon skar içerisine 2 – 4 haftada bir ve 0.25- 0.5 ml enjekte edilmekte.
Patolojik skarlarda en iyi kombinasyonlar ; 5-Fluorourasil + Kortikosteroid ve Botulinum toksin + Kortikosteroid kombinasyonlarıdır.